Türkiye’nin çabalarıyla Birleşmiş Milletler (BM) arabuluculuğunda hayata geçirilen Karadeniz Tahıl Girişimi’nden Rusya’nın çekilmesinin ardından, koridoru canlandırma çabaları devam ediyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, dün Moskova’da Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Türkiye’nin katkılarıyla BM’nin yeni bir öneri paketi hazırladığını ve bunun, girişimin canlandırılması için uygun zemin teşkil edeceğini düşündüklerini söyledi.
Paketin en önemli ayaklarını Rus Ziraat Bankasının (Rosselhozbank) Avrupa’daki bir iştirakinin SWIFT sistemine dahil edilmesi ve Rus gübre şirketlerinin Avrupa’daki dondurulmuş varlıklarının serbest bırakılması oluşturuyor.
Türkiye, BM ile eş güdüm halinde Karadeniz Tahıl Girişimi’nin yeniden hayata geçirilmesi yönünde diplomatik çabalarını sürdürürken anlaşmaya alternatif olarak öne sürülen diğer formüller, güvenlik ve maliyet açısından sorunlar barındırıyor.
Tahılın miktarının yetersizliği fiyat krizine neden olabilir
Anlaşma kapsamında oluşturulan koridordan taşınan tahılın gelişmiş ülkelere gitmesinden rahatsız olduğunu bildiren Rusya, 1 milyon ton tahılın Türkiye’ye sevk edilmesini, bunun Türkiye’de Katar’ın mali sponsorluğunda işlendikten sonra en az gelişmiş ülkelere gönderilmesini teklif ediyor.
Ancak 1 yılda yaklaşık 33 milyon ton tahılın dünyaya sevk edilmesine imkan veren Karadeniz Tahıl Girişimi’nin operasyon hacmiyle karşılaştırıldığında, Rusya’nın teklif ettiği 1 milyon ton tahıl ihtiyaçların çok altında kalıyor.
İhtiyaç sahiplerine yeterli tahılın ulaşmaması, piyasalarda fiyatın hızla yükselmesine ve küresel bir krizin tetiklenmesine neden olma tehlikesi barındırıyor.
Karadeniz Tahıl Girişimi, dünya gıda güvenliği ve küresel gıda fiyatlarında istikrarın sağlanması açısından büyük bir operasyona imza atmıştı.
Hatta girişimin kaldığı yerden devam etmesi halinde, Ukrayna limanlarında kısa süreli bir onarımın ardından burada bekleyen ve 810 bin kişiyi 1 yıl besleyeceği hesap edilen 220 bin tonluk tahılın sevkine hemen başlanabilecek.
Karadeniz’deki çatışma alanının genişleme riski
Rusya’nın anlaşmadan çekilmesinin ardından Ukrayna da tahılın Romanya üzerinden dünyaya sevk edilmesine yönelik bir teklifte bulundu.
Ukrayna, Rusya’nın dışarıda kaldığı öneride, tahılın Odessa Limanı’ndan deniz yoluyla Romanya’ya sevkini, oradan Tuna Nehri üzerinden Avrupa’ya ve deniz yoluyla dünyaya gönderilmesini gündeme getirdi.
Odessa ile Romanya arasındaki hattın Rusya-Ukrayna Savaşı’nın devam ettiği alanlardan biri olmasının yanında Tuna Nehri de zaman zaman çatışmalara ve bombardımanlara sahne oluyor.
Nitekim Rusya, anlaşmanın sona ermesinin ardından Karadeniz’den Ukrayna limanlarına giden tüm gemilerin potansiyel askeri yük taşıyıcısı olarak değerlendirilerek hedef alınacağını ve bu tür gemilerin ülkelerinin de Ukrayna ihtilafında Kiev rejimi tarafında yer almış kabul edileceğini duyurdu.
Bu durumda, Rusya’nın Karadeniz’de askeri güç kullandığı alanın genişlediği, gemilerin ait olduğu ülkelerin askeri ve siyasi açıdan içine çekildiği karmaşık bir güvenlik sorununa dönüşeceği bir senaryodan endişe ediliyor.
Güvenlik sorunlarına ilaveten, Karadeniz Tahıl Girişimi’ndekinden farklı olarak deniz yolunun kısmen kullanılmasını öngören Odessa-Romanya hattı veya Avrupa Birliği çevrelerinin dillendirdiği kara ve demir yollarını kullanma seçenekleri, ulaşım maliyetlerinde büyük yükler getiriyor.
Ulaşım maliyetlerinin birden artması ise tahılın dünya piyasalarındaki fiyatlarını tırmandırabilir.
Karadeniz Tahıl Girişimi
Rusya-Ukrayna Savaşı’nın küresel gıda fiyatları üzerindeki etkisini azaltmak için Türkiye’nin çabalarıyla BM, Türkiye, Rusya ve Ukrayna, 22 Temmuz 2022’de İstanbul’da düzenlenen törenle Karadeniz Tahıl Girişimi Anlaşması’nı imzalamıştı.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, süresi dolan anlaşmaya ilişkin 17 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “Tahıl koridoru anlaşması fiilen son buldu, durduruldu. Rusya, ilgili şartlar uygulanır uygulanmaz derhal tahıl anlaşmasına geri dönecek. Anlaşmanın Rusya ile ilgili kısmı yerine getirilmedi.” ifadelerini kullanmıştı.
Rusya’nın talepleri arasında, Rus Ziraat Bankasının (Rosselhozbank) SWIFT sistemine yeniden bağlanması, Rusya’ya yönelik tarım makineleri ve yedek parça tedarikinin yeniden başlatılması, gemilerin sigortalanması üzerindeki kısıtlamaların ve limanlara erişim yasağının kaldırılması gibi maddeler bulunuyor.