KİK Genel Sekreteri Nayif el-Hacraf, halihazırda Suudi Arabistan’ı ziyaret eden Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile bir araya geldi.
Görüşmenin ardından KİK’ten yapılan yazılı açıklamada, Hacraf’ın, ikili toplantıda, KİK ülkelerinin, İran ile nükleer faaliyetleri konusundaki herhangi bir müzakereye katılımının önemli olduğunu vurguladığı aktarıldı.
Hacraf, nükleer müzakerelere, balistik füzeler, insansız hava araçları ve seyrüsefer güvenliği meselelerinin de dahil edilmesi çağrısında bulundu.
Öte yandan, Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’nın haberine göre, Çinli Bakan, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan ile gerçekleştirdiği iki ayrı görüşmede, bölgedeki gelişmeleri ele aldı.
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, bugün, Suudi Arabistan, Türkiye, İran, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman ve Bahreyn’i kapsayan yurt dışı turuna başlamıştı.
ABD ve Körfez ülkeleri genellikle İran’ı petrol gemilerini ve tesislerini hedef almakla ve deniz seyrüsefer güvenliğini tehdit etmekle suçluyor. İran ise bu suçlamaları reddediyor.
İran ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa ile Almanya (5+1) arasında 2015’te Tahran’ın nükleer faaliyetlerinin düzenlendiği ve denetim altına alındığı bir anlaşma imzalanmıştı.
Donald Trump’ın başkanlığı döneminde Washington, 8 Mayıs 2018’de anlaşmadan tek taraflı çekilerek İran’a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı. Yaptırımlara karşılık 8 Mayıs 2019’da kademeli olarak anlaşmadaki taahhütlerini durdurmaya başlayan İran, 5 Ocak 2020’de anlaşmadaki taahhütlerini tamamen durdurmuş ve yüksek düzeyde uranyum zenginleştirme işlemi dahil bir dizi adım atmıştı.
ABD’de göreve gelen Joe Biden yönetimi, Trump’ın aksine İran ile diplomasiyi tercih edeceğini ve Tahran’ın anlaşmadaki taahhütlerini yerine getirmesi halinde anlaşmaya geri döneceklerini duyurmuştu. İran ise anlaşmadan çekilen taraf olarak öncelikle ABD’nin anlaşmaya dönmesini ve yaptırımlarını kaldırmasını istiyor.