ICRC’den yapılan yazılı açıklamada, “Libya, diğer ülkelere göre iklim değişikliğinden daha fazla etkileniyor ve dünyada iklim değişikliği riskleriyle mücadeleye en hazırlıksız ülkeler arasında yerini alıyor.” denildi.
Açıklamada, Libya’daki mevcut durumun, ülkenin iklim değişiklikleri riskleriyle mücadele gücünü zayıflattığı, nitekim bu risklerin tarım üzerindeki olumsuz etkilerinin giderek büyümesinin muhtemel olduğu ifade edildi.
Tarımın etkilenmesinin, binlerce kişinin geçim kaynağını ve ekonomik güvenliğini de etkilediğine işaret edilen açıklamada, Trablus’un güneybatısındaki El-Uveyniye köyünde tarımın yerli halkın büyük bir kısmının ana gelir kaynağı olduğu ve bölgedeki şiddet ortamı nedeniyle çok sayıda kişinin, topraklarını terk ederek daha güvenli bölgelere göç etmek zorunda kaldığı kaydedildi.
Açıklamada, göç eden bazı çiftçilerin daha sonra memleketlerine geri döndüğü ancak topraklarının susuzluktan çatladığı ve altyapının çatışmalar nedeniyle zarar gördüğü belirtildi.
Libya’nın büyük bir kısmının çöllerden oluştuğu, sadece yüzde 2’ye tekabül eden bir oranda tarıma elverişli toprakların bulunduğu bilgisi verilen açıklamada, kuraklık nedeniyle sadece yağmur sularıyla sulanan arazilerin, çok az ürün verdiği ve daha fazla çiftçinin su kaynaklarının yetersizliğinden dolayı tarım faaliyetlerini bıraktığı vurgulandı.
Dünya Bankası’nın raporuna göre, Libya’da yenilenebilir sınırlı su kaynakları, kuraklık ve düşük toprak kalitesi üretimi zayıflatırken, ülke, gerekli gıdanın yüzde 75’ini ithal etmek zorunda kalıyor.
Petrol zengini Arap ülkesi Libya’da, 2011’den bu yana yaşanan çatışmalar ve siyasi ve güvenlik krizleri ülkeyi istikrarsız bir yapıya sürükledi.
Ülkedeki siyasi partiler arasında seçimler, anayasa, petrol gelirlerinin paylaşımı ve diğer konulardaki anlaşmazlıklar devam ediyor.