KKTC Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, kendi temel ilkelerinden uzaklaşan AB’nin Kıbrıs konusundaki yanlı tutumunun bir kere daha gözler önüne serildiği bildirildi.
Açıklamada, “Avrupa Birliği’nin kendi temel ilkelerinden uzaklaştığı, bunlara aykırı hareket etmeye devam ettiği ve Kıbrıs konusunda yanlı tutumunu ısrarla sürdürdüğü anlayışının bir kere daha gözler önüne serildiği bahse konu talihsiz açıklama, haksız bir şekilde AB üyesi yapılan Güney Kıbrıs’ın bundan cesaret ve güç alarak bu üyeliği tehdit ve şantaj unsuru olarak kullanmasına ve uzlaşmaz tavrını sürdürmesine ne yazık ki hizmet etmektedir.” ifadeleri kullanıldı.
AB’den beklentinin Kıbrıs Türkü’nün egemenlik talebini dikkate alması ve buna uygun şekilde hareket etmesi olduğu vurgulanan açıklamada, Annan Planı çerçevesinde yapılan referanduma Türk tarafının çoğunlukla “Evet” dediği halde AB tarafından cezalandırıldığı kaydedildi.
Kıbrıs Türk tarafının 1968’den beri süren müzakerelerde Türkiye ile birlikte yapıcı tutum sergilediği belirtilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
“Kıbrıs Türk halkının iradesine ve bu siyasetin gerekliliği olarak atılan adımlara AB’nin saygı duymasını bekliyoruz. Kıbrıs’ta en az Rumlar kadar egemen ve eşit olan Kıbrıs Türk halkının en doğal hakkı olan uluslararası ilişkilerini geliştirmeyi bile kabullenemeyen bu çağ dışı anlayışla hedeflenen, Kıbrıs Türkü’nü dünyadan her anlamda tecrit ederek nefes aldırmamak, yıldırmak ve federasyon kisvesiyle Rum tarafına yama ettirmektir. Bu türden çağ dışı ve evrensel insan haklarına aykırı bir zihniyete karşı durmak, gelecek nesillere ve halkımıza karşı en büyük sorumluluğumuzdur. Açıkça vurgulamak istiyoruz ki ana vatan Türkiye’yle birlikte ortaya koyduğumuz, halkımızın büyük destek verdiği ve müktesep egemen eşitlik ve eşit uluslararası statümüzün tescil edilmesini hedefleyerek Kıbrıs Türk halkının egemenliğini her hal ve koşulda gözeten yeni siyaset, adım adım KKTC’nin statüsünü yükseltmektedir. Türk Devletleri Teşkilatına gözlemci üye olarak kabul edilen KKTC, emin adımlarla hız kesmeden onurlu mücadelesine devam edecektir.”
Öte yandan KKTC Başbakanı Ünal Üstel de yazılı açıklama yaparak AB’ye tepki gösterdi.
Üstel, açıklamasında Avrupa Birliği Komisyonu’nun Kıbrıs konusuyla ilgili söz söyleme hakkına sahip en son yer olduğunu ifade ederek, KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatına gözlemci üye olarak kabul edilmesine tepki gösteren Avrupa Birliği Komisyonu’nu kınadı.
Üstel, açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bugüne kadar Kıbrıs Türkü’nü yok sayan, onu izolasyonlar ve ambargolarla yıldırmaya çalışan, Kıbrıs konusunda uluslararası anlaşmaları ve hukuku hiçe sayan, bölünmüş sorunlu bir yer olan Kıbrıs’ın, hukuka aykırı bir şekilde AB’ye alınmasına ses çıkarmayan Komisyonun açıklamaları bizim için yok hükmündedir. KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı gözlemci üyeliğine kabul edilmesi, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesini taçlandırma yolunda çok önemli bir adım olmuştur. Bu durumu, Kıbrıs konusunda haktan, adaletten uzak olan AB Komisyonu gölgeleyemez. Kıbrıs’ta iki ayrı egemen devlet var ve bu gerçek er ya da geç dünya tarafından kabul edilecektir.”