Antalya’nın Belek Turizm Merkezi’ndeki NEST Kongre Merkezi’nde düzenlenen, Anadolu Ajansının (AA) “Global İletişim Ortağı” olduğu Antalya Diplomasi Forumu 2022’ye (ADF) katılan Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani-Sadriu Osmani, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
ADF’nin iki yılda çok fazla büyüdüğünü söyleyen Osmani, “Özellikle Avrupa ile dünyanın kalanına insanları bir araya getirmekte diplomasiyi nasıl kullanabileceğimizi göstermek, daha fazla barış, daha fazla demokrasi, daha fazla refah ve kalkınma için bu zor zamanda hepimizi bir araya getiren Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan ve Dışişleri Bakanı (Mevlüt) Çavuşoğlu’na teşekkür ederim.” diye konuştu.
Forumun zamanlaması ve öne çıkardığı konuların önemine de vurgu yapan Osmani, ADF kapsamında birçok ülkeden siyasetçi ile akademisyen, düşünce kuruluşu temsilcisi ve basın mensubunun bir araya geldiğini anlattı.
“Türkiye gibi bir dostumuz olduğu için çok şanslıyız”
Osmani, Türkiye-Kosova ikili ilişkilerine de değinerek, “Türkiye gibi bir dostumuz olduğu için çok şanslıyız.” dedi.
Türkiye’nin zor ve güzel zamanlarda her zaman Kosova’nın yanında durduğunu söyleyen Osmani, atılan her adımda da Türkiye’yi yanlarında gördüklerini belirtti.
Ayrıca Türkiye’nin Kosova bağımsızlığını da destekleyen bir ülke olduğunu hatırlatan Osmani, “Türkiye hem Kosova’nın bağımsızlığını destekleyen hem de Kosova’nın birçok istihdam yaratan en büyük dış yatırımcılardan biri. Yeni iş birliği fasılları açılacağını kesinlikle umuyoruz çünkü henüz tam potansiyelimize ulaşmadığımıza inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Osmani, ikili diplomatik ilişkilerin çok iyi düzeyde olduğunu, yükselen bir diğer iş birliği alanının ise savunma alanında olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin, Kosova’nın en önemli iki savunma sanayi partnerinden biri olduğunu vurgulayan Osmani, imzalanan serbest ticaret anlaşmasının ise karşılıklı ticarete olumlu bir etki ettiğini belirtti.
ADF öncesi Ankara ve İstanbul’da temaslarda bulunduğunu ve Kosovalı iş insanlarının da kendisine eşlik ettiğini söyleyen Osmani, “Tarım, metal ve ahşap endüstrisi, gıda ve tekstil gibi alanlarda iş birliğini artırma potansiyelinin ne kadar fazla olduğunu gördüm. Bu alanda yapılacak iş birlikleri hem Kosova’da yeni istihdam yaratacak hem de iki ülkenin de yararına olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Osmani, Kosova’nın kültür, turizm, savunma ve diplomasi alanında ilişkileri geliştirme isteğini ilettiğini de vurguladı.
“Savaşın Batı Balkanlar’a sıçramasından da endişe ediyoruz”
Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarının, ADF marjında Antalya’da bir araya gelmesinde Türkiye’nin gösterdiği çabaları takdirle karşıladığını belirten Osmani, bu tür girişimlerin gelecekte de desteklenmesi gerektiğini kaydetti.
Osmani, Kosova’nın Ukrayna’yla dayanışma açıklamasını en hızlı yapan ülkelerden olduğunun altını çizerek, “Yeni ek önlemler de alarak Ukrayna halkıyla dayanışmamızı göstermek istiyoruz. Ukrayna bağımsız ve demokratik bir ülkedir ve kendisiyle ilgili konulara karar verme hakkına sahiptir.” dedi.
Kosova’nın da Ukrayna’ya benzer bir süreçten geçtiğine dikkati çeken Osmani, “Biz de hiçbir kuralı, uluslararası hukuku, uluslararası insan hakları kurallarını tanımayan Miloşeviç rejiminin soykırımının, insanlığa karşı suçlarının ve savaş suçlarının kurbanı olduk. Sonuçta biz de mülteci olduk. Bu nedenle Ukrayna’nın ne hissettiğini anlayabiliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Osmani, Ukraynalı göçmenleri almak için kapılarının açık olduğunu belirterek Ukraynalı gazetecilere de Rus propagandasıyla mücadelede desteklerinin süreceğini ifade etti.
Savaşın etkisinin sadece Ukrayna’ya değil herkese olacağına vurgu yapan Osmani, “Savaşın Batı Balkanlar’a sıçramasından da endişe ediyoruz çünkü Rusya bir süredir bölgede Sırbistan’ı bir vekili olarak kullanıyor. Sırbistan üzerinde askeri, siyasi ve ekonomik etkisi var.” diye konuştu.
Kosova’nın partnerleriyle bu durumun yaşanmasını engellemek için çalıştığını da aktaran Osmani, “Başarılı olacağımıza inanıyorum ancak Rusya’nın hegemonik ve emperyal niyetlerini bilerek dikkatli olmalıyız.” değerlendirmesini yaptı.
“Tanınma olursa sorunları yarısı çözülür”
Sırbistan’la yürütülen müzakerelere de değinen Osmani, Sırbistan’ın müzakereleri katılım yoluyla engellediğini öne sürdü.
Müzakere masasına oturan Sırbistan’ın yeni engeller çıkardığını savunan Osmani, Kosova’nın ise diyalog için çalışmayı sürdürdüğünü ve istikrar için önerilerde bulunduğunu anlattı.
“Tanınma olursa sorunların yarısı çözülür.” diyen Osmani, Sırbistan’ın AB’nin Rusya’ya karşı yaklaşımlarına katılmasını umduklarını da söyledi.
Sırbistan’ın Rusya’ya hava sahasını açık tuttuğunu hatırlatan Osmani, “Rus ekonomisine ve Rus oligarklara yardım ederek Putin yönetimine oksijen sağlıyorlar.” dedi.
Osmani, Ukrayna krizinin saldırganlık karşısında gerekli tepkilere verilmediğinde neler yaşanacağını gösteren bir örnek olduğuna da işaret etti.
“Gelecek nesillerin ömürleri boyunca savaş görmeyeceği bir ortam yaratmalıyız”
Osmani, Kosova ordusunun NATO standartlarında olduğunu ve NATO müttefikleri tarafından desteklendiğini belirtti.
Kosova’nın önce Avrupa’daki NATO üyeleri ile eski Sovyet ülkeleri arasında güven oluşturmaya yönelik Barış için Ortaklık (BiO) ardandın da NATO’ya katılmak istediğine vurgu yapan Osmani, “BiO’nun NATO karşıtı Sırbistan ve (Belarus Devlet Başkanı Aleksandr) Lukaşenko ile iş birliğinde olmasını, Kosova gibi dünyanın en NATO yanlısı bir ülkesine ise davet yollamamasını absürt buluyorum.” diye konuştu.
NATO üyeliğinin güvenlik açısından önemine dikkati çeken Osmani, Arnavutluk, Kuzey Makedonya ve Karadağ’ın üyeliğinin NATO’ya büyük katkısı olduğunu söyledi.
Kosova’da daha fazla uluslararası kurum mevcudiyetinin ülke güvenliği açısından önemine de değinen Osmani, barışsever ülkelerin birlikte çalışması gerektiğini kaydetti.
Osmani, Kosova ve Bosna’nın Sırbistan’la yaşadığı savaşta çok fazla sivil kayıp verdiğini hatırlatarak hala ülkede 1600 kayıp olduğunu anımsattı.
Bunu tekrar yaşamak istemediklerini belirten Osmani, şu değerlendirmelerde bulundu:
“‘Bir daha asla’ sözü sadece bir slogan değil. Günlük hayatımızda, politikalarımızda, kararlarımızda gelecek nesillerimizin bunları bir daha yaşamaması için adımlar attığımız anlamına geliyor. Yaptığımız her şeyin barış ve refaha katkısı olması gerek. Gelecek nesillerin ömürleri boyunca savaş görmeyeceği bir ortam yaratmalıyız. Sadece Ukrayna için değil, hiçbir savaşta hiçbir masum zarar görmesin çünkü savaşlarda en büyük zararı siviller, özellikle de kadın ve çocuklar görüyor.”