Kosova Başbakanı Albin Kurti, ülkesinin kuzeyinde yaşanan gerginliğin giderilmesi için iki temel hususa ihtiyaç duyulduğunu belirterek “Hukukun üstünlüğü, bu çeteler ya Sırbistan’a dönmeli ya da Kosova’da cezaevine girmeli, daha sonra belediye binalarındaki emniyet güçleri azaltılmalı ve durum normale dönmeli. İkinci temel husus ise vardığımız anlaşma, herhangi bir koşul öne sürülmeden, hızlı ve gecikmeden uygulanmalı.” dedi.
Kurti, Slovakya’nın başkenti Bratislava’da düzenlenen Bratislava Küresel Güvenlik Forumu’nda (GLOBSEC) “Kosova’nın Geleceği” başlıklı panelde konuştu.
Sırbistan’la 18 Mart’ta AB’nin arabuluculuğunda Kuzey Makedonya’nın Ohri kentinde varılan anlaşmanın Belgrad yönetimi tarafından uygulanmadığını bu nedenle ülkenin kuzeyinde gerginliğin tırmandığını savunan Kurti, Kosova polisinin profesyonel olarak işini yaptığını, AB ve ABD tarafından eğitildiğini, bu nedenle insan haklarını gayet iyi bildiklerini ve Kosova emniyet güçleri tarafından herhangi bir şiddet eylemi gerçekleşmediğini söyledi.
Kurti, şiddet eylemlerine başvuran Sırp tarafının Rusya’nın Ukrayna saldırısında propaganda unsuru olarak kullandığı “Z” harfini duvarlara yazdığını ve Sırbistan’dan gelen polis ve jandarmanın da “şiddete başvuran çeteler” arasında yer aldığını ileri sürdü.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Avrupa Birliği (AB) Belgrad-Priştine Diyaloğu Özel Temsilcisi Miroslav Lajcak ile bir araya geldiklerini aktaran Kurti, “Erken seçim öncesinde barışçıl bir gösteri düzenlemiş olsalardı bunu anlayışla karşılardım ancak polis ve askere saldıran, el bombası atan, Z harfini kullanan çeteler, Sırpça ‘öldür, öldür’ diye bağıran bu faşist çetelere, demokratik cumhuriyetimiz teslim olamaz.” ifadesini kullandı.
Kurti, AB değerleri olmadan ikili görüşme ya da iyi komşuluk ilişkilerinin kurulamayacağını ileri sürerek, Balkanlarda yaşamını sürdüren Sırpların ifade ve düşünce özgürlüğü açısından sorunlar yaşadığını, Sırp tarafının “tek devlet, tek parti, tek lider ve tek din anlayışıyla hareket ettiğini”, Kosova’da yaşayan Sırpların bu ülkenin bir parçası olmak istese de Belgrad yönetiminin buna izin vermediğini vurguladı.
Kosova’da bulunan Sırpların toplumun yüzde 4’üne tekabül ettiğini ve bu azınlığın kendi isteklerini açıkça dile getiremediğini savunan Kurti, ülkedeki diğer etnik grupların çok sayıda siyasi partiye sahip olduğunu, ancak Belgrad yönetiminin buradaki Sırplara yalnız bir parti altında hareket etmelerine müsaade ettiğini ileri sürdü.
Kurti, halihazırda yaşanan gerilimden çıkmak için çalıştıklarını ve bunun için iki temel ayak üzerinde hareket edilmesi gerektiğini kaydederek, “Kuzey’deki bu çemberden çıkılması gerekiyor. Hukukun üstünlüğü, bu çeteler ya Sırbistan’a dönmeli ya da Kosova’da cezaevine girmeli, daha sonra belediye binalarındaki emniyet güçleri azaltılmalı ve durum normale dönmeli. İkinci temel husus ise vardığımız anlaşma, herhangi bir koşul öne sürülmeden, hızlı ve gecikmeden uygulanmalı.” değerlendirmesinde bulundu.
AB ve ABD’nin öncülüğünde Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ile diyaloğa hazır olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Kurti, Vucic ile görüşmeye hazır olduğunu, çünkü varılan anlaşmanın uygulanması durumunda bütün tarafların karlı çıkacağını sözlerine ekledi.
Protestolar düzenleniyor
Kosova’nın kuzeyinde Sırpların yoğun olduğu Zveçan, Zubin Potok ve Leposaviç belediyelerinde 23 Nisan’da yapılan yerel seçimleri kazanan Arnavut belediye başkanlarının göreve başlaması 26 Mayıs’ta Kosovalı Sırplar tarafından protesto edilmişti.
Bölgede protestoların sürmesi üzerine Kosova polisi ve KFOR, belediye binalarını tel örgülerle çevirmiş ve bölgedeki personel sayısını artırmıştı.
Arnavut belediye başkanlarını korumak için bölgeye gönderilen Kosova polisi ile Kosovalı Sırplar arasında arbede yaşanmış, 29 Mayıs’ta da belediye binalarını koruyan KFOR askerleriyle Kosovalı Sırpların karşı karşıya gelmesi sonucu 30 KFOR askeri yaralanmıştı.
Sırbistan da ordusunu Kosova sınırına yerleştirme kararı almıştı. Sırbistan, 2008’de tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova’yı kendi toprağı olarak görüyor. Bu arada, bölgede 26 Mayıs’ta başlayan gösteriler bugün de devam ediyor.