ABD’de Washington Üniversitesi Tıp Fakültesinin Gazi İşleri Bakanlığının sağlık sisteminde kayıtlı kişiler üzerinde yaptığı bir araştırmada, 2020 ve 2021’nin mart ayları arasında Kovid-19 teşhisi konulan 90 bine yakın ve tanı konulmamış 1,7 milyon dolayında kişinin verileri incelendi.
Araştırmada, Kovid-19 geçiren kişilerin, enfeksiyondan bir ila altı ay sonra böbrek yetersizliği ya da böbrek fonksiyonlarında önemli düşüşler yaşama riskinin diğerlerine oranla yüzde 35 daha yüksek olduğu sonucuna ulaşıldı.
Araştırma, böbrek hastalığı riskinin Kovid-19 enfeksiyonunun şiddetiyle doğru orantılı olduğunu gösterdi.
Kovid-19 geçirmemiş kişilerle kıyaslandığında, hastalığı hafif geçirenlerin kronik böbrek yetmezliği riskinin yüzde 15, akut böbrek yetmezliği riskinin yüzde 30, “son dönem böbrek yetmezliği” riskinin ise yüzde 215 oranında arttığı belirlendi.
Hastalığı ağır geçirenlerde risk yükselirken virüs nedeniyle yoğun bakımda kalanlarda ise, Kovid-19 geçirmemiş kişilere oranla kronik böbrek hastalığı riskinin 7 kat, akut böbrek hastalığı riskinin 8 kat, son aşama böbrek hastalığı riskinin ise 13 kat arttığı bildirildi.
Araştırmanın sonuçları, 1 Eylül’de Amerikan Nefroloji Derneğinin dergisinde yayımlandı.
Araştırmalarının Kovid-19 geçirmiş kişilerde böbrek fonksiyonlarını kontrol etmenin önemine işaret ettiğini söyleyen Washington Üniversitesi uzmanları, salgının başından beri Kovid-19 teşhisi konulan 38 milyon kişinin 510 bininin böbrek hastalığına yakalanacağı tahmininde bulunuyor.
ABD Ulusal Böbrek Vakfı, böbrek hastalıklarının genellikle semptom göstermediği konusunda uyarıyor ve böbrek sorunları olan kişilerin yüzde 90’ının durumdan haberi olmadığına dikkati çekiyor.
Uzmanlar, erken aşamada böbrek hastalıklarının ilaçla tedaviye yanıt verdiğini söylüyor.
37 milyon kişinin böbrek hastası olduğu ABD’de, böbrek hastalıkları ülkede ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda bulunuyor.