Doğu Akdeniz’in “sağlık üssü” Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli doktor ve hemşirelerin Kovid-19’a karşı savaşları sürüyor.
Mesleki hayatlarının en özel günü olan 14 Mart Tıp Bayramı’na iki yıldır buruk giren sağlıkçılar, sevinç ve coşkulu kutlamaların yapılacağı bayramları özlemle bekliyor.
Yeni Doğan Yoğun Bakım Ünitesi Birim Sorumlusu doktor Mustafa Akçalı, AA muhabirine, salgın nedeniyle zorlu iki yıl geçirdiklerini söyledi.
Meslekte 26. yılını dolduran Akçalı, hangi şartlarda olursa olsun hastaların iyileşmesi için çaba sarf ettiklerini belirterek, “Hastalarımıza her türlü şartta yardım etmeye, elimizden geldiği kadar ne gerekiyorsa hepsini yapmaya çalışıyoruz. Bu süreç hala devam ediyor. Önlemlerin devam etmesi gerekiyor.” dedi.
“Davullu zurnalı bir şekilde kutlamak isterdik”
Akçalı, Kovid-19 nedeniyle 14 Mart’a yine hüzünle girdiklerini anlatarak, “Davullu, zurnalı bir şekilde kutlamak isterdik ama maalesef şu anki Kovid-19 dönemi buruk bir şekilde kutlamamıza neden oluyor. Birçok arkadaşımızın çok önemli ve kıymetli görevleri var. Biz görevimizin başındayız. Mesai kavramımız yok. Telefonlarımız her zaman açık. Her zaman hastalarımızın yardımına koşuyoruz. 14 Mart, rutini bozmadığımız bir gün olacak.” diye konuştu.
Çocuk Acil Servisi Birim Sorumlusu Dr. Gamze Gökulu ise çok zor, yorucu ve yıpratıcı bir süreçten geçtiklerini belirtti.
Bu dönemde tüm sağlık çalışanlarının büyük gayret gösterdiğini aktaran Gökulu, bazı meslektaşlarının Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitirdiğini anımsattı.
Gökulu, 14 Mart’ta bayram sevinci yaşayamadıklarını dile getirerek, “14 Mart’a buruk giriyoruz. Kayıplarımız var. Hastalığın bitmesiyle ilgili umutluyuz. Umarım her şey çok güzel olur ve bu hastalık bir an önce son bulur. Bu 14 Mart’ta da çalışmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“Eski 14 Mart Tıp Bayramlarını çok özledik”
Üç kez yakalandığı Kovid-19’u atlatıp görevinin başına dönen Nöroloji, Nefroloji ve Fizik Tedavi servisleri sorumlu hemşiresi Filiz Zengin de salgınla mücadelede titizlikle görev yapıyor.
Zengin, korku ve endişe dolu günlerden geçtiğini ifade ederek, “Bu duygular insanı mahveden, üzen duygular. Sevdikleriniz sürekli gözünüzün önüne geliyor. Zor bir süreç.” dedi.
Geçmiş yıllarda 14 Mart’ı heyecanla beklediklerini dile getiren Zengin, şöyle konuştu:
“Her 14 Mart’ta coşkuyla hazırlıklar yapardık. Kutlamalar yapardık. Sarılırdık. ‘İyi ki varız’ derdik. Şimdi bu sarılmalar bitti. Uzaklaşmalar başladı. Korkularımız ve endişelerimiz vardı. Buruk bir mutluluk var içimizde. 14 Mart geliyor ama eski özelliğinde, neşesinde, mutluğunda değil çünkü bir şey yapamıyoruz, hüzünle geçiyor bizim için. 14 Mart’ta Kovid-19 devam ettiği için herhangi bir kutlama yapamayacağız. Hepimiz sarılarak ‘İyi ki varız’ demeyi özledik. Yakınlaştıkça duygular daha da artıyor, uzakken buruk oluyor. Eski 14 Mart Tıp Bayramlarını çok özledik.”
“14 Mart’ı büyük bir coşkuyla geçirmek isterdik”
İki kez Kovid-19’u yenerek salgınla mücadelede görev alan Kadın Doğum Servisi sorumlu hemşiresi Ayşe Umul ise salgın sürecinde sevdiklerinden ayrı kalmak zorunda olduğu bu süreci unutamayacağını ifade etti.
Tıp Bayramı’nı sevinçle kutlamayı özlediğini anlatan Umul, “14 Mart’ı daha önce kutladıklarımız gibi büyük bir coşkuyla geçirebilmeyi gönül isterdi ama maalesef Kovid-19’dan dolayı buruk geçiriyoruz. Yılmıyoruz, mücadelemize devam ediyoruz çünkü biz sağlık çalışanıyız. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız. Yine 14 Mart’ta burukluğumuz devam edecek.” değerlendirmesinde bulundu.
Kardiyovasküler Cerrahi Servisi sorumlu hemşiresi Esen Dolu da salgın döneminde fiziksel ve psikolojik olarak çok yorulduklarını dile getirdi.
Dolu, eski 14 Mart’ları özlediklerine dikkati çekerek, “Daha önce Tıp Bayramı çok güzeldi. Sevdiklerimizle birlikte kutlamalarımızı yapıyorduk ama iki yıldır maalesef üzücü ve buruk geçiyor. Bu yıl da yine aynı şekilde görevimizin başında olacağız. Kutlamalarımız olmasa bile hastalarımıza şifa dağıtmaya devam edeceğiz. 14 Mart’ı iki yıl öncesi gibi mutlu, huzurlu ve sevinçli kutlamak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.