Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının olumsuz etkilediği turizm sektöründe yerli ve yabancı konuklara hizmet sunan Kapadokya’daki profesyonel turist rehberleri, geçmiş yıllardaki yoğun tempolu günlerin özlemini duyuyor.
Nevşehir Rehberler Odası Yönetim Kurulu Üyesi Şükran Çıtak, AA muhabirine, bir yıl öncesine kadar haftanın tüm günleri yeterli dinlenme imkanı bile bulamadan çalışırken, salgın nedeniyle aylarca turist grubu gezdiremedikleri bir dönemi yaşadıklarını belirtti.
Zor bir süreç yaşandığını ifade eden Çıtak, “Diğer ülkelerden gelen uçaklar iptal edilince yabancı turistlerin ülkemize gelişi mümkün olmadı. Önceki yıllarda olduğu gibi mesleğimizi icra edemediğimiz için geçmişe özlem duyuyoruz. İnşallah bu salgın bir an önce biter ve kaldığımız yerden devam edebiliriz.” dedi.
Dünyanın dört bir tarafından gelen yabancı konuklarla günlerce süren Anadolu turunda yakın dostluklar kurduklarını, Kovid-19’un baş göstermesinin ardından birçoğu ile iletişime devam ettiklerini anlatan Çıtak, tüm insanlığın bu dönemin geride kalmasını beklediğini dile getirdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığından turist rehberlerinin bu zorlu dönemde banka kredisi kullanabilmesi için kolaylık sağlanması adına adım atılmasını talep ettiklerini aktaran Çıtak, “Bu süreçte bazı arkadaşlarımızın ekonomik sorunları olacağını düşünüyoruz. Bu yüzden devletimizden ve bakanlığımızdan turizm elçilerine destek vermesini bekliyoruz. En azından bankadan kredi alabilmemizin kolaylaştırılmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“Umut olmasa insan yaşayamaz”
Profesyonel turist rehberlerinden Özay Onur ise 15 yıllık meslek hayatındaki en ilginç dönemi yaşadığını, yeniden koşuşturmacayla geçen günlere kavuşmayı umut ettiğini söyledi.
Salgının ardından uçak seferlerinin durdurulması ve sokağa çıkma kısıtlamalarının başlamasıyla sakin bir sürece giren turizm sektörünün aşı uygulamaları sayesinde kısa sürede hareketleneceğine inandığını dile getiren Onur, şöyle konuştu:
“Önceki yıllarda Anadolu turları yapıyordum. Yüksek derecede performans istiyordu ve günlük 400-500 kilometre yol gidiyordum. Turistlerin sürekli yanlarında olan, bölgeyi anlatan kişiydik ama üç dört ay hiç turumun olmadığı döneme girdik. Sabah erken uyanmayı özlüyorum. Yapacağımız işleri bir gün önceden tasarlayıp onun heyecanı ile yatardık. Kalktığımızda da bugün mesela ‘Efes’i anlatacağım, şurada yemek yiyeceğiz’ gibi planlamalar yapardım.
Şimdi ise boşluktayız. Tüm turist rehberleri geçmişteki işlerini özlüyordur. Umut olmasa insan yaşayamaz, umut mutluluktan alınan bir borçtur. Bu ortamın kısa sürede düzeleceğine inanıyoruz. Tura çıktığımızda da aynı araçtaki misafirlere anlatım yapmak zorundayız. Konukların arasında Kovid-19 olan varsa etkilenmememiz mümkün değil. Bundan sonraki süreçte turizm anlayışı değişecek görünüyor.”