Araştırma kuruluşu Climate Analytics tarafından yürütülen ve Nature Communications’da yayımlanan hakemli makaleye göre, araştırmacılar 2020-2021 yıllarında karbonsuzlaşma hedeflerine yönelik açıklanan 6 kurumsal senaryoyu analiz etti.
Söz konusu 6 senaryo arasında, Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) 2, bp’nin 2, Shell’in 1 ve Equinor’un 1 senaryosu yer aldı.
Buna göre, küresel sıcaklık artışı, Equinor’un “Yeniden Dengeleme” senaryosunda 2060’ta sanayi öncesi seviyeye göre 1,73 derece, bp’nin “Hızlı” senaryosunda 2058’de 1,73 derece, Shell’in “Gökyüzü” senaryosunda 1,81 derece ve IEA’nın “Sürdürülebilir Kalkınma” senaryosunda 2056’da 1,78 dereceyle zirve yapabileceği hesaplandı.
Sadece IEA Sıfır Emisyon 2050 senaryosunun Paris Anlaşması kriterleriyle uyumlu olduğu tespit edildi.
Çalışmanın yazarlarından Robert Brecha, analizin bulgularına ilişkin değerlendirmesinde, “Değerlendirdiğimiz senaryoların çoğu, ısınmayı 1,5 derece bir yana 2 derecenin altında sınırlayamadığı ve 1,5 derece sınırını önemli bir farkla aşacağı için Paris Anlaşması ile tutarsız olarak sınıflandırılıyor. Paris Anlaşması’ndaki ısınma sınırını başarmak için enerji sisteminin dönüşümü kritik öneme sahip ve karar vericilerin sağlam ve şeffaf bilimsel değerlendirmelere ihtiyacı var.” ifadelerini kullandı.
Climate Analytics Üst Yöneticisi (CEO) Bill Hare ise fosil yakıt şirketlerinin 1,5 derecelik sıcaklık artışı limitini korumaya çalışırken petrol ve gaz yakılmaya devam edilebileceğini iddia ettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Fosil yakıt şirketleri buna gerekçe olarak da kendi senaryolarını gösteriyorlar. Ancak araştırmamız, senaryolarının Paris Anlaşması’nı tahrip edeceğini gösteriyor. 1,5 derecelik ısınmayı geçici olarak aşmak bile feci etkilere yol açacak ve iklim değişikliğine uyum sağlama yeteneğimizi ciddi şekilde zayıflatacaktır.”
İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında küresel çaba ortaya konulmasını hedefleyen ilk anlaşma olan Paris Anlaşması kapsamında, küresel sıcaklık artışının yüzyıl sonuna kadar 2 derecenin oldukça altında tutulması ve mümkünse 1,5 dereceyle sınırlandırılması hedefleniyor. Bu hedeflerin başarılabilmesi için ülkelerin, sera gazı emisyonlarında büyük ölçüde düşüş sağlamasına ihtiyaç duyuluyor.