Analistler, yaklaşan Noel tatili nedeniyle yatırımcıların pozisyonlarını azaltmak isteyebileceğini anımsatarak, Fed’in 2024 yılı için öngörülen faiz indirimlerinin, süresi ve büyüklüğüne ilişkin belirsizliklerin devam ettiğini dile getirdi
Hafta içinde açıklanan veriler Fed’in faizleri beklenenden daha hızlı düşürebileceği tahminlerini desteklerken, Fed yetkililerinin şahin sözle yönlendirmeleri risk iştahını törpüledi.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, bankanın faiz oranlarını yakın zamanda ve hızlı bir şekilde düşürme konusunda önceden taahhütte bulunmadığını ve piyasa beklentilerindeki artışın bankanın işleyişiyle çeliştiğini söyledi.
San Francisco Fed Başkanı Mary Daly ise bir röportajında aşırı sıkılaşmayı önlemek için faiz indirimlerinin gelecek yıl gerekli olabileceğini belirtti. Daly, enflasyonun son aylardaki istikrarlı düşüşünü sürdürmesi halinde Fed’in politika faizinde gelecek yıl üç kez indirime gidilse bile oldukça kısıtlayıcı olacağını ifade etti.
Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker, bankanın hemen olmasa da faiz oranlarını düşürmeye başlaması gerektiğini belirtti. Faiz indirimlerinin başlamasının önemli olduğunu ifade eden Harker, ancak bunun çok hızlı yapılmasına gerek olmadığını dile getirdi.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda, Fed’in gelecek yıl toplamda 150 baz puanlık bir faiz indirimine gideceği öngörülürken, banka projeksiyonunda ise söz konusu indirim 75 baz puandı.
Makroekonomik veri tarafında ise ABD ekonomisi bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 4,9 ile beklentilerin altında büyüdü. Bu dönemde yapılan aşağı yönlü revizyona rağmen ülke ekonomisi 2021’in dördüncü çeyreğinden bu yana en güçlü büyümesini kaydetti.
Dün açıklanan, Fed’in enflasyon göstergesi olarak yakından izlediği, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu, çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de aynı dönemde aylık bazda yüzde 0,1 ve yıllık bazda yüzde 3,2’lik artışla beklentilerin altında kaldı. Böylece, söz konusu endeks, yıllık bazda Nisan 2021’den bu yana en küçük artışını kaydetmiş oldu.
Analistler, çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki yavaşlamanın enflasyondaki düşüş eğilimine işaret ettiğini belirterek, bu durumun Fed’in gelecek yıl faiz oranlarını düşürmeye başlayacağı yönündeki beklentilerin güçlenmesini desteklediğini bildirdi.
Bu hafta yüzde 3,83’e inerek temmuzdan bu yana en düşük seviyesini test eden ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi, haftayı 2 baz puan azalışla yüzde 3,90’dan tamamladı.
Brent petrolün varil fiyatı Kızıldeniz’de Husilerin, İsrail ile bağlantılı ticaret gemilerine saldırmasına yönelik haber akışlarının ardından haftayı yüzde 2,5 değer kazancıyla 78,9 dolardan tamamladı.
Altının ons fiyatı da haftalık yüzde 1,7 artışla 2 bin 53 dolardan haftayı kapatırken, dolar endeksi yüzde 0,9 düşüşle 101,7’ye gerileyerek temmuzdan bu yana en düşük seviyesine indi.
New York borsaları son 2 yılın en yükseğinde
Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleri ve yoğun veri gündeminin olduğu haftada New York borsaları pozitif bir seyir izlerken, gelecek hafta Noel tatili nedeniyle piyasalarda oynaklığın az olması bekleniyor.
Analistler, piyasalarda Fed’in aşırı güvercin adımlar atacağına ilişkin beklentilerin çok hızlı fiyatlanmış olabileceğini anımsatarak, bankanın faiz indirimine başlama zamanına yönelik öngörülerin yatırımcıları hayal kırıklığına uğratabileceğine dikkati çekti.
Ülkede geçen hafta açıklanan verilere göre, ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı da 16 Aralık ile biten haftada 205 bine yükselmesine rağmen piyasa beklentilerinin altında gerçekleşti. İki ayın en düşük seviyesine yakın seyreden işsizlik maaşı başvuruları, iş gücü piyasasının dirençli kalmayı sürdürdüğüne işaret etti.
ABD’de Philadelphia Fed İmalat Endeksi ise aralıkta eksi 10,5 ile sektördeki daralmanın devam ettiğini gösterirken, ülkede yeni konut satışları, kasımda aylık bazda yüzde 12,2 azalarak 590 bine indi ve Nisan 2022’den bu yana en büyük düşüşünü kaydetti.
Ülkede dayanıklı mal siparişleri ise kasımda aylık bazda yüzde 5,4 ile piyasa beklentilerinin üzerinde arttı.
Söz konusu gelişmelerle birlikte New York borsası yükseliş eğilimini üst üste sekizinci haftaya taşırken, Dow Jones endeksi tüm zamanların en yüksek haftalık kapanışını geçekleştirdi. Nasdaq ve S&P 500 endeksleri de yaklaşık son iki yılın en yüksek haftalık kapanışını yaptı.
Böylece geçen hafta, Nasdaq endeksi yüzde 1,27, S&P 500 endeksi yüzde 0,75 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,22 değer kazandı.
25 Aralık ile başlayan haftanın veri takviminde, salı Chicago ulusal aktivite endeksi ve Dallas Fed imalat endeksi, çarşamba Richmond Fed Sanayi endeksi, perşembe haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve toptan stok verilerini takip edilecek.
Avrupa’da karışık bir seyir izlendi
Avrupa borsaları, Avrupa Merkez Bankası (ECB) üyelerinin sözle yönlendirmeleri ve yoğun veri gündeminin olduğu haftayı karışık seyirle tamamlarken, gelecek hafta bölge borsalarında sakin bir seyir bekleniyor.
Analistler, ECB üyelerinin bu haftaki karışık sözle yönlendirmelerinin piyasalarda oynaklığı artırdığını belirterek, İngiliz enflasyonunun beklenenden fazla yavaşlamasının ardından İngiltere Merkez Bankasının (BoE) faiz indirimine erken başlayabileceğine yönelik beklentilerin arttığını aktardı.
ECB üyesi Martins Kazaks, politika faizinin bir süre bu seviyelerde kalması gerektiğini belirtirken, Francois Villeroy de Galhau bankanın 2024’te faiz indirimlerine başlayabileceğini ifade etti.
Öte yandan, Kızıldeniz’de artan bölgesel riskler nedeniyle uluslararası lojistik aksamaların olması, enflasyon ve resesyon ikileminin en çok hissedildiği bölge olan Avrupa’da risk algısını artırdı.
Geçen hafta, güvenlik riskleri nedeniyle BP, Kızıldeniz üzerinden tüm tanker sevkiyatının geçici olarak durdurulduğunu bildirdi.
Dünyanın en büyük lojistik şirketlerinin başında gelen MSC, Hapag-Lloyd, CMA CGM ve Maersk de Yemen’deki bazı Husi güçlerinin son dönemde uluslararası nakliye tankerlerine saldırıların düzenlendiğini belirterek geçici olarak Kızıldeniz’den geçişleri durdurma kararı aldığını duyurmuştu.
Bölgede geçen hafta açıklanan verilere göre, Avro Bölgesi’nde Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) kasımda aylık bazda yüzde 0,6 düşerken, yıllık bazda yüzde 2,4 artış kaydetti.
İngiltere’de açıklanan verilere göre, TÜFE kasımda yıllık bazda yüzde 3,9 artışla piyasa beklentilerinin altında kalırken, ülke enflasyonu Ekim 2021’den bu yana en düşük seviyesine gerilemiş oldu.
Öte yandan, yükseliş eğilimini üst üste ikinci haftaya taşıyan avro/dolar paritesi, 1,1040’a çıkarak ağustostan bu yana en yüksek seviyesini test etti. Parite geçen haftayı yüzde 1 artışla 1,1010 seviyesinden tamamladı.
Söz konusu gelişmelerle geçen hafta Almanya’da DAX endeksi de yüzde 0,27, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,37 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,07 gerilerken, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,60 değer kazandı.
Gelecek hafta bölge genelinde açıklanacak veri bulunmazken, pazartesi de piyasalar tatil nedeniyle kapalı olacak. İngiltere’de salı ve cuma günleri de tatil nedeniyle işlem gerçekleşmeyecek.
Asya pay piyasalarında da karışık bir seyir öne çıktı
Geçen hafta, Japonya Merkez Bankasının (BoJ) negatif faiz politikasına devam etme kararının ardından Japonya’da Nikkei 225 endeksi bölge pay piyasalarından pozitif ayrıştı.
BoJ, geçen hafta gerçekleştirdiği toplantıda, negatif faiz politikası uygulayan son merkez bankası olma özelliğinin devam ettirerek, politika faizini eksi yüzde 0,1’de sabit bırakma kararı aldı.
Piyasalarda artan normalleşme beklentilerine rağmen, BoJ’un kararında gelecek yıl negatif faiz politikasının sonlanacağına yönelik bir sinyal de yer almadı..
Öte yandan, geçen hafta Çin Merkez Bankası (PBoC) da aralık için bir ve beş yıllık kredi faiz oranlarını sırasıyla, yüzde 3,45 ve yüzde 4,2 seviyesinde sabit bıraktı.
Çin’de gayrimenkul şirketlerine yönelik endişeler varlık fiyatlarını baskılamaya devam ederken, ülkenin en büyük şirketlerinden Country Garden’ın olası kayıplar için bir fon ayırdığını duyurmasının ardından şirketin hisse fiyatı tarihi düşük seviyeye indi.
Bölgede açıklanan verilere göre, Japonya’nın kasımda ihracatı, son üç ayda ilk kez gerilerken, dış ticaret açığı 776,9 milyar yen ile beklentileri aştı. Ülkede yıllık enflasyon kasımda beklentiler doğrultusunda yüzde 2,5 oldu.
Çin’de ise 2023’ün 11 ayında doğrudan yabancı yatırımlar yıllık bazda yüzde 10 geriledi.
Öte yandan, Toyota’nın yan kuruluşu olan Daihatsu Motor’un ofislerinin, çarpışma güvenliği testlerinin sonuçlarını manipüle ettiği nedeniyle basılması ve ABD’deki 1 milyon aracını geri çağırmasına yönelik haber akışının ardından şirketin hisse fiyatı sert düştü.
Ayrıca, Japonya, Samsung Electronics firmasının ileri düzey yarı iletken AR-GE tesisini 20 milyar yene (140 milyon dolar) kadar sübvanse edeceğini bildirildi.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,60 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,4 değer kazanırken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,94 ve ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 2,69 geriledi.
25 Aralık ile başlayan haftanın veri takviminde, salı Japonya’da işsizlik oranı ve çekirdek TÜFE, çarşamba BoJ toplantı tutanakları, perşembe Japonya’da sanayi üretimi, cuma ise Çin’de cari işlemler dengesi verileri takip edilecek.
Merkez Bankası, politika faizini beklentiler doğrultusunda 250 baz puan arttırarak yüzde 42,50’ye çıkardı
Yurt içinde, geçen hafta düşüş ağırlıklı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 5,46 azalışla 7.557,56 puandan tamamlarken, geçen hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan artırarak yüzde 42,50’ye yükseltti.
PPK metninde, “Kurul, parasal sıkılaştırma sürecini destekleme amacıyla kullandığı sterilizasyon araçlarının çeşitliliğini artırarak miktarsal sıkılaştırmaya devam edecektir.” ifadesi dikkat çekti.
Faiz kararının ardından banka tarafından yapılan duyurularda, kullanılan sterilizasyon araçlarının çeşitliliğini artırmak amacıyla Türk lirası (TL) depo alım ihaleleri düzenleneceği bildirildi.
Söz konusu kararın ardından Merkez Bankası dün, yaklaşık 17 yıllık aranın ardından 80 milyar lira ile sınırlı olmak üzere depo alım ihalesi açtığını duyurdu.
Depremin olumsuz etkilerinin azaltılması amacıyla deprem bölgesine kullandırılan kredilerin menkul kıymet tesis uygulamasından muafiyetine yönelik hususların Haziran 2024’e kadar devam edeceği de aktarılan duyuruda, yabancı para yükümlülükler için yüzde 5 olarak uygulanan menkul kıymet tesis oranının yüzde 4’e indirileceği kaydedildi.
Bu kararlara ek olarak, dün de TCMB’nin Resmi Gazete’de yer alan Tebliğ değişikliğine göre, ödeme sistemleri altında, üye işyerlerine sağlanan her türlü hizmetler ile ticari kartlarla ilgili ürün ve hizmetler karşılığında bankalarca alınabilecek ücretlerde referans oran yüzde 3,11’i aşamayacağı belirtildi.
Öte yandan, geçen hafta açıklanan verilere göre, TCMB toplam rezervleri, 15 Aralık haftasında bir önceki haftaya göre 1 milyar 154 milyon dolar artışla 142 milyar 528 milyon dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşırken, yurt dışı yerleşiklerin yıl başından bu yana hisse senetlerindeki toplam alımı da yaklaşık 1 milyar 175 milyon dolar oldu.
Ayrıca dün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in katılımıyla gerçekleştirilen Borsa İstanbul 150. Yıl Gong Töreni’nde konuşan Borsa İstanbul AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan, “Gösterge endeksimiz BIST100’ün yanında, tarihimizde ilk kez 500 şirketi aştığımız için, borsamızın güzide 500 şirketinin yer alacağı BIST500 Endeksi’ni bugün başlatıyoruz. Geldiğimiz noktada, borsamızı kapsayıcı bir endeksle taçlandırmak gerekiyordu ve bugün itibarıyla hayata geçiriyoruz” dedi.
Törende açıklamalarda bulunan Erdoğan ise son yıllarda Türk borsasına yönelik teveccühün hem içeride hem de dışarıda giderek arttığını anlatarak, şunları kaydetti:
“Küresel ekonomide daralma yaşanırken, yabancı sermaye alkışları veya akışları her yerden gerilerken Türkiye, borsa üzerinden yabancı sermaye çekmeyi yani ekonomik büyümesine finansman temin etmeyi sürdürüyor. Tüm dünyada risk iştahının düştüğü, sermayenin korunaklı alanlara doğru çekildiği bir dönemde uyguladığımız mali programın bir sonucu olarak Türkiye uluslararası sermaye açısından çekim merkezi vasfını koyuyor.”
Törende konuşan Şimşek de, “Borsa bir oyun alanı değildir, o nedenle SPK’nin yaptığı çalışmalar önümüzdeki dönemde çok daha etkili olacak.” ifadelerini kullandı.
Söz konusu gelişmelerle birlikte dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,8 üzerinde 29,2332’den tamamladı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 7.500 ve 7.400 seviyelerinin destek, 7.600 ve 7.700 puanın ise direnç olarak öne çıkabileceğini kaydetti.
Gelecek hafta yurt içi veri gündeminde, salı günü kapasite kullanım oranı ve reel kesim güven endeksi, perşembe günü ekonomik güven endeksinin yanı sıra haftalık para ve banka istatistikleri, cuma günü ise dış ticaret açığı verileri takip edilecek.