Fed’in enflasyonla mücadele kapsamında attığı adımlar fiyatlar üzerindeki etkisini artırmayı sürdürürken, piyasalardaki fiyatlamalar ve Fed yetkililerinin açıklamaları risk iştahını beslemeye devam ediyor.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda bankanın gelecek iki toplantıda politika faizini sabit tutmasına kesin gözüyle bakılırken, Fed’in yüzde 40 ihtimalle martta faiz indirimlerine başlayabileceği tahmin ediliyor.
Bununla birlikte, bankanın enflasyondaki gidişatı bir süre daha izleyebileceği ihtimali de fiyatlamalara yansırken, ilk faiz indiriminin yüzde 90 ihtimalle haziran toplantısında yapılabileceği öngörülüyor.
Öte yandan, Fed yetkililerinin şahin tonu gittikçe yumuşamaya devam ediyor.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller dün, para politikasının ekonomiyi yavaşlatmak ve enflasyonu yüzde 2’ye geri döndürmek için iyi konumda olduğuna güvendiğini ifade etti.
Ekonomik büyümenin yavaşladığına dair işaretlerden cesaret aldığını dile getiren Waller, enflasyonun birkaç ay daha düşmeye devam etmesi durumunda politika faizinin düşürülebileceğine dair iyi ekonomik argümanlar olacağını kaydetti.
Waller, enflasyonun sürekli olarak düşmesi durumunda faiz oranlarının yüksek kalması konusunda ısrar etmenin bir anlamı olmadığını vurguladı.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michelle Bowman, uygun politika yolunu değerlendirmek için verileri yakından izleyeceğine dikkati çekerek, enflasyonun ilerlemesi durumunda faiz artırımından yana olacağını anlattı.
Bowman, düşük ve istikrarlı enflasyonu teşvik etmek için Fed politika faizinin pandemi öncesine göre daha yüksek bir seviyede olmasının gerekebileceğini ifade etti.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee de genel olarak enflasyonda iyi bir ilerleme kaydedildiğini, enflasyonun yavaşladığını ancak henüz hedefe ulaşmadığını hatırlattı.
New York Fed Başkanı John Williams da enflasyon baskısında azalma görülmesinin sevindirici olduğunu ifade etti.
Söz konusu gelişmeler tahvil piyasalarında alış ağırlıklı seyri desteklemeyi sürdürürken, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,28 ile 15 Eylül’den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Altının ons fiyatı ise güvercinleşen Fed yetkilileri ve gerileyen tahvil faizleriyle tüm zamanların en yüksek seviyesine yaklaşırken, şu sıralarda 2 bin 45 dolarla 4 Mayıs’tan bu yana en yüksek seviyede bulunuyor.
Analistler, Fed yetkililerinin açıklamalarının bugün de yatırımcıların odağında olacağını kaydederek, ABD’de açıklanacak 3. çeyrek Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) verilerinin de piyasalarda oynaklığı artırabileceğini bildirdi.
New York borsasında dün Nasdaq endeksi yüzde 0,29, S&P 500 endeksi yüzde 0,10 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,24 artış kaydetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar, yeni güne de alış ağırlıklı bir seyirle başladı.
Avrupa borsalarında dün karışık bir seyir izlenirken, bugünden itibaren bölgede açıklanmaya başlayacak enflasyon verileri yatırımcıların odağına yerleşti.
Analistler, Almanya’da Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) aylık bazda yüzde 0,1 azalmasını, yıllık bazda ise TÜFE’deki artışın yüzde 3,5’e düşmesinin beklendiğini aktardı.
Dün, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, hükümetinin vatandaşlar ve şirketler için kemer sıkma kararlarını da içerebilecek 2024 bütçesini “mümkün olduğu kadar çabuk” hazırlamak için meclisle birlikte çalıştıklarını belirterek, yarı iletken gibi önemli sektörleri destekleyeceklerini kaydetti.
Avrupa Birliği (AB), üye ülkelerdeki elektrik şebekesinin ihtiyacı karşılayabilmesi için 2030’a kadar toplam 584 milyar avroluk yatırım gerektiğini bildirdi.
Piyasalarda dün dikkati çeken şirket haberleri sonrası şirket bazlı oynaklıkların arttığı görülürken, Rolls-Royce yaklaşık 1,5 milyar sterlin seviyesinde satış planına ek olarak orta vadede yıllık 2,5 ile 2,8 milyar sterlin arasında faaliyet karı hedeflediğini açıklamasının ardından yaklaşık yüzde 6 değer kazandı.
İngiliz hava yolu şirketi EasyJet’in, şirketin 30 Eylül 2023 itibarıyla yıllık vergilendirme öncesi gelirinin yaklaşık üç katına yükseldiğini bildirmesinin ardından hisseleri yaklaşık yüzde 4,5 artış kaydetti.
Dün, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,16 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 0,12 yükselirken, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,21 ve İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,07 azalış kaydetti. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, yeni güne karışık bir seyirle başladı.
Asya piyasaları yeni günde negatif bir seyir izlerken, bölgede ekonomik aktiviteye yönelik endişelerin artması satış baskısını destekliyor.
Çin’in en büyük yemek sipariş platformu Meituan’ın büyümeye ilişkin endişelerini açıklamasının ardından bölgede teknoloji hisseleri düşüş eğiliminde hareket ediyor.
Kapanışa yakın, Japonya’da Nikkei 225 endeksi 0,3, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 2,3, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,5 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,1 geriledi.
Yurt içinde, dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi günü yüzde 0,17 değer kaybıyla 8.093,54 puandan tamamladı.
Dün, Avrupa’nın en büyük varlık yönetim şirketi Amundi, son dönemde Türkiye yerel pazarına ilişkin daha yapıcı bir değerlendirme içinde olduklarını bildirdi.
Yönetim merkezi Paris’te olan Amundi’nin İletişim Başkanı Jais Mehaji, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 2 trilyon dolarlık portföyü yöneten şirketin Türk lirasına ilişkin son dönemde daha olumlu bir değerlendirmeye sahip olduğuna ilişkin haberlerin doğru olduğunu belirtti.
Dolar/TL, dün yatay seyirle günü 28,9080’den kapatmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 28,9280 seviyesinden işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde dış ticaret dengesi ve ekonomik güven endeksi, yurt dışında ise Almanya’da TÜFE ve ABD’de büyüme verileri ile birlikte Fed yetkililerinin açıklamalarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.200 ve 8.380 seviyelerinin direnç, 8.080 ve 8.000 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:
10.00 Türkiye, ekim ayı dış ticaret dengesi
10.00 Türkiye, kasım ayı ekonomik güven endeksi
13.00 Avro Bölgesi, kasım ayı ekonomik ve tüketici güven endeksi
16.00 Almanya, kasım ayı TÜFE
16.30 ABD, 3.çeyrek GSYH