Fed’in tahvil faizlerindeki oynaklığı azaltmak için herhangi bir adım atmaması ve devam eden enflasyon endişeleri ile dün ABD’nin 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 1,75’e kadar çıkarak Ocak 2020’den bu yana kaydedilen en yüksek seviyeye ulaştı.
Fed Başkanı Jerome Powell’ın enflasyondaki yükselişin geçici olacağı vurgusuna karşın piyasa fiyatlamaları, yatırımcıların konuyla ilgili daha endişeli olduklarını gösteriyor.
Öte yandan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında özellikle Avrupa’da vaka sayılarındaki artış ve buna bağlı olarak yeni tedbirlerin gündeme gelmesi, dün akşam ABD ve bugün Asya pay piyasalarında satıcılı bir seyir izlenmesine neden oldu.
Petrol fiyatları ise dün sert bir şekilde düşüş kaydederken, altının ons fiyatı yatay seyretti. ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verilerine göre stoklardaki güçlü artış ve Uluslararası Enerji Ajansı’nın dün yayınladığı raporda, petrol talebinin 2023 yılına kadar Kovid-19 salgını öncesi seviyelere dönmesinin beklenmediği açıklaması ile düşüşü ivme kazanan Brent petrolün varil fiyatı, dün yüzde 7,3 değer kaybederek 62,6 dolara indi.
Bu gelişmelerle dün Dow Jones endeksi yüzde 0,46, S&P 500 endeksi yüzde 1,48 ve Nasdaq endeksi yüzde 3,02 değer kaybetti. ABD’nin önde gelen teknoloji firmalarından Apple’ın hisseleri yüzde 3’ün, Alphabet ve Microsoft’un hisseleri ise yüzde 2’nin üzerinde gerilerken, elektrikli otomobil üreticisi Tesla’nın hisseleri ise yüzde 7’ye yakın değer kaybetti.
Avrupa tarafında ise dün ABD pay piyasalarında satışların güçlenmesi öncesinde kapanan borsalar, günü yükselişle tamamladı. İngiltere Merkez Bankası, dün beklentiler doğrultusunda politika faizini yüzde 0,1’de ve varlık alım programını da 875 milyar sterlin seviyesinde sabit bıraktı.
Avrupa İlaç Ajansı’nın (EMA), AstraZeneca’nın Kovid-19 aşısının güvenli ve faydalarının risklerden fazla olduğunu açıklaması sonrası pay piyasalarında artan risk iştahı ile İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,25, Almanya’da DAX 30 endeksi yüzde 1,23 ve Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,13 değer kazandı.
Bugün Asya tarafında, ABD borsalarında etkili olan satıcılı seyrin devam ettiği görülüyor. Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) beklentiler doğrultusunda faizlerde değişikliğe gitmeyerek para politikasında esneklik kazandıracak adımları atmasına karşın Nikkei 225 endeksi yüzde 1,5, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,6 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,7 düşüş kaydetti.
Eylül 2016’dan bu yana ilk kez para politikasını kapsamlı bir şekilde değerlendiren BoJ, politika faizini değiştirmeyerek yüzde eksi 0,1’de bıraktı. Devlet tahvili getirilerine yönelik hedef bandını artı-eksi yüzde 0,20’den, artı-eksi yüzde 0,25 bandına genişleten BoJ, borsa yatırım fonları alımına ilişkin 6 trilyon yenlik alım hedefini metinden çıkarırken, yaklaşık 12 trilyon yenlik üst limiti ise korudu.
Yurt içinde, dün piyasaların gündeminde Türkiye Cumhuriyet Merkez Barkası’nın (TCMB) Para Politikası Kurulu toplantısı vardı. TCMB Para Politikası Kurulu, politika faizini 200 baz puan ile beklentilerin üzerinde artırarak yüzde 17’den yüzde 19’a çıkardı.
Karar metninde “Yukarı yönlü riskler dikkate alınarak önden yüklemeli ve güçlü bir ilave parasal sıkılaştırma yapılmasına karar verilmiştir.” ifadesi kullanılırken, sıkı duruşun “uzun bir süre” korunacağı vurgusu da korundu.
TCMB’nin kararı sonrası dolar/TL yüzde 2,4 değer kaybederek 7,3260’tan günün tamamladı. Dolar/TL bugün bankalararası piyasanın açılışında 7,3220 seviyesinde işlem görüyor.
Borsa İstanbul’da ise banka hisselerindeki alıcılı seyrin genele yayılamaması sonrası yüzde 0,72 değer kaybeden BIST 100 endeksi, günü 1.550,93 puandan tamamladı.
Analistler, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizleri ve Kovid-19 salgınına ilişkin haber akışının gündemin odağındaki yerini koruduğunu belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.600 puanın direnç, 1.550 ve 1.520 seviyelerinin destek konumunda bulunduğunu kaydetti.