Küresel piyasalarda, emtia fiyatlarının yükselişi enflasyon endişesini beslemeye devam etmesine karşın dünya genelinde pay piyasaları çoğunlukla artış eğiliminde seyrederken, gelecek hafta ABD’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) başta olmak üzere veri gündemi takip edilecek.
Bu hafta yatırımcıların odağında emtia fiyatlarının seyri bulunurken analistler, artan enflasyon endişesine karşın ABD’nin 10 yıllık tahvil faizindeki düşüşün, küresel ölçekte risk iştahının devam etmesini sağladığını söyledi.
Fiyatlamalar açısından öne çıkan gelişme ise altının ons fiyatının uzun süren sessizliğini bozarak yüzde 4’e yakın değer kazanması ve 27 haftanın en iyi performansını göstermesi oldu. Ons altın haftayı 1.831,2 dolardan tamamladı.
Bakırın libresi de yükselişini üst üste 5. haftaya taşıyarak, yüzde 5,5 yükseldi ve haftayı tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 4,72 dolardan tamamladı.
Son dönemde enflasyon endişeleriyle yükselen ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi, yüzde 1,49’la 8 Mart haftasından bu yana en düşük seviyesini gördüğü haftada, 6 baz puan düşüşle yüzde 1,58’e geriledi.
Bu hafta ekonomik aktiviteye ilişik verilerin yanı sıra para ve maliye politikalarına yönelik açıklamalar da gündemi meşgul etti. Ekonomi yetkililerinden, enflasyona ve olası parasal sıkılaştırmaya karşı uyarıda bulunanlara bu hafta Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva da katıldı. Georgieva, hafta içindeki açıklamasında yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında sağlanan politika desteğinin çok dikkatli bir şekilde geri çekilmesi gerektiğini belirterek, dünyanın yükselen faiz oranlarına hazırlanması gerektiğini ifade etti.
Öte yandan, ABD Hazine Bakanı Janet Yellen’in faiz artışına ilişkin açıklamalarıyla varlık fiyatlamalarında kısa süreli ancak sert dalgalanmalar görüldü.
Katıldığı etkinlikteki konuşmasında, hükümet harcamaları nedeniyle ekonominin “aşırı ısınmasını” önlemek için faiz oranlarının biraz artması gerekebileceğini belirten Yellen, birkaç saat sonra değerlendirmesine ise faiz artırımının tahmin ettiği ya da önerdiği bir şey olmadığını, harcama paketlerinin enflasyonist bir sorun olacağını düşünmediğini ifade etti.
Kovid-19 salgınında aşılama çalışmalarında sağlanan ilerlemeye paralel ekonomilerin hızlı bir şekilde toparlanacağı beklentileri petrol fiyatlarını da destekledi. Brent petrolün varili ise yukarı yönlü hareketini ikinci haftaya taşıyarak bu hafta yüzde 2,3 artışla 68,1 dolar oldu.
New York borsasında rekorlar devam etti
ABD’nin gündeminde yükselen varlık fiyatları sebebiyle ABD Merkez Bankası’nın (Fed) beklenenden önce faiz artışına gidebileceğine ilişkin endişeler bulunmasına karşın, bu hafta New York borsasında rekor seviyeler görüldü.
Fed Başkanı Jerome Powell hafta içinde yaptığı konuşmada, ABD’de ekonomik görünümün canlandığını ancak henüz düzlüğe çıkılmadığını belirtti.
ABD’de hafta içinde açıklanan makro ekonomik verilerde ise karışık bir görünüm sergilendi.
Ülkede tarım dışı istihdam 266 binle 1 milyon olan beklentilerin oldukça altında kalırken, işsizlik oranı yüzde 5,8’den yüzde 6,1’e yükseldi. Özel sektör istihdam artışının 742 bin ile 7 ayın zirvesine çıkmasına karşın, Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) imalat ve imalat dışı endeksi ise tahminlerin altında kaldı.
Söz konusu gelişmelerle hafta genelinde dalgalı bir seyir izleyen New York borsasında, S&P 500 ve Dow Jones endeksi tarihi zirvelerini geliştirirken, Nasdaq endeksi değer kaybetti.
Bu hafta S&P 500 endeksi yüzde 1,23 ve Dow Jones endeksi de yüzde 2,29 değer kazanarak kapanış rekorlarını kırdı. Nasdaq endeksi ise haftalık bazda yüzde 1,51 düşüşle 13.752’ye geriledi.
10 Mayıs ile başlayan haftanın veri takviminde, çarşamba Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), perşembe Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve cuma perakende satışlar, sanayi üretimi, kapasite kullanımı ile Michigan Tüketici Güven Endeksi verileri takip edilecek.
Avrupa’da endeksler tarihi yüksek seviyeleri test etti
Avrupa’da bu hafta gözler İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) açıkladığı faiz kararındaydı. Banka, beklentiler doğrultusunda yüzde 0,1 olan politika faizi ve 895 milyar sterlinlik varlık alım programının büyüklüğünde değişikliğe gitmezken, İngiltere ekonomisine ilişkin 2021 yılı büyüme tahminini yüzde 5’ten yüzde 7,25’e yükseltti.
Kovid-19 sonrası ekonominin güçlü şekilde toparlanacağını tahmin eden banka, tahvil alım planının hızını yavaşlatsa da paketin genel boyutunun değişmediğini kaydetti.
Öte yandan, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun, üye ülkelere, AB tarafından onaylı Kovid-19 aşılarını yaptıran kişilere mevcut seyahat kısıtlamalarını kaldırma tavsiyesi pay piyasalarında olumlu karşılandı.
Bu hafta, Avro Bölgesi ülkelerinde açıklanan Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri genel olarak piyasa öngörülerine paralel gerçekleşti.
Almanya’da sanayi üretimi aylık bazda yüzde 2,5, fabrika siparişleri de yüzde 3 yükselişle beklentileri geride bıraktı.
Bu gelişmelerle yükseliş eğiliminde hareket eden avro/dolar paritesi, haftayı yüzde 1,2 değer kazancıyla 1,2166’dan tamamladı.
Haftalık bazda İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 2,29 artışla 7.129,71 puana çıkarken, bu seviye 24 Şubat 2020’den bu yana en yüksek seviyeye işaret etti. Benzer şekilde Fransa’da yükselişini üst üste 4. haftaya taşıyan CAC 40 endeksi Kasım 2000’den bu yana en yüksek seviye olan 6.390,04 seviyesini görürken, haftayı yüzde 1,85 yükselişle 6.385,51 puandan tamamladı.
Almanya’da DAX endeksi yüzde 1,74 ve İtalya’da MIB 30 endeksi de yüzde 1,95 değer kazandı.
Gelecek hafta; salı Almanya’da ZEW Beklenti Endeksi, çarşamba İngiltere’de Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) ile sanayi üretimi, Almanya’da TÜFE ile Avro Bölgesi’nde sanayi üretimi verileri takip edilecek.
Asya piyasaları tatil dönüşü karışık seyretti
Asya borsalarında bu hafta haftanın büyük bölümünde tatil nedeniyle işlem yapılmazken, son iki gündeki işlemlerde karışık bir seyir izlendi.
Dünyanın en önemli emtia tüketicilerinden Çin’de, fiyatların rekor seviyelere ulaşmasıyla pay piyasalarında artan satış baskısı dikkati çekerken, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) Kovid-19’un etkileri sürdüğü müddetçe faiz oranlarının istikrarlı şekilde düşük tutulacağını bildirmesi Japonya pay piyasalarının alıcılı seyretmesinde etkili oldu.
Japonya ve Çin’de açıklanan hizmet sektörü ve bileşik PMI verileri beklentilerin üzerinde gerçekleşirken, Çin’in dış ticaret fazlası 42,9 milyar dolarla öngörüleri oldukça aştı.
Bu hafta, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,89, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,6 değer kazanırken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,81 değer kaybetti.
Gelecek hafta, salı Çin’de TÜFE ile ÜFE ve perşembe Japonya’da ödemeler dengesi verileri takip edilecek.
Yurt içi piyasalar bayram haftasına moralli giriyor
Hafta içinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) beklentiler doğrultusunda politika faizini yüzde 19’da tutmasının ardından artan küresel risk iştahının da desteğiyle pay piyasalarında yükseliş, dolar kurunda düşüş görüldü.
Gelecek hafta Ramazan Bayramı tatili nedeniyle sadece 2,5 gün işlem gerçekleştirilecek piyasalarda cari işlemler dengesi ve sanayi üretimi verileri gündemin odağında bulunuyor.
Bu haftanın öne çıkan verileri arasında, TÜFE nisanda aylık yüzde 1,68 ve yıllık yüzde 17,14 artış kaydederek beklentilerin hafif altında kaldı.
TCMB’nin Para Politikası Kurulu toplantısının karar metnindeki ifadeler ise haftanın en çok konuşulan konusu oldu. Karar metninde, “Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut duruş sürdürülecektir.” ifadeleri dikkati çekerken, analistler, böylece faiz indirim beklentilerinin en erken haziran sonrasına ötelendiğini ifade etti.
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da yaptığı açıklamada, 2021 yılında büyümenin yarıya yakınının dış ticaret tarafından geleceğini öngördüklerini belirterek, “2021 yılı ilk çeyrek büyümesi yüzde 5,5-6 bandında olabilir, ikinci çeyrekte baz etkisi ile birlikte çift haneli büyüme göreceğiz muhtemelen, yılın genelinde de 5’in üzerinde bir büyüme gerçekleşeceğini düşünüyorum.” dedi.
Bu hafta açıklanan şirket finansal sonuçlarının da tahminlerden iyi bir ilk çeyreğe işaret etmesi Borsa İstanbul’da yükselişin ivme kazanmasını sağladı. BIST 100 endeksi, bir önceki hafta kapanışına göre yüzde 3,11 değer kazanarak, yükselişini üst üste ikinci haftaya taşıdı ve haftayı 1.441,33 puandan tamamladı.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.465 puanın önemli direnç, 1.390 ve 1.360 seviyelerinin destek konumunda olduğunu söyledi.
Dolar/TL ise hafta içinde 8,37’nin üzerini test etse de TCMB’nin faiz kararı ve ABD’de beklentilerin altında kalan makroekonomik verilerle düşüşe geçti ve haftayı yüzde 0,56 azalışla 8,2418’den kapattı.
Gelecek hafta yurt içinde pazartesi, işgücü istatistikleri, salı ödemeler dengesi, sanayi üretimi ve TCMB’nin PPK toplantısının özeti, çarşamba konut satışları takip edilecek. Borsa İstanbul’da çarşamba günü öğlen başlayan Ramazan Bayramı tatili nedeniyle yarım gün işlem gerçekleştirilecek, perşembe ve cuma günü ise piyasalar kapalı olacak.
AA Finans’ın gerçekleştirdiği anketlere katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının martta 3,6 milyar dolar açık vermesini, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ise martta bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,8 artmasını bekliyor.