Hafta boyunca Fed Başkanı Jerome Powell’ın Jakcson Hole Ekonomi Politikaları Sempozyumu’nda yapacağı konuşma beklenirken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda eylüldeki toplantıda faiz artış beklentisi belirsizliğini korudu.
Powell dünkü konuşmasında enflasyonla mücadelede geri adım atmayacaklarının sinyalini verdi.
Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) odak noktasının enflasyonu yüzde 2 hedefine geri getirmek olduğunu vurgulayan Powell, “Fiyat istikrarını yeniden sağlamak biraz zaman alacak ve talep ile arzı daha iyi bir dengeye getirmek için araçlarımızı güçlü bir şekilde kullanmayı gerektiriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Powell, “Daha yüksek faiz oranları, daha yavaş büyüme ve daha yumuşak iş gücü piyasası koşulları enflasyonu düşürürken, hane halkları ve işletmelere biraz da acı verecektir.” dedi.
Fiyat istikrarının yeniden sağlanamamasının çok daha büyük bir acı anlamına geleceğini belirten Powell, fiyat istikrarının yeniden sağlanmasının muhtemelen bir süre daha kısıtlayıcı politika duruşunun sürdürülmesini gerektireceğini aktardı. Powell, eylül toplantısındaki faiz kararının ise gelen verilerin toplamına ve gelişen görünüme bağlı olacağını ifade etti.
Öte yandan, Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic enflasyona ilişkin gelen veriler doğrultusunda eylül ayında 50 baz puanlık faiz artışını destekleme eğilimi olduğunu belirtirken, politika faizinin yıl sonuna kadar yüzde 3,50-3,75 aralığına çıkarılması konusunda umutlu olduğunu kaydetti.
Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker da Fed’in derin bir resesyonu ve ağır işsizliği tetiklemeden enflasyonu düşürebileceğine inandığını kaydederek, faizlerin daha ne kadar yüksek kalması gerektiğinden ise emin olmadığını aktardı.
Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester faiz oranlarının yüzde 4’ün üzerine yükseltilmesi gerektiğini düşündüğünü ve Powell’ın Fed’in enflasyonu düşürme kararlılığı hakkında “güçlü bir mesaj” verdiğine inandığını ifade etti.
Söz konusu gelişmelerle para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in eylülde yüzde 61 ihtimalle 75 baz puan, yüzde 39 ihtimalle 50 baz puan faiz artıracağı tahmin ediliyor.
ABD ekonomisinin resesyona girebileceğine ilişkin işaretler ise güçlenmeyi sürdürdü.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi ile 3 aylık hazine bonosu arasındaki fark yaklaşık 19 baz puana gerilerken, Fed yayınladığı bazı çalışmalarda 3 aylık hazine bonosu faizinin 10 yıllık tahvil faizini geçmesi halinde ülke ekonomisinin 6 ila 18 ay arasında resesyona girebileceğini bildirmişti.
Brent petrolün varil fiyatı, haftayı yüzde 2,8 artışla 98 dolardan tamamlarken, altının ons fiyatı düşüş eğilimini ikinci haftaya taşıyarak yüzde 0,6 azalışla 1.736 dolara indi.
ABD’de makroekonomik veriler yatırımcıların odağına yerleşti
ABD’de pay piyasaları bu hafta negatif bir seyir izlerken, yatırımcılar gelecek hafta cuma günü açıklanacak tarım dışı istihdam verisi başta olmak açıklanacak makroekonomik verilere odaklandı.
Makroekonomik verilerin ABD ekonomisinin gidişatına ilişkin karışık sinyaller vermesi piyasalarda fiyatlamaları zorlaştırmaya devam ederken, gelecek hafta Fed yetkililerinin hafta boyunca yapacakları sözle yönlendirmelerin de piyasaların yönü üzerinde etkili olması bekleniyor.
Bu hafta açıklanan verilere göre, ABD ekonomisi, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 0,6 ile beklenenden az daraldı.
Ülkede dayanıklı mal siparişleri, temmuzda belirgin bir değişim göstermeyerek piyasa beklentilerinin altında kalırken, yeni konut satışları, temmuzda aylık yüzde 12,6 azalışla Ocak 2016’den bu yana, imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) de ağustosta aylık bazda 0,9 puan azalışla 51,3’e gerileyerek, Temmuz 2020’den bu yana en düşük seviyeye indi.
Söz konusu gelişmelerle S&P 500 endeksi haftalık bazda yüzde 4,04, Nasdaq endeksi yüzde 4,44 ve Dow Jones endeksi yüzde 4,22 değer kaybetti.
29 Ağustos ile başlayan haftanın veri takviminde, pazartesi Dallas Fed imalat aktivite endeksi, salı tüketici güven endeksi, çarşamba ADP özel sektör istihdam raporu, perşembe inşaat harcamaları ile ISM imalat sanayi PMI ve cuma işsizlik oranı, fabrika siparişleri ve dayanıklı mal siparişleri takip edilecek.
Avrupa’da resesyon ve enflasyon ikilemi güçleniyor
Avrupa borsaları, bu hafta satıcılı bir seyir izlerken, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) gelecek toplantıda 75 baz puan faiz artışına gideceğine ilişkin beklentiler güçleniyor.
Bölgede enerji krizi ve güçlü kalmaya devam eden enflasyon ECB’nin politika alanını daraltmayı sürdürüyor. Hollanda’da eylül vadeli doğal gaz kontratı 340 avroyu test ederken, artan enerji maliyetlerinin ve arz problemlerinin üretimi olumsuz etkilemesinden endişe ediliyor.
Buna karşın dün ECB’nin bilanço daraltmaya gidebileceğine yönelik haber akışı risk iştahını artırırken, banka yetkilileri konuya ilişkin bir açıklamada bulunmadı.
Hafta içinde Almanya Merkez Bankası (Bundesbank), ülke ekonomisinde bir resesyon olasılığının giderek arttığını ve enflasyonun sonbaharda yüzde 10 ile çift haneye ulaşabileceğini bildirdi.
Bölgede açıklanan verilere göre, Avro Bölgesi’nde de imalat sanayi PMI ağustosta 49,7’ye gerileyerek 26 ayın en düşük seviyesini görürken, hizmet sektörü PMI da 1 puanlık düşüşle 50,2’ye indi.
Almanya’da Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) ikinci çeyrekte çeyreklik yüzde 0,1, yıllık yüzde 1,7 büyürken, Ifo beklentiler endeksi 80’te sabit kaldı.
Avro/dolar paritesi bu hafta 0,9901 ile Aralık 2002’den bu yana en düşük seviyeye inerken, haftayı yüzde 0,7 azalışla 0,9964’ten tamamladı.
Bu hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,63, Almanya’da DAX endeksi yüzde 4,23, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,68 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 2,84 geriledi.
Gelecek hafta salı Avro Bölgesi’nde tüketici güven endeksi ve Almanya’da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), çarşamba Almanya’da işsizlik ve Avro Bölgesi’nde tahmini TÜFE, perşembe bölge genelinde imalat sanayi PMI ve Avro Bölgesi’nde işsizlik ile cuma Avro Bölgesi’nde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verileri takip edilecek.
Asya’da pay piyasaları Hong Kong hariç geriledi
Asya tarafında da pay piyasaları bu hafta Hong Kong borsası hariç negatif bir seyir izlerken, bölgede resesyon endişesi güçleniyor.
Bölgede tedarik zinciri problemlerini tetikleyen elektrik kesintileri ekonomilere yönelik kaygıları artırdı. Bu durum karşısında Çinli yetkililer güneş enerjisine yönelik yatırımları teşvik etmek için harekete geçerken, Japonya’nın da yeni nesil nükleer santrallerin geliştirilmesi ve inşası için çağrı yapmayı planladığı bildirildi.
Hafta içinde Çin Merkez Bankası (PBoC), referans kredi faiz oranını 5 baz puan azaltarak yüzde 3,65’e çekti. 5 yıllık referans kredi faiz oranını da 15 baz puan azaltarak yüzde 4,3’e indiren banka, böylelikle emlak piyasası borçlanmalarında maliyeti düşürdü.
PBoC’nin 50 baz puanlık bir zorunlu karşılık indirimine daha gitmesi bekleniyor. Öte yandan Çinli yetkililer her ne kadar ekonomiyi desteklemek için aşırı teşviklere ihtiyaç duyulmadığını belirtseler de ülkede istihdamı genişletmek ve iş piyasası istikrarını güçlendirmek için mali, parasal ve endüstriyel politikalara odaklanılacağı bildirildi.
Bölgede açıklanan makroekonomik verilere göre, Japonya’da imalat PMI 51’e gerilerken, Tokyo TÜFE yüzde 2,9’a yükselerek beklentileri aştı.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1, Çin’de Şangay bileşik endeksi yüzde 0,67 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,44 değer kaybederken, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 2,01 yükseldi.
29 Ağustos ile başlayan haftanın veri takviminde salı Japonya’da işsizlik, çarşamba Japonya’da sanayi üretimi ile Çin’de imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI verileri takip edilecek.
Yurt içinde gözler büyüme verisine çevrildi
Yurt içinde bu hafta Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi rekor üzerine rekor kırarken, gelecek hafta gözler çarşamba günü açıklanacak 2. çeyrek GSYH verisine çevrildi.
AA Finans’ın beklenti anketine katılan ekonomistler, GSYH’nin 2022 yılının 2. çeyreğinde yüzde 7,3 artmasını öngörüyor.
Bu hafta Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi yüzde 4,17 artışla 3.146,10 puana yükselerek haftalık kapanış rekoru kırarken, gördüğü en yüksek seviyeyi de 3.188,07’ye çıkardı. Dolar/TL haftalık bazda yüzde 0,34 değer kazanarak 18,1643’e yükseldi.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 3.190 ve 3.250 seviyelerinin direnç, 3.100 ve 3.050 puanın destek olarak takip edileceğini kaydetti.
Gelecek hafta yurt içinde pazartesi dış ticaret dengesi ve ekonomik güven endeksi ile perşembe imalat sanayi PMI verisi takip edilecek. Borsa İstanbul salı günü 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle kapalı olacak.