Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Maden, Enerji Yönetimi ve Yatırımları Komitesi Başkanı Dr. Cihad Terzioğlu, AA muhabirine, Türkiye’nin kullandığı doğal gazın yüzde 98’ini ithal ettiğini anımsatarak Karadeniz’deki toplam 540 milyar metreküplük keşfe ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin kendi gazını bulmasının öncelikle kendi gaz ihtiyacını karşılamadaki maliyeti düşüreceğinin altını çizen Terzioğlu, bunun aynı zamanda piyasalarda fiyatların belirleneceği bir merkez olmanın da adımlarından biri olduğunu vurguladı.
Terzioğlu, Türkiye’nin geçen yıl denizlerdeki en büyük gaz rezervi keşfini yaptığını anımsatarak, “Geçen yılki keşfin ardından bölgenin aslında bir gaz rezervi bölgesi olduğu da tespit edilmiş ve arama kuyusunun yanına tespit kuyuları açılmaya başlanmıştı. Nitekim 320 milyar metreküplük keşfin akabinde 85 milyar metreküplük yeni keşif yapılmıştı. Ardından da Fatih gemisiyle tespit kuyuları açılmaya devam edilmişti. Bu dönemde 135 milyar metreküplük bir keşif gerçekleşmiş oldu. Dolayısıyla özellikle küreselde petrol ve gaz keşiflerinin az yapıldığı döneme denk gelmesi açısından da çok önemli bir keşif.” diye konuştu.
2023’te şebekeye bağlanma hedefi
Türkiye’nin Karadeniz’deki doğal gaz keşfinin, küresel petrol ve gaz endüstrisinde büyük hareketlerin olmadığı bir döneme denk geldiğini belirten Tezioğlu, “Tüm dünyada şu an keşif sayısında bir azalma söz konusu. Salgın nedeniyle fiyatlarda da gerileme olduğu için Türkiye çok uygun maliyetlerle platform ve teknik çözümler bulabilir. Olası işbirlikleriyle, kiralama çözümleriyle çok hızlı hareket etme imkanına sahip. Burada en önemli hususun kararlılık olduğunu düşünüyorum. Net yatırım yapma kararı alındıktan sonra 2023 hedefinin belli bir metreküpteki üretim için ulaşılabilir bir hedef olduğunu düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Terzioğlu, Türkiye’nin bugüne kadar altyapı, havalimanı ve benzeri çalışmalarda hedeflerini tutturan bir ülke olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
“Yatırım kararı alındıktan sonra Türkiye’nin nasıl kararlı ve istikrarlı bir şekilde yatırıma devam edeceğinin ispatı var. Petrol ve gaz keşfindeki örneklere küresel anlamda bakarsak özellikle Mısır’a yakın olan Zohr sahası İsrail’deki Tamar ve Leviathan sahaları ki bunların kıyıya uzaklıkları hemen hemen aynıdır bizim sahalarımız gibi. Oradaki çalışmalarda 2-3 yıl içinde şebekeye gazın basıldığını görebiliyoruz. Türkiye’nin hedeflediği nokta da malumunuz Sayın Bakan Bey’in açıkladığı gibi öncelikle günlük 10 milyon metreküp bu da yaklaşık yıllık 3,5-4 milyar metreküplük hacim yapar. Bu gerçekleştirilebilir, ulaşılabilir bir hedeftir.”
Nitelikli istihdam fırsatı
Türkiye’nin sismik aramalardan sonra, arama kuyularının ardından tespit kuyuları açarak çalışmalarını sürdürdüğünü anlatan Terzioğlu, her tespit kuyusunun da potansiyel bir müjde haberi olduğunu vurguladı.
Terzioğlu, bu tür keşiflerin direkt ekonomik etkisi olduğunu anımsatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bunun yanında aslında başta görünmeyen, detayda farkına varılacak Türkiye’nin çok büyük ihtiyacı olan bir etkisi daha var. O da nitelikli istihdam. Şüphesiz özellikle Zonguldak ve çevresinin Filyos Limanı’yla bölgesel kalkınmasından bahsedebiliriz ama bununla beraber daha önce Türkiye denizlerde böyle bir platform işletmediği için daha önce sahip olmadığı nitelikli istihdam imkanına da sahip olacak. Yani bizim aslında tecrübeli petrol ve gaz mühendislerimiz, belki uluslararası firmalarda, yurtdışındaki platformlarda çalışan mühendislerimizin Türkiye’ye dönme imkanı olacak. Burada da tersine bir beyin göçü ve nitelikli istihdam fırsatı oluşturma potansiyeli görüyorum.”
Karadeniz’deki potansiyel
Türkiye’nin Kuzey Sakarya Gaz Sahası’nda yer alan Amasra-1 kuyusundaki 135 milyar metreküplük gaz keşfiyle Karadeniz’deki toplam rezervi 540 milyar metreküpe yükseldi.
Fatih sondaj gemisinin 1938 metre su derinliğinde ve 3 bin 850 metre son derinlikte sondaj gerçekleştirdiği Amasra-1 kuyusundaki yeni keşif de Sakarya Gaz Sahası Geliştirme Projesi’ne dahil edilecek. Proje kapsamında, deniz tabanında doğal gaz üretim sistemleri, Filyos Endüstri Bölgesi’nde bir doğal gaz işleme tesisi ve her iki üniteyi birbirine bağlayacak boru hatları inşa edilecek.
Sakarya Gaz Sahası Geliştirme Projesi’nin 2023’te tamamlanması öngörülen ilk fazında, günlük 10 milyon metreküp doğal gaz karadaki işleme tesisine ulaştırılacak. Gelecek yıllarda proje kapasitesinin günde 40 milyon metreküpe çıkarılması öngörülüyor.