Küresel pay piyasalarında, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) 75 baz puanla son 28 yılın en güçlü faiz artışını gerçekleştirmesinin ardından satış ağırlıklı bir seyir izlenirken, gelecek hafta gözler, Fed Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları ile yoğun veri gündemine çevrilecek.
Fed, hafta içinde sona eren haziran toplantısında politika faizini 75 baz puan artırarak yüzde 1,50-1,75 aralığına yükseltti. Banka’nın projeksiyonlarında bu yıla ilişkin enflasyon tahmini yüzde 4,3’ten yüzde 5,2’ye çıkarken, ABD ekonomisinin bu yıla ilişkin büyüme beklentisi yüzde 2,8’den yüzde 1,7’ye düşürüldü.
Fed Başkanı Jerome Powell, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, yüksek enflasyona karşı Banka’nın temmuz ayı toplantısında 50 veya 75 baz puanlık faiz artırımına gidebileceğini belirterek, faiz oranında 75 baz puanlık artışın alışılmadık derecede büyük olduğunu ve bu boyuttaki hareketlerin yaygın olmasını beklemediğini kaydetti.
ABD’nin tahvil faizleri Fed’in faiz kararının ardından son 11 yılın zirvesinden sınırlı da olsa gerilerken, Fed toplantısı öncesi 105,8 ile son 20 yılın en yükseğine çıkan dolar endeksi toplantı sonrası 104,6’ya düştü. ABD’de bazı tahvillerde getiri eğrisi, terse dönen ve resesyon riskine işaret eden konumunu koruyor.
Fed’in “şahin” tutumunun ülkeyi resesyona sokacağına ilişkin endişeler pay piyasalarındaki satış baskısında ana faktör olurken, petrol fiyatları ekonomik aktivitenin yavaşlayabileceği korkusuyla haftalık bazda yüzde 7,6 değer kaybederek 111,2 dolara indi.
Söz konusu satış baskısının bu hafta kripto para piyasası ve altının ons fiyatında da etkili olduğu görüldü. Bitcoin, hafta başından bu yana yaklaşık yüzde 25 düşüşle Aralık 2020’den bu yana en düşük seviye olan 20.111 dolar seviyesini test etti. Altının ons fiyatı, haftalık bazda yüzde 1,67 düşüşle 1.840 dolara geriledi.
ABD’de Fed Başkanı Powell’ın açıklamaları yatırımcıların odağında
ABD’de pay piyasaları, düşüş eğilimini üst üste üçüncü haftaya taşırken, gözler gelecek hafta Fed Başkanı Powell’ın çarşamba ve perşembe günü sırasıyla Senato ve Finansal Hizmetler Komitesi’nde yapacağı açıklamalara çevrildi.
Ülkede açıklanan mayıs ayı enflasyonunun beklentilerin üzerinde gerçekleşmesinin ardından geleceğe yönelik belirsizliklerin artması fiyatlamaları zorlaştırırken, Powell’ın gelecek hafta yapacağı yönlendirmelerin piyasaların yönü üzerinde etkili olması bekleniyor.
Analistler, Powell’ın yönlendirmeleriyle birlikte makroekonomik verilerdeki işaretlerin de yakından takip edileceğini belirterek, enflasyondaki gidişata yönelik ipuçlarının piyasalarda oynaklığı artırabileceğini söyledi.
ABD’de bu hafta açıklanan makroekonomik verilere göre, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) yıllık yüzde 10,8 artışla beklentilerin gerisinde kaldı. Ülkede perakende satışlar ise mayısta öngörülerin aksine yüzde 0,3 geriledi.
Söz konusu gelişmelerle S&P 500 endeksi haftalık bazda yüzde 5,79, Nasdaq endeksi yüzde 4,78 ve Dow Jones endeksi yüzde 4,79 değer kaybetti.
20 Haziran ile başlayan haftanın veri takviminde, salı günü Chicago ulusal aktivite endeksi ve ikinci el konut satışları, perşembe günü cari denge, imalat sanayi ve hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri, cuma günü ise Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi ve yeni konut satışları takip edilecek.
ABD’de piyasalar pazartesi günü tatil dolayısıyla kapalı olacak.
Avrupa’da ECB, tahvil faizlerine müdahale etmeye hazırlanıyor
Avrupa borsaları, bu hafta satış ağırlıklı bir seyir izlerken, Avrupa Merkez Bankası (ECB), çarşamba günü acil olarak toplanarak yükselen tahvil faizlerine ilişkin önemli adımlar atacağını duyurdu.
ECB’den yapılan açıklamada, hızla yükselen tahvil faizlerinin bölge ekonomisinin kırılganlıklarını artırdığı, artan enflasyona karşı da Pandemi Acil Varlık Alım Programı (PEPP) çerçevesinde alınmış varlıkların vadesi gelen anapara ödemelerinin yeniden yatırıma yönlendirilmesinde esneklik uygulanacağı belirtildi.
Avrupa medyasında yer alan haberlere göre, ECB Başkanı Christine Lagarde, yeni aracın; borçlu ülkelerin tahvil faizlerinin çok hızlı yükselmesi veya ekonomik yönden zayıf ve güçlü ülkelerin tahvil faizleri arasındaki farkın hızlı bir şekilde artması halinde devreye gireceğini bildirdi.
Söz konusu adımların ardından özellikle İtalya’nın 10 yıllık tahvillerinde alış ağırlıklı bir seyir izlenirken, Almanya’nın 10 yıllık tahvil faizi bu hafta da yükseldi.
İngiltere Merkez Bankası (BoE), beklentilerle paralel politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 1,25’e çıkartırken, gelecek toplantılardaki adımların daha güçlü olabileceği sinyalini verdi.
Öte yandan, enflasyonun artmasının ana nedenlerinden olan enerjide, arz problemleri birbiri ardına ortaya çıkarak bölgeyi olumsuz etkilemeyi sürdürüyor.
Rus enerji şirketi Gazprom, Alman Siemens şirketine bakım için gönderilen bazı gaz kompresörlerinin henüz dönmediğini belirterek, 4 vanayı kapattı. Böylece Avrupa’ya iletilen doğal gaz miktarı 167 milyon metreküpten 67 milyon metreküpe geriledi. Söz konusu gelişmelerle Avrupa’da temmuz vadeli doğal gaz kontratları haftalık bazda yaklaşık yüzde 42 artışla 117,7 avroya çıktı.
ECB’nin adımlarıyla dolar karşısında haftanın ilk yarısındaki kayıplarını kısmen telafi eden Avro/dolar paritesi, haftayı yüzde 0,2 azalışla 1,0500’ten tamamladı.
Hafta içinde bölgede açıklanan enflasyon verilerine göre, Almanya’da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda yüzde 7,9 artarak beklentilere paralel gerçekleşti.
İngiltere’de işsizlik yüzde 3,8’e çıkarken, sanayi üretimi yıllık yüzde 0,7 artışla piyasa tahminlerinin gerisinde kaldı.
Bu hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 4,12, Almanya’da DAX endeksi yüzde 4,62, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 4,92 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 3,36 değer kaybetti.
Gelecek hafta pazartesi günü Almanya’da ÜFE, çarşamba günü İngiltere’de TÜFE ve Avro Bölgesi’nde tüketici güven endeksi, perşembe günü bölge genelinde imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI verileri, cuma günü Almanya’da Ifo iş ortamı güven endeksi takip edilecek.
Asya’da BoJ “güvercin” kalmaya devam ediyor
Asya tarafında, pay piyasalarında bu hafta Çin borsası pozitif ayrışırken, Japonya Merkez Bankası (BoJ) politika faizini sabit bıraktı.
BoJ, politika faizini değiştirmeyerek yüzde eksi 0,1’de bıraktı. Söz konusu kararı 1’e karşı 8 oyla alan BoJ, sınırsız miktarda devlet tahvili ve yıllık 12 trilyon yen borsa yatırım fonları (ETF) ile yıllık 180 milyar yen Japon gayrimenkul yatırım fonları (J-REIT) alımına da devam edeceğini duyurdu.
Bankadan yapılan açıklamada, finans ve döviz piyasalarındaki gelişmelere özen gösterilmesi gerektiği belirtilirken, küresel çapta merkez bankalarının agresif bir şekilde sıkı para politikaları uyguladığı son dönemde BoJ’un, emsallerinin aksine destekleyici tutumunu sürdürmesine gerekçe olarak, enflasyonda aşağı yönlü riskler ve ekonomik belirsizlikler gösterildi.
Kararın ardından Japonya’nın 10 yıllık tahvil faizi yüzde 0,22’ye gerilerken, dolar/yen paritesi 135,6 ile tüm zamanların zirvesine çıktı.
Çin’de, Çin Merkez Bankası’nın (PBoC) para politikasını gevşetmek için hala alanı olduğuna ilişkin öngörüler ve teknoloji şirketlerine yönelik regülasyonlarda sona gelindiğine yönelik tahminlerle Çin pay piyasaları küresel pay piyasalarından pozitif ayrıştı.
Hafta içinde bölgede açıklanan makroekonomik verilere göre, Japonya’da çekirdek makine siparişleri aylık yüzde 10,8 artışla, Çin’de sanayi üretimi de mayısta aylık yüzde 0,7 yükselişle beklentileri oldukça geride bıraktı. Çin’de PBoC, 1 yıllık borç verme faizinde değişikliğe gitmezken, perakende satışlar yıllık yüzde 6,7 azalsa da öngörülerin üzerinde kaldı.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 6,69, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 5,97 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 3,35 değer kaybederken, Çin’de Şangay bileşik endeksi yüzde 0,97 değer kazandı.
20 Haziran ile başlayan haftanın veri takviminde, çarşamba günü BoJ tutanakları ve perşembe günü TÜFE verileri takip edilecek.
Yurt içinde gözler TCMB’ye çevrildi
Yurt içinde, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi küresel pay piyasalarına paralel gerilerken, gelecek hafta gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) perşembe günü açıklanacak faiz kararına çevrildi.
AA Finans beklenti anketine katılan ekonomistler, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının (politika faizi) yüzde 14’te sabit bırakılacağını tahmin ediyor.
Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 0,38 azalışla 2.533,33 puandan tamamlarken, dolar/TL yüzde 1,21 değer kazanarak 17,3265’e çıktı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 2.550 puanın direnç, 2.480 puanın destek olarak takip edileceğini kaydetti.
Gelecek hafta yurt içinde ayrıca, çarşamba günü tüketici güven endeksi ile cuma günü reel kesim güven endeksi, kapasite kullanımı ve sektörel güven endeksleri takip edilecek.