Irak’ta Kerkük Valisi ve Vilayet Meclisi Başkanı’nı seçmek için KYB’nin girişimleriyle yapılan toplantıya “şehir dışında gerçekleştirilmesi ve üyelerin tümünün davet edilmemesinden dolayı yasal olmadığı” gerekçesiyle tepkiler sürerken, toplantıya katılanların rüşvet aldığı iddiası da gündemde.
Kerkük Vilayet Meclisinin, 5 KYB, 3 Arap ve bir Hristiyan üyesi 10 Ağustos’ta Bağdat’ta bir otelde toplanarak valilik ve meclis başkanlığı için oylama yapmıştı.
Oylamaya katılanlar, KYB’li Rebvar Taha’nın valiliği, Arap üye Muhammed Hafız’ın da meclis başkanlığına destek vermişti.
KYB’den yapılan açıklamada valilik görevine Taha’nın seçildiği iddia edilmişti.
Kerkük Meclisindeki Türkmen, Kürdistan Demokrat Partili (KDP) ve 3 Arap üye oylamayı boykot ederek toplantıya katılmamıştı.
Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Hasan Turan, toplantının yasal olmadığını ve sonuçlarını tanımadıklarını belirtti. ITC, söz konusu toplantının iptali için Bağdat’ta Yüksek Federal Mahkeme’ye başvuruda bulundu.
Toplantıya katılmayan Kerkük Vilayet Meclisinin 3 Arap üyesi de basın açıklaması yaparak, toplantının yasal olmadığını ifade etti ve toplantıya katılan diğer 3 üyeyi Kerkük’teki Arap tabanına “ihanetle” suçladı.
Kerkük Vilayet Meclisi üyeliğine yeniden seçilen Rakan el-Cuburi, yaptığı basın açıklamasında, Meclisin en yaşlı üyesi olması sıfatıyla Bağdat’taki toplantıya çağrılmadığını ve toplantının yasal olmadığını söyledi.
KDP’den toplantının yasal olmadığı açıklaması ve rüşvet iddiaları
Mesud Barzani liderliğindeki KDP de Bağdat’ta yapılan Kerkük toplantısının yasal olmadığın ifade ederek, kentteki tüm tarafların yerel yönetime katılması gerektiğini belirtti.
KDP’nin önemli kurmaylarından eski Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, sosyal medya hesabından konuya tepki göstererek, şunları kaydetti:
“Kerkük Vilayet Meclisinin yaptığı toplantıda yaşananlar bir avuç kirli dolar uğruna oldu ve Kerküklülerin çıkarları pahasına oldu.
Toplantıya Sünni Arap bileşenin 3 üyesinin katılması bir gecede planlanan, yasa dışı olan ve başarıya ulaşamayacak bir şeydir. Kerkük, başta Türkmenler olmak üzere temel bileşenlerin fikir birliği, denge ve katılımı olamdan yönetilmeyen ve yönetilemeyen küçük Irak’tır.”
KDP’li Zebari’nin vurguladığı rüşvet iddiası dikkati çekerken, adının açıklanmasını istemeyen Kerküklü Sünni Arap ve Azim Koalisyonu üyesi yerel bir televizyon kanalına yaptığı açıklamada benzer iddiaları dile getirdi.
Azim Koalisyonu üyesi, “Toplantıya katılan Arap üyeler (3) rüşvet olarak KYB’den Süleymaniye’de birer villa, 3’er milyon dolar ve lüks birer araç aldı.” iddiasında bulundu.
Irak’taki UTV kanalında program yapan Ahmed Molla Talal da Kerkük Valisi ve Vilayet Meclisi Başkanı seçimiyle ilgili KYB’nin yaptırdığı toplantıyı eleştirdi.
Talal, toplantının İran’ın desteğiyle yapıldığını savunarak “Bir Iraklı olarak, İran’ın Bağdat Büyükelçiliğinden bir memurun utanç verici Kerkük oyununu kurmasını kabul etmiyorum.” dedi.
Hamis Hançer liderliğindeki Siyade (Egemenlik) Partisi de Kerkük Vilayet Meclisi Başkanlığına seçilen Muhammed Hafız’ı parti disiplinine uymadığı için ve partiden habersiz toplantıya katıldığı için ihraç etti.
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, daha önce yaptığı açıklamalarda Kerkük yerel yönetimine tüm kent bileşenlerinin katılması ve hiçbir tarafın dışlanmaması gerektiğini ifade etmişti.
Sudani’nin, Kerkük yerel meclis toplantısından çıkan sonuçlara ilişkin henüz açıklama yapmaması ise dikkati çekiyor.