İngiltere’nin başkenti Londra’da Gazze’de soykırımın durdurulması çağrısıyla düzenlenen gösteride, yüz binlerce kişi İsrail’in Londra Büyükelçiliğine yürüdü.
Filistin’e destek için şehrin en işlek noktalarından Marble Arch’ta toplanan göstericiler, daha sonra İsrail’in Londra Büyükelçiliğine yürüdü.
“Özgür Filistin”, “İsrail bir apartheid devlettir”, “Soykırımı durdurun” ve “Filistinlilerin hayatı önemlidir” yazılı pankartlar taşıyan göstericiler, İngiltere’nin İsrail’e verdiği desteği sonlandırması çağrısında bulundu.
Gösteriye katılanlar arasında, İngiltere’de ana muhalefetteki İşçi Partisinin eski lideri ve milletvekili Jeremy Corbyn, Filistin’in İngiltere’deki Misyonunun Başkanı Büyükelçi Hüsam Zomlot ve Filistin’in Batı Şeria bölgesindeki Beytüllahim kentinin Evanjelist Luther Kilisesi papazı Munther Isaac da yer aldı.
Büyükelçi Zomlot, gösteride yaptığı konuşmada, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını “soykırım” ve “etnik temizlik” olarak niteleyerek, şunları söyledi:
“Neler olduğunu görüyorsunuz, olanlar karşısında dehşete düşüyorsunuz, hükümetinizin eylemsizliği karşısında şok oluyorsunuz. Öfkenize sahip çıkın, kızgınlığınıza sahip çıkın, dehşetinize sahip çıkın ve onu kullanın, adalet arayışında kullanın.”
Papaz Munther Isaac da İsrail’in Filistinlilerin hayatlarını hiçe saydığını dile getirerek, her ne olursa olsun Filistin halkının bu yaşananların üstesinden gelerek yeniden ayağa kalkacağını aktardı.
“Bu, kesinlikle soykırım, çok açık ve net”
Gösteriye tekerlekli sandalyesiyle katılan engelli Kim Fisher, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendisini Filistin halkıyla dayanışma gösterisine gelmeye mecbur hissettiğini, bunu yapmak zorunda olduğunu dile getirerek, gösterilere katılabilmek için Oxford’dan Londra’ya 7 kez geldiğini ifade etti.
Yürüyüşe, tekerlekli sandalyesine yerleştirdiği oyuncak bebeklerle katılan Fisher, bunlara İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında öldürülen bebek ve çocukların isimlerini verdiğini söyledi.
Fisher, “(Oyuncak bebek) Şifa ile gösteriye geliyorum. Şifa, Gazze’de ölen bir çocuğu temsil ediyor. Bu da Basel ve Gazze’deki ölü bir bebeği temsil ediyor. Ona (Basel’e) Cenin’de vurularak öldürülen iki çocuktan birinin adı verildi.” dedi.
Konuşmasında, İngiliz hükümetine de çağrıda bulunan Fisher, “Öncelikle hükümetin İsrail’i silahlandırmayı bırakmasını istiyorum ve derhal kalıcı bir ateşkes çağrısında bulunmalıyız. Aynı zamanda, soykırımın suç ortağı olduğumuz gerçeğini kabul etmeliyiz ve buna bir son vermeliyiz ve Filistin’i kesinlikle tanımalıyız.” diye konuştu.
Fisher, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını “soykırım” olarak niteleyerek, şunları kaydetti:
“Bu, kesinlikle soykırım, çok açık ve net. İsrail hükümeti tarafından ortaya atılan yalanları her duyduğumda, birkaç gün içinde hepsi çürütülüyor. Söyledikleri her şey çürütülüyor. Hastane vuruldu. Roket isabet ettiğinde ‘Hamas bombaladı’ dediler. Hayır, Hamas değildi. İsrail bombasıydı, İngiliz kanalı Channel 4 bile bunu ortaya koydu. Her seferinde yalan söylüyorlar ama yalanları bir kez ortaya çıktıktan sonra insanlar bunu anlıyor. Hepsi bu.”
Ülkedeki farklı grupların ortaklaşa organizasyonuyla düzenlenen yürüyüşte, İngiliz polisi geniş güvenlik önlemleri aldı.
Polis, gösteriye katılan 10 kişiyi gözaltına aldı
Londra Metropolitan Polisinden gösteriye ilişkin X’ten yapılan açıklamada, 10 kişinin gözaltına alındığı, ilk gözaltının, yürüyüş başlamadan önce bir pankartla ilgili olarak yasaklı örgüte destek şüphesiyle yapıldığı belirtildi.
Açıklamada, daha sonra Hyde Park Corner’da meydana gelen bir olay sırasında 9 kişinin daha gözaltına aldığı kaydedildi.
İspanya’da binlerce kişi “Gazze’deki katliamın bitmesi” için yürüdü
İspanya’da sol görüşlü partiler, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla, aralarında bakanların da olduğu binlerce kişi de Filistin’e destek için gösteri yaptı.
“Filistin’e özgürlük. Cezasızlığa hayır. Katliama son verin” başlığıyla kent merkezinde organize edilen yürüyüşe katılan binlerce kişi, uluslararası topluma “Artık yeter. Sözü bırakın harekete geçin” çağrısı yaptı.
“Bu bir savaş değil soykırım”, “Filistin’e özgürlük”, “Hemen ateşkes” sloganları atan ve bu ifadelerin olduğu pankartlar taşıyan İspanyollar, İsrail’in Gazze’yi işgalinin ve bombalamasının, ayrıca Refah bölgesine saldırı planının durdurulmasını istedi.
Gösteriye, azınlık sol koalisyon hükümetinin küçük ortağı Sumar ittifakından 5, koalisyonunun büyük ortağı Sosyalist İşçi Partisi’nden (PSOE) 1 bakan ile hükümete dışarıdan destek veren ancak İsrail’e karşı gerekli yaptırımları uygulamadığı için eleştiren Podemos partisinin yöneticileri de katıldı.
İspanya hükümeti İsrail’e karşı politikasında vaat ve icraat konusunda ikilem yaşıyor
Filistin’e destek ve İsrail’e karşı baskı yapılması için bu zamana kadar birçok çağrı yapan İspanya’daki sol koalisyon hükümeti, her şeye rağmen bu politikasında vaat ve icraat konusunda tutarsızlığını sürdürdü.
İktidara gelirken “ilk icraatımız Filistin devletini tanımak olacak” diyen PSOE ve Sumar, geride kalan 3,5 ayda Filistin devletini tanıma hususunda somut bir adım atmazken, hükümet görevlileri bununla ilgili yöneltilen soruları cevapsız bırakmaya devam etti.
Gösteriye katılan Sumar lideri, Başbakan Yardımcısı ve Çalışma Bakanı Yolanda Diaz, Ukrayna’yı işgal eden Rusya örneğini vererek, İsrail’e de Filistin’de insan haklarını çiğnemesinden dolayı yaptırım uygulanmasını istedi.
“İnsan haklarında görecelik yoktur ve aynı standartlar aynı durumlarda geçerli olmalıdır.” diyen Diaz, kendileri iktidarda olmalarına rağmen İsrail’e karşı karar almakta zorlandıklarını gizlemedi. Diaz, “Uluslararası toplumun daha fazlasını yapmasını talep ediyoruz. Ayrıca İspanya hükümetinin de daha fazla taahhütte bulunmasını istiyoruz, çünkü bu barbarlığa artık son vermek çok önemli.” diye konuştu.
PSOE’den Ulaştırma Bakanı Oscar Puente ise Başbakan Pedro Sanchez’in “Filistin devletinin tanınması temelinde iki devletli çözüm ve uluslararası barış konferansı düzenlenmesi” sözlerini tekrarlayarak, “Gazze’de hemen ateşkes ilan edilmesi” çağrısında bulundu.
Puente, İspanya’nın İsrail’e silah sattığı iddialarını yalansa da hükümete dışarıdan destek veren Podemos partisi, PSOE’yi hedef alarak bu yöndeki eleştirilerini sürdürdü.
Hükümetin İsrail’e karşı politikasının “sadece makyaj operasyonu” olduğunu savunan Podemos partisi lideri Ione Belarra “Suç devleti İsrail’in yaptığı bir soykırımdır ve İspanyol hükümeti hemen silah alım satımını durdurmalıdır, bunu yapmadıkça bu soykırımın bir parçası olacaktır.” şeklinde konuştu.
Gösteriye katılan İspanyollar, Avrupalı hükümetlerden İsrail’e karşı boş sözler değil eylem bekliyor
Bu arada, gösteriye katılan İspanyollardan Paz Ruiz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Sadece İspanya değil tüm hükümetler, güç, para ve korkudan dolayı İsrail’e karşı seslerini çıkaramıyor. Hükümetler konuşmaya gelince çok şey söylüyorlar ama iş eyleme geçtiğinde verdikleri sözler uçup gidiyor. Biz artık boş sözler değil eylem bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Antonio Gonzalez de “İsrail her geçen gün daha fazla insan öldürüyor ve sivil halka daha fazla zarar veriyor. Avrupa’da Almanya gibi ülkeler ise hiçbir şey yapmıyor. Maalesef bizim yapabildiğimiz tek şey gösteri yapıp, baskı kurmaya çalışmak ama AB adım atmadan hiçbir şey olmaz.” dedi.
“Gazze’deki katliam derhal sona ermeli”
Gösteri sonunda okunan manifestoda, “Gazze’deki katliam derhal sona ermeli ve Filistin sorununa adil bir çözüm bulmayı garanti edecek tüm eylemler teşvik edilmeli.” denilerek, “Filistin halkının korunmasını ve kendi geleceğine özgürce karar vermesine olanak tanınmasını sağlayacak, uygulanabilir ve tam egemen bir Filistin Devleti’nin etkili bir şekilde tanınması garanti edilmelidir.” çağrısı yapıldı.
İsrail’in Gazze’de sağlık ve su altyapılarına yönelik saldırılarını da sert dille eleştiren İspanya’daki sol siyasi partiler ve örgütler, sağlık personelinin ve gazetecilerin öldürülmesini, binaların yarısından fazlasının yıkılmasını ve 1 milyon 700 bin Filistinlinin yerinden edilmesini kınadı.