Lübnan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in dün ülkenin güneyine düzenlediği saldırıların sivillerin hayatını ve Lübnan topraklarının güvenliğini tehlikeye attığı belirtildi.
Bakanlığın, saldırılarla ilgili Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile BMGK’ye şikayette bulunduğu, İsrail’in saldırılarının en şiddetli ifadelerle kınanmasının istendiği aktarıldı.
Ayrıca İsrail’in, Lübnan’ın kara, hava ve deniz egemenliğini ihlale son vermesinin ve BMGK’nin 1701 sayılı kararı uyarınca tüm yükümlülüklerini yerine getirmesinin sağlanması istendi.
Şikayet mektubunda ayrıca İsrail’in Kudüs’teki kışkırtıcı eylemleri ile kutsal mekanların saygınlığını zedelemesinin olumsuz yansımaları ve tehlikelerine karşı uyarıda bulunuldu.
BMGK’nin ağustos 2006’da aldığı 1701 sayılı karar, Lübnan ile İsrail sınırındaki tüm çatışmaların sona ermesini öngörüyor.
Ne olmuştu?
İsrail polisinin, Mescid-i Aksa’daki Müslümanlara ses bombası, kauçuk kaplı mermi ve coplarla orantısız güç kullanarak iki gece üst üste müdahale etmesi işgal altındaki Doğu Kudüs’te gerilimi tırmandırmış, olayların çıkmasına yol açmıştı.
İsrail ordusu, Lübnan’dan ülkenin kuzey bölgelerine bir dizi roket atıldığını ve ülkenin kuzey bölgelerinde uyarı sirenlerinin devreye girdiğini duyurmuştu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, saldırıda 34 roket fırlatıldığını bildirmişti. İsrail ordusu, akşam saatlerinde de Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine üç havan mermisi atıldığını açıklamıştı.
Acil yardım servisi Kızıl Davut Yıldızı, saldırılarda şarapnel isabet eden bir İsraillinin hafif, bir kişinin de sığınağa kaçarken yaralandığını paylaşmıştı.
İsrail, roket saldırılarının, Hamas’ın Lübnan’da konuşlu unsurları tarafından düzenlendiğini duyurmuş ve Hamas’ı sorumlu tutmuştu.