Lübnan’da yeni hükümeti kurma konusunda Fransa’nın başlattığı girişimin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından 22 Ekim 2020’de kabineyi oluşturmakla görevlendirilen Hariri, aylardır süren hükümet krizinin çözümü için Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Fransa’da yaklaşık iki hafta temaslarda bulundu.
Hariri, söz konusu temaslarının ardından bugün Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile bir araya geldi.
Hariri, görüşmenin gerçekleştiği başkent Beyrut’taki Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlediği basın toplantısında, teknokratlardan oluşacak yeni hükümeti kurma çabalarında hiçbir ilerleme olmadığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Avn ile istişare yaptıklarını aktaran Hariri, “Kendisine halihazırda elimizdeki altın fırsatı kaçırmamamız gerektiğini açıkladım. Bundan sonra her grup sergilediği tutumun sorumluluğunu alacaktır.” dedi.
Teknokratlardan oluşacak 18 üyeli hükümeti kurma yönündeki çabalarından geri adım atmayacağını vurgulayan Hariri, Fransa’daki temaslarında “Lübnan’da reformları hayata geçirecek teknokratlar hükümetinin kurulmasına dair isteği gördüğünü söyledi.
“Hariri, yeni bir şeyle gelmedi”
Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada ise görüşmenin, yurt dışından gelen Hariri’nin talebi üzerine gerçekleştiği belirtildi.
Görüşmede Hariri’nin, yeni hükümeti kurma süreciyle ilgili temaslarının ele alındığına işaret edilen açıklamada, “Hükümeti kurmakla görevlendirilmiş Hariri, yeni bir şeyle gelmedi.” ifadelerine yer verildi.
Ülkedeki ekonomik ve siyasi durum
Kamu borcunun 90 milyar doları aştığı Lübnan, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük ekonomik krizlerden birini yaşıyor.
İşsizliğin yüzde 35’i, yoksulluğun yüzde 50’yi aştığı Lübnan, Ağustos 2020’de Beyrut Limanı’nda meydana gelen büyük patlamayla ekonomik açıdan daha da zor duruma düştü.
Patlama sonrası gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos 2020’de Hassan Diyab hükümetinin istifa etmesine rağmen, ülkede siyasi gruplar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle aylardır yeni hükümet kurulamıyor.
Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır yönetimi paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.