Merkez Bankasının resmi kuru 1500 Lübnan lirasında sabit tutmasına rağmen karaborsada son bir haftadır hızla yükselen 1 ABD doları, bugün itibarıyla 12 bin Lübnan lirası seviyesini gördü.
Doların ani yükselişi üzerine öğleden sonra başkent Beyrut’un merkezindeki Şehitler Meydanı’nda toplanan çok sayıda Lübnanlı yönetim aleyhinde sloganlar attı.
Meydanda bir süre sloganlar attıktan sonra çadır kuran protestocular, daha sonra 4 Ağustos 2020’de patlama felaketinin yaşandığı Beyrut Limanı’na ve oradan Meclis binasına yürüdü.
Eylemciler, ekonomik krize karşı 17 Ekim 2019’de başlayan toplumsal gösterilerden bu yana Meclis binasına açılan sokak ve caddeleri kapatan demir ve beton bariyerleri aşmaya çalıştı ancak güvenlik güçlerinin müdahalesiyle Şehitler Meydanı’na geri döndü.
Trablusşam, Baalbek, Sayda ve Sur kentlerinde yolları kesme eylemleri ile yürüyüşler düzenlendi. Birçok bölgede başlayan yolları trafiğe kapatma eylemleri devam ediyor.
Ülkede gıda, ilaç ve akaryakıt gibi temel ihtiyaç maddelerinin dolarla ithal edilmesi nedeniyle karaborsadaki kur, doğrudan hayat pahalılığına sebep oluyor.
Lübnan’daki ekonomik ve siyasi durum
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşıyor.
Sermayenin çıkışına karşı sert uygulamalara başvuran bankalar, 17 Ekim 2019’dan bu yana yurt dışı havalelerini askıya almış ve müşterilerin hesaplarındaki dövizleri çekmelerine kısıtlamalar getirmiş durumda.
Yerel para birimi Lübnan lirası ise Merkez Bankası kuru sabit tutsa da bankalarda ve karaborsada değer kaybıyla farkı fiyatlardan işlem görüyor. Merkez Bankasının belirlediği resmi kur 1500, bankalardaki geçerli kur 3 bin 900 lira iken, karaborsada dolar halihazırda 12 bin liranın üzerine çıkmış durumda.
Beyrut Limanı’nda Ağustos 2020’de meydana gelen büyük patlama Lübnan’daki ekonomik sıkıntıları büyütürken yeni bir hükümet krizi de doğurdu.
Başbakan Hassan Diyab hükümeti, patlama sonrası gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos 2020’de istifa etti ancak siyasi gruplar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle ülkede aylardır yeni hükümet kurulamadı.
Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır iktidarı paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.