Wagner paralı askerlerinin yakında Sahel’de konuşlanacağı iddiaları üzerine, Mali ile Fransa arasında patlak veren krizde son olarak Mali’nin Fransız Büyükelçiyi Dışişleri Bakanlığına çağırması, akıllara “Mali, Fransa ile yollarını ayırıyor mu” sorusunu getirdi.
İki ülke arasındaki kriz, Fransa’nın da Sahel’de 2012’den bu yana yürüttüğü terörle mücadele operasyonlarının etkinliği konusunda da sorgulamalara neden oldu.
AA muhabiri, Mali’deki sivil toplum örgütleri ve uzmanlara, Fransa Mali ilişkilerinin akıbetini ve Rusya’nın bölgedeki olası pozisyonunu sordu.
Mali Ulusal Gençlik Ağı (RENAJEM) Başkanı Alioune Gueye, ülkedeki terör sorununun, ancak Malililer tarafından çözülebileceğini söyledi.
Gueye, bunun için Mali ordusunun gerekli maddi ve fiziki imkanları sağlayarak, mümkün olduğunca çok sayıda genci bünyesine katması gerektiğine dikkati çekti.
Fransa ile Mali arasındaki tansiyonun sebebinin sadece Wagner olmadığına vurgu yapan Gueye, “Bu gerginliğin sebebi Fransa’nın, Mali’de uzun süredir yürüttüğü askeri operasyonlara rağmen terörle mücadelede sonuç alınamaması. Mali halkı, Fransa’nın Mali’de geçirdiği bunca yılın ardından hala hiçbir ilerleme göremedi ve bundan hiç memnun değil. Teröristler, Bamako’ya doğru ilerliyor. Halk artık bir sonuç görmek istiyor, ama ortada elle tutulur bir kazanım yok.” değerlendirmesinde bulundu.
“Wagner, Fransa için Demokles’in kılıcı olabilir”
Mali’nin Fransa’yla bağları tamamen koparmak istemediğini kaydeden Gueye, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mali’de asker ağırlıklı bir hükümet var. Sahayı ve terörle mücadeleyi biliyorlar. Yabancı askeri güçlerle de birlikte ön cephede savaştılar. Dolayısıyla Mali’nin terörle mücadelede yeni partnerlerle çalışması gerektiğinin farkındalar. Bu egemen bir devletin en doğal hakkı. Örneğin Burkina Faso, savunma sanayisinde Türkiye ile önemli bir iş birliği yaptı. Mali’nin de aynı şeyi yapması son derece doğal. Fransa ise bu yaklaşımı bölgedeki hakimiyetini kaybettiği şeklinde yorumluyor. Esasen Fransa ve Mali’nin birbirine ihtiyacı var.”
Gueye, Fransa’nın Sahel’de Rusya ile teknik olarak çalışabileceğini ancak Rusya’nın daha fazlasını talep ettiğini, Fransa’nın da Sahel’deki varlığını Rusya’yla paylaşmak istemediğini vurguladı.
“Wagner, Sahel’de Fransa’nın başında adeta Demokles’in kılıcı gibi bir pozisyonda olabilir. Hem Rusya’nın Sahel’e girişinin yolunu açabilir hem de bu sayede Mali, Fransa ile iş birliğinde kırmızı çizgilerini daha net şekilde belirleyebilir.” yorumunu yapan Gueye, Mali’nin güvenliğini ve ekonomik bağımsızlığını kendisinin sağlaması gerektiğine işaret etti.
“Mali kartlarını açık oynamalı”
Londra SOAS Üniversitesinden Malili siyasi analist ve hukukçu Bassirou Ben Doumbia ise Mali’nin artık kaderini Fransa’nın eline bırakmak istemediğini ve yeni bir arayışta olduğunu dile getirdi.
Doumbia, “Fransa ve Avrupa Birliğinin, Wagner ile ilgili açıklamaları göz önünde bulundurulduğunda Fransa’nın Sahel’de Rusya ile iş birliği yapma ihtimali yok. Bu noktada Mali’nin kendi çıkarlarını belirleyerek, terörle mücadele için tüm partnerlere karşı kartlarını açık oynaması gerekiyor.” diye konuştu.
“Mali, kimseden kendi yerine savaşmasını beklememeli”
Mali’de faaliyet gösteren sivil toplum örgütü Somut Eylemler İçin Birlik (RAC) Başkanı Thera İbrahima Kalilou da Mali’nin Fransa ile ilişkilerini koparma niyetinde olmadığını ve iki ülkenin tarihi bağlarının olduğunu anımsattı.
Kalilou, son dönemde Fransa-Mali arasındaki gerilimin sebebinin ise asker ağırlıklı hükümet olduğunu dile getirerek, şu eleştirilerde bulundu:
“Bu gerilimin sebebi, önceliği en kısa sürede demokratik seçimler düzenlemesi gereken Mali’deki geçiş hükümetidir. Zira Fransa, geçen sene Pau kentinde düzenlediği zirvede, Sahel’deki askeri varlığını azaltacağını söylemişti. Şunu anlamak lazım. Mali’yi terörden Fransa arındıramaz ya da Fransız askerleri, Mali devleti yerine savaşamaz. Mali ve Fransa birer ortak. Herkes üzerine düşeni yapmalı. Mali, kimseden kendi yerine savaşmasını beklememeli.”
Thera İbrahima Kalilou, Fransa’nın da hiçbir uluslararası sözleşmeye tabi olmayan özel bir paralı asker şirketiyle birlikte aynı bölgede olmasının oldukça zor olacağını sözlerine ekledi.
Fransa ile Mali arasındaki kriz
Mali Başbakanı Choguel Maiga, Rus güvenlik şirketi Wagner’in ülkede konuşlanacağı iddialarının gündeme gelmesiyle, Mali’den çekilme kararı alan Fransa’yı, tek taraflı hareket etmekle suçlamıştı.
Fransa’nın Sahel’de yürüttüğü Barkhane Operasyonu’nun komutanı Laurent Michon da Mali’nin kuzeyindeki üç üsten çekilmeye yönelik kararla ilgili yaklaşık 2 yıldır Bamako yönetimiyle görüşüldüğünü dile getirmişti.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise Maiga’nın sözleri karşısında şok olduğunu belirterek, “Üst üste iki darbenin yaşandığı, hükümet bile olmayan bir ülkeden gelen bu utanç verici açıklamalar kabul edilemez. Mali devletinin isteği üzerine Mali’deyiz. Fransa olmasa Mali teröristlerin eline geçerdi.” ifadesini kullanmıştı.
Bu açıklama üzerine, Fransa’nın Bamako Büyükelçisi M. Joel Meyer, 6 Ekim’de Mali Dışişleri Bakanlığına çağrılmıştı.
Son olarak Mali Başbakanı Maiga, Rus basınına verdiği mülakatta, Fransa’ya ülkenin kuzeyindeki Kidal bölgesinde ayrı bir bölge oluşturarak, silahlı grupları eğittiği suçlamasında bulunmuştu.