Martı Kurucusu ve Üst Yöneticisi (CEO) Oğuz Alper Öktem, ” Yakın gelecekte, tüm ulaşım araçlarının elektrikli, tüm elektrikli araçların da paylaşımlı olacağına inanıyoruz. New York’ta Türk bayrağını dalgalandıracak olmaktan gurur duyuyoruz ve üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Tüm gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.” diye konuştu.
Martı, New York Borsası’na (NYSE) açılma stratejisiyle ilgili detayları ve gelecek dönem planlarını düzenlediği basın toplantısında paylaştı.
Martı Kurucusu ve Üst Yöneticisi Öktem, basın mensuplarının sorularını cevapladı.
New York Borsası’na açılma süreciyle ilgili düşüncelerini aktaran Öktem, “Bu hem şirket tarihimiz hem de ülkemizin ulaşım ekosistemi için çok önemli bir dönüm noktası. Yakın gelecekte, tüm ulaşım araçlarının elektrikli; tüm elektrikli araçların da paylaşımlı olacağına inanıyoruz. Ayrıca, geleceğin şehirlerinin daha sessiz olacağı kanaatindeyiz. Bu vizyon ile dünyanın en büyük mikromobilite filolarından birini kurduk. Bugüne kadar hem Martı hem de doğa için yapabileceklerimizin sadece onda birini gerçekleştirdik. New York’ta da Türk bayrağını dalgalandıracak olmaktan gurur duyuyoruz ve üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Tüm gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Sermaye yapımızı güçlendirmek için en doğru zaman”
Öktem, Martı’nın, kuruluşundan beri güçlü bir büyüme ortaya koyduğuna dikkati çekerek, “Türkiye’nin lider mobilite şirketi olarak, ülkemizdeki bu büyüme potansiyelini yakalamak adına sermaye altyapımızı güçlendirmek için doğru zamanın şimdi olduğuna kanaat getirdik. Paylaşımlı yolculuk ve mikromobilite hem dünyada hem ülkemizde sürekli büyüyen bir sektör. Bu büyümeyi karşılayacak sermayeyi sağlamak için de ABD sermaye piyasalarına erişme ayrıcalığını yakalamayı ve üst düzey yatırımcıların desteğini almayı hedefledik. Bu hamlemizin de uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilir başarı için bir temel oluşturduğuna inanıyoruz.” dedi.
Özellikle İstanbul gibi mega şehirlerde en önemli sorunlardan biri olan ulaşım için çözümün teknolojiden geçtiğini söyleyen Öktem, “Bizim amacımız insanların gündelik hayatlarını kolaylaştıracak ve hareket kabiliyetlerini zahmetsizce artıracak çevre dostu ve paylaşımlı ulaşım alternatifleri sunmak. Bu bilinçle başladığımız yolculukta bugün Martı Türkiye’de iOS ve Android mağazalarında 1 numaralı ulaşım uygulaması konumunda.
E-scooter, e-mobilet ve e-moped’den oluşan 46 bini aşan araç filosuyla ulaşım hizmeti veren Martı, tek ülke odaklı ve dikey olarak entegre edilmiş iş modeliyle; birim ekonomi, genel kârlılık ve sermaye verimliliği açısından global emsallerinden farklı konumlanıyor.” açıklamasını yaptı.
“New York Borsası’na açılacak olmanın gururunu yaşıyoruz”
Öktem, NYSE’ye açılma sürecine ilişkin şunları söyledi:
“Türkiye’deki büyüme potansiyelini yakalamak adına sermaye altyapımızı güçlendirmek için doğru zamanın şimdi olduğuna kanaat getirdik. Bir Türk şirketi olarak New York Borsası’na açılacak olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Bugün e-scooter, e -mobilet ve e-moped’den oluşan 46 binlik filomuzla ulaşım hizmeti veriyoruz. Kendi işimize odaklıyız ve Türkiye’nin lider mobilite platformu olarak milyonlarca kişiye ulaşım hizmeti sağlıyoruz. Kendi IOT altyapımızı ve yazılım sistemlerimizi üretiyoruz.
Martı, kuruluşundan beri güçlü bir büyüme ortaya koymuş durumda. Tek ülke odaklı ve dikey olarak entegre edilmiş iş modelimizle; birim ekonomi, genel kârlılık ve sermaye verimliliği açısından kendimizi global emsallerden farklı konumluyoruz. Şimdiye kadar, uzun vadede ortaya koyabileceğimizin sadece yüzde onunu gerçekleştirdik, yani daha yolumuz uzun, yapacaklarımız çok.”
Mega şehirlerde, ulaşımın bir numaralı sorun olduğunu belirten Öktem, “Ayrıca, yakın gelecekte tekerlekli olan tüm araçların elektrikli; elektrikli tüm araçların da paylaşımlı olacağını düşünüyoruz. Bizce geleceğin şehirleri sessiz olacak. Bu vizyonla, dünyadaki en büyük mikromobilite filolarından birini inşa ettik. Bizim amacımız insanların gündelik hayatlarını kolaylaştıracak ve hareket kabiliyetlerini zahmetsizce artıracak çevre dostu ve paylaşımlı ulaşım alternatifleri sunmak. Bu bilinçle başladığımız yolculukta bugün Martı Türkiye’de İOS ve Android mağazalarında 1 numaralı ulaşım uygulaması.” şeklinde konuştu.
Martı’nın gelecek planlarına değinen Öktem, “E-moped, e-mobilet ve e-scooter’dan oluşan filomuza olan talep gün geçtikçe artıyor. Zorlu pandemi süreci, ulaşım fiyatlarındaki hızlı yükseliş, ülkemizde paylaşımlı mikromobilite araçlarının önemini ve bu hizmete olan ihtiyacı gösterdi. Yani günümüz dünyasında mobilite ve ulaşım harcamaları bir lüks değil, bir gereklilik.
Ayrıca Türkiye, G20 ülkelerinin arasında ulaşım Super App’i olmayan tek ülke. Endonezya, Brezilya ve Hindistan gibi gelişmekte olan G20 ülkelerindeki lider mikromobilite uygulamalarının değerlemeleri ise milyar dolarlar mertebesinde. Biz de bu hedefle çalışmalarımıza devam ediyoruz.” dedi.
“Paylaşımlı yolculuk ve mikromobilite hem dünyada hem ülkemizde sürekli büyüyen sektör”
Kullanıcıların ulaşım ihtiyaçlarını karşılamak adına Martı’nın farklı araç modelleriyle pilot çalışmalarını sürdürdüğünü bildiren Öktem, “Hizmetlerimiz; farklı konfor, fiyat ve mesafe gereksinimlerini göz önünde bulundurularak şekilleniyor. Halihazırda e-moped, e-mobilet ve e-scooter’dan oluşan filomuzu çeşitlendirmek için de hazırlıklara devam ediyoruz. Farklı paylaşımlı, çevreci ve pratik ulaşım alternatiflerini bilfiil değerlendiriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Neden Borsa İstanbul yerine NYSE?” sorusunu cevaplayan Öktem, “Paylaşımlı yolculuk ve mikromobilite hem dünyada hem ülkemizde sürekli büyüyen bir sektör. Bu büyümeyi karşılayacak sermayeyi sağlamak için de ABD sermaye piyasalarına erişme ayrıcalığını yakalamayı ve üst düzey yatırımcıların desteğini almayı hedefledik. New York Borsası’na açılan bir Türk şirketi olmaktan gurur duyuyoruz. Bu hamlemizin de uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilir başarı için bir temel oluşturduğuna inanıyoruz.” yorumunu yaptı.
Öktem, SPAC metodunu hakkında bilgi vererek, “Galata, gelişmekte olan pazarlarda teknoloji destekli bir işletmeyle birleşme hedefiyle 2021 yılında New York Borsası’na arz oldu. Galata gibi şirketler, ‘Special Purpose Acquisition Companies’, ya da kısacası SPAC’lar, Türk sermaye piyasası hukukunda ‘Birleşme Amaçlı Ortaklık’ olarak adlandırılıyor. Galata’nın sunacağı kaynak ve tecrübeyle Martı, NYSE’de halka açılması daha hızlı bir şekilde gerçekleştirecek.” ifadelerini kullandı.