Merkez Bankası Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti yayımlandı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu’nun (PPK) 20 Temmuz’da gerçekleştirdiği PPK toplantısına ilişkin yayımlanan özette, temmuz ayına ilişkin öncü göstergelerin talep, ücret, döviz kuru, vergiler ve bozulan fiyatlama davranışları kanallarıyla oldukça yüksek bir aylık fiyat artışı olacağına işaret ettiği belirtilerek, buna bağlı olarak, yıllık enflasyonun da önemli ölçüde yükseleceğinin tahmin edildiği aktarıldı.

Özette, küresel enflasyon düşerken, halen uzun dönem ortalamalarının ve merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyrettiği aktarılarak, şunlar kaydedildi:

“Gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin tüketici enflasyonları bir önceki PPK dönemine göre yüzde 5,59 ve yüzde 5,82 düzeylerinden sırasıyla yüzde 4,91 ve yüzde 5,41 seviyelerine gerilemiştir. Son 10 yıllık dönemde ise ortalama enflasyon gelişmiş ekonomilerde yüzde 2,2 ve gelişmekte olan ekonomilerde yüzde 5,6 seviyesinde gerçekleşmiştir. Enflasyon, gelişmiş ülkelerde yüzde 2; gelişmekte olan ülkelerde ise ortalama yüzde 3,5 olan hedef oranların belirgin olarak üzerinde seyretmeye devam etmektedir. 2023 yılı son çeyrek ortalama yıllık enflasyonun gelişmiş ekonomilerde 3,1, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 5,9 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir.

Emtia fiyatlarında geçen yıl ortasından itibaren başlayan gerileme eğilimi sürmekle birlikte, Emtia Fiyat Endeksi’nin mevcut seviyesi son 10 yılın ortalamasının yüzde 26,2 üzerindedir. Endeks geçen yıl ulaştığı en yüksek seviyeye göre yüzde 28,7 gerilemiştir. Benzer şekilde geçen yıl ulaştığı tepe noktasına göre yüzde 11,2 gerileme kaydeden Tarımsal Emtia Fiyat Endeksi, son on yılın ortalamasının yüzde 16,2 üzerindedir. Bu durum, gıdanın tüketici sepeti içerisindeki yüksek payı nedeniyle enflasyon üzerinde halen etkili olmaktadır. Bir önceki PPK dönemine göre çekirdek enflasyon gelişmiş ülkelerde yüzde 5,12’den yüzde 5,02’ye, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 6,20’den yüzde 6,03’e sınırlı gerilemiştir. ABD ve Avro Bölgesi’nde 2023 yılı son çeyrek ortalama yıllık enflasyon beklentisi sırasıyla yüzde 3,2 ve yüzde 3,0 iken, çekirdek enflasyon beklentisi sırasıyla yüzde 3,7 ve yüzde 4 seviyesindedir.”

Çekirdek enflasyonun ve enflasyon beklentilerinin yüksek seviyeleri küresel enflasyonun bir süre daha merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmeye devam edeceğini ima ettiği belirtilen özette, bu nedenle dünyanın birçok ülkesinde merkez bankalarının parasal sıkılaştırma sürecini sürdürdüğü bildirildi.

Özette, takip edilen 12 gelişmiş ülke merkez bankasının son 17 ayda toplamda 130 toplantı yaptığı, bu toplantıların 93 tanesinde politika faizlerinin artırıldığı vurgulandı.

Aynı dönemde takip edilen 15 gelişmekte olan ülke merkez bankasının toplamda 190 toplantı yaptığı ve bu toplantıların 97 tanesinde politika faizlerinin artırıldığı belirtilen özette, “Uygulanan para politikasının sonuçları finansal koşullara da yansımaya başlamış ve merkez bankalarının finansman ve kredi koşullarındaki sıkılaşmaya yönelik vurguları güçlenmiştir.” değerlendirilmesine yer verildi.

Gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy akımları haziranda da devam etti

Özette, küresel büyüme görünümündeki yatay seyre rağmen görece güçlü talep ve iş gücü piyasalarındaki sıkılığın devam ettiği vurgulanarak, şunlar kaydedildi:

“Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksi, bir önceki PPK toplantısı dönemine kıyasla oldukça sınırlı artış kaydetmiştir. Endeksin 2023 yılı için tahmin edilen büyüme oranı ocak ayındaki dip seviyenin yaklaşık 0,4 puan üzerinde yüzde 1,7 düzeyindedir. Bununla birlikte söz konusu endeksin 2022 yılında yüzde 3,5 olan büyüme oranı ile kıyaslandığında Türkiye’nin dış talep görünümünde yıllık bazda kayda değer bir yavaşlama gözlenmektedir. Küresel PMI endeksleri hizmet sektöründe faaliyetin gücünü koruduğuna, imalat sanayinde ise geçtiğimiz yılın son çeyreğinden beri süregelen eşik değerin altındaki yatay seyrin devam ettiğine işaret etmektedir. Yılın ikinci çeyreğinde küresel hizmetler PMI endeksi ilk çeyreğe göre 2,6 puan artarak 54,9 düzeyine erişmiş, imalat sanayi PMI endeksi 0,2 puan azalarak 49,3 olmuştur. Bileşik PMI göstergelerine bakıldığında, haziran ayında endeksin küresel düzeyde mayıs ayındaki seviyeye kıyasla 1,7 puan gerileyerek 52,7 olduğu, gelişmiş ülkelerde 1,5 puan azalarak 52,2 seviyesinde seyrettiği, gelişmekte olan ülkelerde ise 2 puan azalışla 53,6 düzeyine gerilediği gözlenmiştir. Çin’de bileşik PMI göstergesi, haziran ayında mayıs ayına göre 3,1 puan azalarak 52,5 düzeyinde gerçekleşirken, gerek imalat gerek hizmetler sektöründe 50 eşik değerinin üzerinde bulunmaktadır. Gelişmiş ülke ekonomilerinde finansal koşulların etkisiyle iktisadi faaliyetin yavaşlayacağına yönelik beklentiler sürmektedir. Türkiye’nin önemli ticaret ortaklarından Euro Bölgesinin imalat PMI göstergesi haziran ayında 43,4 ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından bu yana en düşük düzeyine gerilemiştir.”

Gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy akımlarının haziran ayında, iyileşen risk algısına bağlı olarak devam ettiği vurgulanan özette, yılbaşından mayıs sonuna kadar hisse senedi piyasalarına yaklaşık 46,4 milyar dolar fon girişi, borç senetleri piyasalarından yaklaşık 4,3 milyar dolar fon çıkışı olduğu aktarıldı.

Özette, haziran ayı başından 7 Temmuz tarihine kadar 4,9 milyar doları hisse senedi piyasalarına olmak üzere toplam 7,6 milyar dolar fon girişi olduğu bildirildi.

Türkiye’de yıllık enflasyonun 2022 yılının ekim ayında ulaştığı zirveye kıyasla 47,3 puan gerilemekle birlikte yüksek seviyesini koruduğu ifade edilen özette, tüketici fiyatlarının haziranda yüzde 3,92 artarken, yıllık enflasyonun yüzde 1,38 puan düşerek yüzde 38,21 seviyesine gerilediği hatırlatıldı.

Özette, yakın döneme ilişkin göstergelerin enflasyonun ana eğiliminde yükselişin sürdüğüne işaret ettiği aktarılarak, “Bu gelişmede yurt içi talepteki güçlü seyir, ücret ve kur kaynaklı maliyet yönlü baskılar ile hizmet enflasyonundaki katılık ve vergi düzenlemeleri belirleyici olmaktadır.” değerlendirmesine yer verildi.

Alt grupların yıllık enflasyona katkıları temel mal grubunda 10,17 puandan 10,49’a, (0,32 puan artış), alkol, tütün ve altın grupları toplamında da 1,50 puandan 1,81’e (0,31 puan artış) yükseldiği kaydedilen özette, gıda ve alkolsüz içecekler grubunda 13,64 puandan 13,56’ya (0,08 puan azalış), hizmet grubunda 15,17 puandan 15’e (0,17 puan düşüş), enerji grubunda ise eksi 0,88 puandan eksi 2,64’e (1,76 puan azalış) gerilediği bildirildi.

Dayanıklı mal grubunda temel belirleyici otomobil olmaya devam etti

Özette, gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatlarının haziran ayında yüzde 3,02 yükseldiği ve yıllık enflasyonun 1,40 puan artarak yüzde 53,92 olduğu belirtilerek, şunlar kaydedildi:

“Gıda fiyatlarının mevsimsellikten arındırılmış aylık artış oranı bir önceki aya kıyasla yükselmiş, bu gelişmede başta sebze olmak üzere taze meyve ve sebze fiyatları etkili olmuştur. Diğer işlenmemiş gıda grubunda kırmızı et fiyatlarındaki yükseliş bir önceki aya kıyasla hızlanmıştır. İşlenmiş gıda fiyatları aylık bazda yüzde 1,85 oranında yükselmiş, bu gelişmede yaş çay alım fiyatlarına bağlı olarak artış kaydeden çay fiyatları öne çıkmıştır. Ekmek ve tahıllar aylık enflasyonu bu dönemde bir miktar artış göstererek yüzde 1,41 oranında gerçekleşmiştir.

Enerji fiyatları haziran ayında yüzde 4,23 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu baz etkisiyle 9,55 puan azalarak yüzde eksi 16,52 olmuştur. Enerji fiyatlarının aylık artışında uluslararası ham petrol fiyatlarındaki görece yatay seyre karşın Türk lirasındaki görünüme paralel olarak artan akaryakıt fiyatları (yüzde 11,32) öne çıkmıştır. Hizmet fiyatları haziran ayında yüzde 3,66 oranında artarken, grup yıllık enflasyonu 0,50 puan düşüşle yüzde 59,45 olarak gerçekleşmiştir. Fiyat artışları alt gruplar geneline yayılırken, kira alt grubu yüzde 5,80 ve lokanta-otel alt grubu yüzde 4,32 oranında artış ile öne çıkmaya devam etmiştir. Haberleşme fiyatlarındaki artışlar internet ücretleri öncülüğünde sürerken, diğer hizmetler alt grubunda kişisel ulaştırma araçlarının bakım ve onarımı ile eğlence ve spor hizmetlerindeki artışlar dikkat çekmiştir. Ulaştırma hizmetleri görünümünde ise havayolu ile yolcu taşımacılığı kalemi fiyatlarında devam eden yükseliş belirleyici olmuştur.”

Temel mal fiyatlarının haziranda yüzde 4,03 yükseldiği, grup yıllık enflasyonunun da 1,62 puan artışla yüzde 36,69 olduğu aktarılan özette, haziranda yıllık enflasyonun dayanıklı mal (altın hariç) ile giyim ve ayakkabı alt gruplarında yükselirken, diğer temel mallarda gerilediği vurgulandı.

Özette, dayanıklı mal (altın hariç) alt grubunda aylık artışın yüzde 6,64 ile önceki aya kıyasla güçlendiği, bu gelişmede haziran ayında da temel belirleyicinin otomobil kalemi olduğu belirtildi.

Otomobil fiyatlarının kur gelişmelerine ek olarak canlı seyreden iç satışlara bağlı şekilde yüzde 10,28 yükseldiği belirtilen özette, “Böylelikle otomobil fiyat artışı 2023 yılının ilk 6 ayında yüzde 34,01 olmuştur. Haziran ayında beyaz eşya fiyatları ise yüzde 3,78 artış kaydetmiştir.” denildi.

Çekirdek enflasyon göstergeleri bir önceki aya göre yükseldi

Özette, alkollü içecekler ve tütün ürünleri grubunda fiyatların yüzde 11,13 yükseldiği, bu grupta yıllık enflasyonun 10,80 puan artışla yüzde 40,90 olarak gerçekleştiği, bu gelişmede, tütün ürünlerinde üretici firma kaynaklı fiyat artışlarının (yüzde 12,29) belirleyici olduğu vurgulandı.

Alkollü içecek ve tütün grubundaki fiyat artışının, ay başındaki Yİ-ÜFE’ye göre otomatik olarak güncellenen maktu ÖTV artışı ile KDV düzenlemesinin etkilerine bağlı olarak temmuz ayında da süreceği belirtilen özette, “Enflasyonun ana eğilimi 2022 yılı sonrası dönemde yavaşlasa da yüksek seyrini sürdürmektedir.” denildi.

Özette, mevsimsellikten arındırılmış verilerle aylık artışların B ve C göstergelerinde bir önceki aya kıyasla yükselirken, bu görünümün alternatif çekirdek enflasyon göstergeleri tarafından da teyit edildiği bildirildi.

Mevsimsellikten arındırılmış B ve C endekslerinin 3 aylık ortalama artışlarının 2022’nin şubat ayında sırasıyla yüzde 8,8 ve yüzde 8,4 ile en yüksek noktasına çıkarken, bu yılın haziran ayı itibarıyla yüzde 2,8 ve yüzde 3,3 seviyelerine gerilediği kaydedilen özette, “Haziran ayında B ve C endeksinin mevsimsellikten arındırılmış aylık artış oranları ise sırasıyla yüzde 3,1 ve yüzde 3,7 olarak gerçekleşmiştir (önceki ay yüzde 2,9 ve yüzde 3,6). Medyan enflasyon ve SATRIM gibi alternatif çekirdek göstergelerde de önceki aya göre artışlar gözlenmiştir.” değerlendirmesine yer verildi.

Özette, temmuz ayına ilişkin öncü göstergelerin talep, ücret, döviz kuru, vergiler ve bozulan fiyatlama davranışları kanallarıyla oldukça yüksek bir aylık fiyat artışı olacağına işaret ettiği, buna bağlı olarak, yıllık enflasyonun da önemli ölçüde yükseleceğinin tahmin edildiği belirtildi.

(Devam edecek)

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.