Şeyh Sabri, deprem felaketiyle ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Yaşananlar Türkiye ve Suriye için hatta Arap ve İslam milleti için bir felakettir. Araplar ve Müslümanlar bir milleti temsil ettikleri için duyguları ve acıları bir, umutları birdir.” ifadelerini kullandı.
Yüksek İslam Konseyi heyetinin de aralarında bulunduğu Filistinliler, depremlerin ardından Türk halkıyla dayanışma içerisinde olduklarını ifade etmek için Türkiye’nin Kudüs Başkonsolosluğuna akın etmişti.
Depremden sonraki ilk cuma günü olan 10 Şubat’ta, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’da cuma namazının ardından, depremde hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılınmıştı.
Cenaze namazından sonra Mescid-i Aksa’nın avlusunda kurulan sandıklarda depremzedeler için bağış toplanmıştı.
Şeyh Sabri, gıyabi cenaze namazının Türk ve Suriye halklarıyla dayanışmayı ortaya koyan sembolik ve dini bir ifade olduğunu, depremde hayatını kaybedenlerin İslam hukukuna göre şehit kabul edildiğini dile getirdi.
Her ülke imkanı dahilinde yardımda bulundu
Filistin ile birçok Arap ve İslam ülkesinde, depremzedeler için nakdi ve ayni yardım kampanyaları başlatılmasına da değinen Şeyh Sabri, depremzedelere yardım konusunda gösterilen etkileşimden, insani ve kardeşçe merhametten onur duyduğunu ifade etti.
Şeyh Sabri, her ülkenin imkanları dahilinde kampanyalar düzenlediğini ve yardım gönderdiğini aktararak “Türk halkı ve Suriye halkına sempati duyan Filistinli kardeşlerin çabalarını takdir ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Aksa hatibi Şeyh Sabri, din adamlarının bağış ve gönüllülük çağrısındaki rolüne de değinerek, şunları kaydetti:
“İnsanların korkularını yatıştırmak ve aynı zamanda gönüllülüğü ve saha çalışmasını teşvik etmek alimlerin görevi olduğu gibi bağışları teşvik etmek de onların göreviydi, ilmiyle amel eden alimlere selam olsun.”
Depreme gösterilen duyarlılıktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Şeyh Sabri, Arap ve İslam ülkelerinin yardım girişimlerinin beklentiler doğrultusunda çok olumlu yönde gerçekleştiğini belirtti.
“İslam ümmeti gerçekten tek vücut olduğunu, acı ve umutlarının bir olduğunu kanıtladı.” diyen Şeyh Sabri ayrıca “trajedi” olarak değerlendirdiği bu depremin İslam ümmetinin duygularında birleşmesi ve birbirinin yanında olması için adeta bir “uyarı” niteliğinde olduğunu belirtti.
Yüksek İslam Konseyi Başkanı Şeyh Sabri, Türk ve Suriye halklarına ve hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileyerek ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa temennisinde bulundu.