MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Enis Berberoğlu’na ilişkin kararının, “yanlış, mahzurlu ancak bağlayıcı” olduğunu belirterek, bu kararın Berberoğlu’na milletvekili sıfatı kazandırmayacağını bildirdi.
MHP’de Merkez Yönetim ve Merkez Disiplin Kurulları müşterek toplantısı, MHP Genel Başkanı Bahçeli başkanlığında Genel Merkez’de yapıldı.
Toplantı sonrasında yazılı açıklama yapan Bahçeli, MHP’nin 12’nci Olağan Büyük Kurultayı’nın 18 Mart 2018’de yapıldığını, delegelerin oylarıyla Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ile Merkez Disiplin Kurulu’nda (MDK) görev alacak isimlerin belirlendiğini hatırlattı.
Bahçeli, o tarihten bugüne kadar, gerek MYK üyeleri gerekse de MDK üyelerinin, üstlendikleri tarihi sorumlulukları özveriyle ve fedakarlık bilinciyle yerine getirdiğini ifade etti.
MHP açısından, Türkiye’nin son üç yıllık zorlu döneminin, 12. Olağan Büyük Kurultay’ın iradesiyle tezahür eden kadroların inançlı mücadelesi sayesinde göğüslendiğine işaret eden Bahçeli, şunları kaydetti:
“Nitekim oyunlar görülmüş, tuzaklar bozulmuş, komplolar dağıtılmış, kara kampanyalar berhava edilmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi, doğru zamanda, doğru yerde dosdoğru duruş sergilemiş, ‘Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben’ ilkesini, siyasetinin mihveri, Türk siyasetinin de mihrabı yapmıştır. Bu siyaset kavrayışıyla meseleler ele alınmış, gelişmelerin istikameti, gündemin ağırlık merkezine yerleşen konuların seyir ve ilerleyişi, hem analiz hem de takip edilmiştir. Memnuniyetle ifade etmeliyim ki, ülkemizin hassas ve kırılgan bir döneminde, MYK ve MDK’da sorumluluk üstlenmiş dava arkadaşlarım, görevlerinin gereğini bihakkın yerine getirmişlerdir.”
“İttifak kültürü Türkiye siyasetine yeni boyut kazandırdı”
Bahçeli, yakın dönem siyasi olayların isabet ve ihtimamla okunduğunda, MHP’nin neleri göze aldığının, hangi engelleri aştığının, neyi başardığının gayet sade ve sarih şekilde anlaşılacağını belirtti.
Bu süreçte, 27. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yanı sıra, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş sürecinin yaşandığını vurgulayan Bahçeli, iç ve dış tahriklerle, dünya çapında etkili olan Kovid-19 salgınının yaygınlık kazanmasının, ülke ve siyaset gündemine damga vurduğunu hatırlattı.
Bahçeli, MHP’nin ahlaklı ve ilkeli çizgisiyle, samimi ve sağduyulu tutumuyla, aklın ve sabrın kılavuzluğuyla Türkiye’nin haklarını cesaretle savunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“Türk siyasetine yeni bir soluk getiren, nihayetinde sağlam ve sarsılmaz bir irade gösteren Cumhur İttifakı; Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti kucaklaşmasının ikramıyla umutları tazelemiş, milli heyecanları tahkim ve takviye etmiştir. Cumhurbaşkanı seçilmesi için gerek ve yeter baraj sınırının yüzde 50+1’e yükselmesi, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin özellikleriyle mündemiç ittifak kültürü doğal olarak Türkiye siyasetine yeni bir boyut kazandırmıştır.”
Bahçeli, açıklamasında Cumhur İttifakı’nın iş birliği ile siyasal dağınıklığın önlendiğine, anlaşmazlık düğümlerinin çözüldüğüne ve partiler arasında iş birliği arayışlarının sonuca bağlanarak kutuplaşma dinamiklerinin en aza çekildiğine işaret etti.
Açıklamasında, “Cumhur İttifakı, yeni siyaset ruhuyla uyumlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin dokusuna ve doğasına uygun yapısıyla toplumsal huzurun ve siyasal istikrarın güvencesi haline gelmiştir.” ifadelerine yer veren Bahçeli, şöyle devam etti:
“Artık uzayı hedeflemiş, 2023’te aya ayak basmak için kolları sıvamış, ufuk ötesini kavramış, çevik, atılgan, iddialı, diri ve ön alan bir ülke tablosu hamdolsun vaziyet almış, vuku bulmuştur. CHP’nin yalan siyaseti, HDP’nin yıkım siyaseti, İP’in yitik siyaseti, Cumhur İttifakı karşısında çuvallamıştır. Üniversite gençliğini istismar eden, sokaklardan güç devşirmek için harekete geçen, terör örgütleriyle emel ve eylem birlikteliği yapan mezkur partilerin demokrasi ve milli irade husumeti tehlikeli düzeylere ulaşmıştır. Zilletin şaftı kayarken Türkiye’yi krize kaydırmayı hedeflemesi, ne millet sevgisiyle ne de meşru ve demokratik siyasi mücadeleyle bağdaşmayan ilkellikler olarak karşımıza çıkmıştır.”
“Türk gençliği bu tuzağa düşmeyecektir”
Bahçeli, üniversite kapılarında yasa dışı marjinal sol örgütlerle aynı kümeye giren, aynı zehirli üslubu benimseyen partilerin gayri milli muhalefet stratejilerinin, Türkiye’nin tarihi ve egemenlik haklarına kastetmek üzerine planlandığını belirtti.
Bahçeli, açıklamasında şunları kaydetti:
“İnanıyorum ki, Türk gençliği bu tuzağa düşmeyecektir. PKK ve FETÖ’nün yanında, DHKP-C, MLKP, TKP-ML, LGBT ve Soros uşaklarıyla fiili ittifak kuranların istiklalimize cephe aldıkları, istikbalimize nifak saçtıkları, ayan beyan ortaya çıkmıştır. Aziz milletimizin hakkını hukukunu çiğneyenlerin, iç barış ve huzur ortamını sakatlamak için bozgunculuk yapmaları, hak ihlallerinden şikayetçi olmaları, derin ve dipsiz bir çelişkidir.”
Bahçeli, FETÖ’nün MİT’i hedef alan hain operasyonundan dokuz yıl sonra MİT tırları davasında yargılanan bir CHP milletvekilinin yeniden yargılanma talebinin kabul edilerek infazının durdurulmasının “kuşkulu” ve “kaygı verici bir gelişme” olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Bu kapsamda, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararına dayanak ise Anayasa Mahkemesi’nin üst üste iki defa aldığı hak ihlali kararıdır. Anayasa Mahkemesi’nin, milletin hakkı ihlal edilip yok sayılırken, işlediği suçu tevsik ve teyit edilmiş kişilerle ilgili tartışmalı duyarlılığı, evrensel hukuk normları açısından izahı yapılamayacak bir çarpıklıktır. Bu mahkeme, Anayasanın özel madde olması sebebiyle öncelikle uygulanması şart olan geçici 20. maddesini yok sayarak yine aynı Anayasanın 138. maddesini çiğnemiştir. Yanlış ve mahzurlu olsa da Anayasa Mahkemesi’nin kararları bağlayıcıdır. Fakat Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararı, söz konusu CHP’liye otomatik olarak milletvekilliği sıfatı da kazandırmayacaktır.”
“Anayasa Mahkemesi tekrar yapılandırılmalı”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, açıklamasında “Geçmişin adeta rövanşının alınması, gözlerden ve dikkatlerden kaçmamaktadır.” ifadelerine yer vererek, AYM’nin, milletin ve demokrasinin haklarını muhafaza veya müdafaa edecek düzeyde tekrar yapılandırılması talebini yineledi.
Yeni anayasa sürecinde yüksek mahkemenin mevcut durumunun mutlaka ele alınması gerektiğine dikkati çeken Bahçeli, “Anayasa Mahkemesi’nin kararları bizatihi Anayasaya aykırı olamayacak, TBMM’nin tarihi ve yüksek iradesine de pranga vuramayacaktır.” ifadelerini kullandı.
Bahçeli, atılması gereken adımlara ilişkin görüşlerini “İlgili CHP’li milletvekilinin fezlekesi, TBMM Karma Komisyonu’na acilen getirilip dönem sonuna bırakılmadan gündeme alınmalı, ardından da Genel Kurul’a indirilerek dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili oylama yapılmalıdır.” sözleriyle aktararak, şunları kaydetti:
“Milliyetçi Hareket Partisi, bu oylamada, yeniden yargılama yolunun açılabilmesi için dokunulmazlığın kaldırılması yönünde oyunu kullanacaktır. Hiç kimse konusu suç teşkil eden fiillerini, demokrasi ve hak ihlalleri gerekçesiyle örtbas edemeyecektir. Türkiye, bir hukuk devletidir. Hukukun üstünlüğü herkes için bağlayıcıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, adalet ve hukuk sınırları içinde siyaset mücadelesini kararlılıkla sürdürecek, yanlışa yanlış, doğruya doğru diyen erdemli vasfını sürdürecektir.”
Kurultayın tarihi değiştirildi
Bahçeli, yazılı açıklamasında, partisinin 13. Olağan Büyük Kurultayı’na ilişkin bilgi de verdi.
Daha önce kurultay tarihinin 14 Mart 2021 Pazar günü olarak açıklandığını anımsatan Bahçeli, salgın şartlarının ağırlığı ve hafta sonları sokağa çıkma kısıtlaması uygulanması nedeniyle bunun 18 Mart Perşembe’ye alındığını bildirdi.
Bahçeli, kurultayın maske, mesafe ve temizlik şartlarına titizlikle riayet edilecek şekilde yapılacağını vurguladı.
İl ve ilçe kongre süreçlerinde yaşanan güzelliklerin, sağduyunun, şuurun ve heyecan dalgasının Büyük Kurultay’a yansıması temennisinde bulunan Bahçeli, “İstiklal için birlik, istikbal için dirlik, kazanan Türkiye olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Bahçeli, 3 yıllık zaman diliminde Merkez Yönetim Kurulunda ve Merkez Disiplin Kurulunda görev alanlara teşekkür ederek, “Partimiz, Cumhuriyet’in yüzüncü yıl dönümünü kucaklayacak yenilenmiş kadrolarıyla, gücüne güç katmış köklü politikalarıyla tarihsel yolculuğuna azimle devam edecek, milletimiz ne diyorsa ona kulak verecektir.” değerlendirmesinde bulundu.