MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP Siyaset ve Liderlik Okulunun eğitim faaliyetlerini tamamlaması dolayısıyla parti genel merkezinde düzenlenen 16. Dönem Sertifika Töreni’ne katıldı.
İnsanlığın maruz kaldığı salgın hastalığın henüz hız kesmediğini ve Kovid-19’un yeni varyantıyla salgının sürdüğünü belirten Bahçeli, milletin, alınan tedbirlere harfiyen uyması gerektiğini söyledi.
Bahçeli, kalemin ve kelamın feyzi, ilke ve imanlarının gücü, ülke ve ülkülerinin sevdasıyla yükselmenin azminde olduklarına işaret ederek, Siyaset ve Liderlik Okulunun açılışından itibaren görev alanlara teşekkür edip, 16. dönemde eğitim alanları kutladı.
“Türk milleti, vatanı ve bayrağı için çalıştı”
Türk milletinin zorluklar karşısında yılmadığının altını çizen Bahçeli, “Türk milleti, 951 yıldır üzerinde yaşadığı vatan coğrafyasını aynı zamanda sırtında taşımış, çok şükür bugünlere ulaştırmıştır. Mukaddesatla örülmüş nesiller arası bağlar hiç kopmamış, tam tersine zaman ve mekanın bereketli hamurunda milli ve manevi değerlerle yoğrulmuştur.” diye konuştu.
Bahçeli, Türk milletinin vatanı ve bayrağı için çalıştığını, istiklali için düşmanının çalımını bozduğunu ve çalışkanlığıyla göz doldurduğunu aktararak, şöyle devam etti:
“Yıpranmak, paslanmaktan daha makuldür. Yozlaşmaktansa yorulmak evladır. Her kim ‘bizden bir şey olmaz’ diyorsa ona dikkat kesiliniz. Her kim tarihimizi hor görüp hiçe sayıyorsa üstelik geleceği karamsarlıkla adlandırıp, harap addediyorsa ona karşı kesinlikle uyanık olunuz. Çünkü bu tipler bizden görünebilir, kendilerini bizim gibi gösterebilir ama hakikatte biz değillerdir. Çıkarlarının ikmali için takmadıkları maske yoktur. Rant devşirmek için girmedikleri kılık yoktur. Siyasi ikbal için istismar etmedikleri değer de yoktur.”
“Bizim sadece ekonomik hayatımız yoktur”
Bahçeli, çalışmanın erdemiyle, sevginin hikmetiyle, birliğin ve kardeşliğin direnciyle her müşkülatı aşacaklarını, her melaneti atacaklarını ve her mihneti atlayacaklarını dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu:
“Allah rızkımıza bihakkın kefildir. Örümceğin rızkını bile kanat takıp göndermektedir. İtikadımız budur. İrfanımız da bundan feyzini almıştır. Ekonomik sorunları büyütüp, enflasyon mühimmatıyla ülkemizi yaylım ateşine tutan sorumsuzlar, aslında ne insanımızı tanırlar ne rızkı bilirler ne tarihimizi okurlar ne de ekonomiden anlarlar.
Bizim sadece ekonomik hayatımız yoktur. Bir toplum hayatımız, bir inanç hayatımız, bir kültür hayatımız, akıp giden bir sosyal ve milli hayatımız vardır ve sınırlandırılması varlığımıza, kimliğimize, tarihi haklarımıza kast etmektir. Akıl herkeste vardır ancak esas olan akletmektir, basiret sahibi olmaktır. Bunlardan mahrum bir siyasi ve ideolojik mekanizmanın Türkiye’ye katacağı, Türkiye’ye sağlayacağı hiçbir şey yoktur.”