Milli cimnastikçi Ferhat Arıcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2016 Rio Olimpiyatlarına katılarak bu branşta Cumhuriyet tarihinde olimpiyatlara katılan ilk sporcu olduğunu hatırlattı.
Ferhat Arıcan, “2020 Tokyo Olimpiyatları’nda da cimnastik branşında olimpiyat tarihimizdeki ilk madalyamızı aldım, gerçekten çok büyük mutluluk benim için. Bu branşta olimpiyat tarihimizdeki ilk madalyayı almak gurur verici. Hedefim tabii ki 2016’da Rio’da bıraktığım hayallerimi gerçekleştirmekti, onları da 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda gerçekleştirdim.” dedi.
Geldiği noktanın üzerine koyarak, eksiklerini görüp daha fazla çalışacağını dile getiren ay-yıldızlı cimnastikçi, “Cumhuriyet tarihinde erkeklerde ilk kez olimpiyatlara giden sporcuyum ve ilk kez madalya alan sporcuyum. İnşallah 2024 Paris Olimpiyatları’nda da ilk kez altın madalya kazanan sporcu olarak tarihe geçmek istiyorum.” diye konuştu.
Yeni evlendiği, yoğun spor yaşantısından dolayı ailesine vakit ayırıp ayıramadığına ilişkin soru üzerine de Ferhat Arıcan, şöyle devam etti:
“Evleneli çok kısa bir süre oldu. Yılın sporcusu ödül törenine katıldık, buraya geldik, balayı yapacak vaktimiz olmadı. Zaten eşim de eski milli cimnastikçi o da hem işime hem de yaptığım spora çok büyük saygı duyuyor. Kazandığım başarılarda çok büyük emek sahibi. Bundan sonra da her zaman yanımda olarak bu başarılarda büyük pay sahibi olacak. Kariyer planlama açısından zaten olimpiyattan sonra özel hayatımla ilgili böyle bir şey düşünüyorduk. Evlendik, çok mutluyum, bundan sonra da daha düzenli bir hayatla antrenmanlarıma, yarışmalarıma odaklanarak ülkeme çok daha büyük başarılar kazandırmak istiyorum.”
Türk cimnastik tarihinde her zaman olimpiyatlarda ilk madalyayı kazanan sporcu olarak anılacağının hatırlatılması üzerine Ferhat Arıcan, “Çok yoğun bir yıl geçirdim, özellikle son 1,5 yılda iki kez Avrupa Şampiyonluğu kazanmam, iki dünya kupası şampiyonluğum ve olimpiyat madalyam, bu yoğun tempodan sonra tabii ki biraz ara verdim ve dinlendim.” ifadelerini kullandı.
Ferhat Arıcan, yeni hedefleri için de “Hedefim 2022 yılında da Avrupa Şampiyonluğu, dünya şampiyonluğu ve daha sonra da 2024 Paris Olimpiyatları’nda da ülkemi en iyi şekilde temsil edip, elimden gelen her şeyi yaparak altın madalya almak.” şeklinde konuştu.
“Bu başarıları daha da sürdürülebilir hale getirmeliyiz”
Türkiye’nin artık bir cimnastik ülkesi olmaya başladığını ifade eden milli sporcu Ferhat Arıcan, “Tabii ki bu aldığımız başarılarla kaynaklı ama biz bu başarıları daha da sürdürülebilir hale getirmeliyiz. Sorumluluğum, sadece madalya kazanmak değil, bu madalyamı geleceğin yeni nesillerine, aydınlık nesillerine aktarabilmem gerekiyor, benim misyonum da bu.” değerlendirmesinde bulundu.
Ferhat Arıcan, “Bu başarıları sürdürülebilir hale getirerek, bu madalyadan daha büyük başarılar almamız lazım. Artık spor ülkesi, cimnastik ülkesi olmaya başladık ve bunu sürdürülebilir hale getirirsek de daha büyük başarılar alacağımızı düşünüyorum.” dedi.
Milli cimnastikçi, “Tabii ki kendi açımdan ilk olmak, hiç unutulmamak çok önemli, çok büyük bir mutluluk, büyük sorumluluğum da var burada. İlk olimpiyat madalyasını alan cimnastikçiyim, inşallah bundan sonra da daha çok madalyalar gelir, hem benim tarafımdan hem de diğer sporcu arkadaşlarım ve genç yeni nesil tarafından. Olimpiyatlarda finalleri hedeflerken, artık madalyaları hedefliyoruz. Bu anlamda da umut ışığı olduğum için çok çok mutluyum.” ifadelerini kullandı.
Spor basınında futbolun dışındaki branşların yeterince yer almadığına dair eleştirilere yönelik de Ferhat Arıcan, şu değerlendirmede bulundu:
“Futbol dünya ekonomisinin yüzde 38’ini karşılıyor, hem ülkemizde hem de Avrupa’da popüler olması çok doğal bir şey, fakat olimpiyat oyunlarında en çok izlenen branşlardan biri artistik cimnastik, yüzme ve atletizm. Bu üç temel branş. Bu yüzden şöyle düşünüyorum cimnastikte aldığım başarılarla, tüm cimnastik milli takımının aldığı başarılar, bizi cimnastik ülkesi yapmayı başardı ve bundan sonra da bunu devam ettirecek. Bu anlamda bizim aldığımız başarılar, hem spor kültürünü hem spor ahlakını, disiplinini geliştirme anlamında büyük bir bilinç oluşturdu. Bu bilinçle başarılarımızı da devam ettirdikçe biz basında veya diğer dijital mecralarda daha çok yer alacağız. Biraz başarı odaklı ama bu spor bilinci ve kültürünü oturttuktan sonra inşallah ülkemiz daha da iyi bir seviyeye gelecek.”