Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Şukri, 78. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Hedasi Barajı’nı gündeme getirdi.
Mısır’ın, su kaynağı bakımından yüzde 98 oranında Nil Nehri’ne bağımlı olduğunu kaydeden Şukri, Etiyopya’nın, uluslararası hukuku çiğneyerek “barajı doldurup işletmeye başlayacak kadar ileri gittiğini” dile getirdi.
Şukri, Etiyopya’nın tek taraflı adımlarına rağmen Mısır’ın, barajın doldurulması ve işletilmesiyle ilgili bağlayıcı bir anlaşmaya varılması için yürütülen müzakerelere ciddiyetle devam ettiğine işaret etti.
Mısır’ın bu samimi tutumunun Etiyopya tarafından karşılık bulmasını ve Mısır, Sudan ve Etiyopya’nın çıkarlarını koruyan bir anlaşmaya varılmasını beklediklerini kaydeden Şukri, “100 milyon Mısırlının hayatını ilgilendiren bir konuda emrivakiye yer yoktur, bunun aksini düşünmek hata olur” dedi.
Mısır Sulama Bakanlığı, 27 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, 2 yıl aradan sonra Hedasi Barajı müzakerelerinin, Etiyopya ve Sudan’dan heyetlerin katılımıyla Kahire’de yeniden başladığını ifade etmişti.
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, 10 Eylül’de barajda incelemelerde bulunmuş ve burada yaptığı açıklamada, Hedasi’nin dördüncü ve sonuncu doldurma işleminin tamamlandığını duyurmuştu.
Mısır ve Etiyopya’nın Hedasi Barajı anlaşmazlığı
Etiyopya, Mısır ve Sudan, 10 yıldan uzun süredir Hedasi Barajı ile ilgili karşı karşıya geliyor.
Nil sularının yaklaşık yüzde 80’i topraklarında doğmasına rağmen sadece yüzde 3’ünden yararlanabilen Etiyopya, Afrika’nın en büyüğü olacak Hedasi Barajı’nın inşasına 2 Nisan 2011’de başladı.
Baraj, Sudan-Etiyopya sınırına yakın bir bölgede, Nil Nehri’ni yüzde 85 besleyen Mavi Nil Nehri kolu üzerinde yapılması nedeniyle büyük önem taşıyor. Etiyopya, Hedasi Barajı ile enerji açığını kapatmayı ve elektrik satmayı amaçlıyor.
Addis Ababa yönetimi, Mısır ve Sudan ile bir anlaşmaya varmamasına rağmen barajın doldurulmasında ısrar ederken Kahire ve Hartum yönetimleri ise Nil suyunun paydaş ülke başına düşen yıllık paylarının etkilenmemesi için öncelikle üçlü anlaşmaya varılması gerektiğini belirtiyor.
Tepkilere rağmen Temmuz 2020’de ilk dolum işleminin yapıldığı barajda, 20 Şubat 2022’de de ilk kez elektrik üretimine başlanmıştı.