NATO Veri ve Yapay Zeka Politikası Başkanı Nikos Loutas ile Lordlar Kamarasında Ulusal Güvenlik Stratejisi ile Silah Sistemlerinde Yapay Zeka Komisyonları üyesi Lord Aamer Sarfraz, İngiltere’de düzenlenen Londra Yapay Zeka Zirvesi’nde AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
İttifak’ın 2021’de ilk “Yapay Zeka Stratejisi” üzerinde anlaştığını dile getiren Loutas, yapay zekanın sorumlu kullanımının önemine dikkati çekti.
Loutas, NATO’nun bu konuda “yasallık”, “sorumluluk ve hesap verebilirlik”, “açıklanabilirlik ve izlenebilirlik”, “güvenilebilirlik”, “yönetilebilirlik” ve “ön yargının azaltılması” olmak üzere 6 prensip belirlediğini anlattı.
Müttefiklerin bu prensipleri uygulamak konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Loutas, “Bu prensiplerin yazıda kalmadığından emin olmak için iki yıl önce Veri ve Yapay Zeka İnceleme Kurulunu kurduk. Türkiye de dahil tüm müttefiklerden üyesi bulunuyor. Uzmanlardan oluşan bu Kurul, NATO’nun yapay zekayı sorumlu bir şekilde yönetmesine yardımcı olmakla görevli. Bunu, bir rehber oluşturarak, gerektiğinde sınır koyarak ya da müttefikler arasında bilgi alışverişi gerçekleştirerek yaparlar.” bilgisini paylaştı.
“Yapay zeka, hasımlarımız tarafından da kullanılabilir ki bunun farkındayız.” diyen Loutas, buna karşı atılan adımlara ilişkin şunları kaydetti:
“Bir taraftan bu oyunda en önde olmak ve yapay zeka da dahil teknolojik üstünlüğümüzü korumak için bunları sorumlu şekilde gerçekleştirerek kendimize yatırım yapıyoruz, diğer taraftan da rakip ve hasımlarımızdaki gelişmeleri takip ediyoruz. Böylece uluslararası ortaklarımızla işbirliği yapabilir veya yapay zekanın küresel olarak sorumlu şekilde kullanılmasını sağlayabiliriz.”
Loutas, Müslüman karşıtlığı, antisemitizm, ırkçılık ve ayrımcılık konularını ele alacak bir yapay zeka sisteminin bulunmadığına dikkati çekti.
Veri ve Yapay Zeka İnceleme Kurulunda Türkiye’nin de bulunduğunu vurgulayan Loutas, “Türk temsilci, birçok tartışmaya olumlu katkılarda bulundu. Türkiye, tüm bu rehberlerin ve uygulamaların şekillenmesinde aktif bir oyuncu.” ifadelerini kullandı.
“Yapay zekanın dezenformasyon, seçim kampanyalarına etkisi konusunda dikkatli olmalıyız”
İngiltere Parlamentosunun Silah Sistemlerinde Yapay Zeka Komisyonları üyesi Lord Aamer Sarfra da son yıllarda siyasetçi ve parlamenterler olarak yapay zeka güvenliği ve etiği üzerine çalıştıklarını söyledi.
Sarfraz, geçen yıl İngiltere’de düzenlenen dünyanın ilk Yapay Zeka Güvenliği Zirvesi’nin düzenlendiğine işaret ederek, “Bugün savunma ve ulusal güvenlikte yapay zekayı konuşuyoruz. Uluslararası insancıl hukuk da yapay zekanın savunma alanında nerede kullanılıp nerede kullanılmayacağı konusunda çok net. Tüm ortaklarımızla, NATO müttefiklerimizle ve küresel çaptaki müttefiklerimizle birlikte çalışmalı ve yapay zeka konusunda aynı noktada olduğumuzdan emin olmalıyız.” diye konuştu.
Ön yargılı ve taraflı kişilerce geliştirilen veri setleriyle yapay zeka sistemlerine değinen Sarfraz, “Herkes, kullandığı veri setlerindeki ve yapay zeka sistemlerini eğiten verilerdeki manipülasyona karşılı dikkatli olmalı ve hasımların manipüle etmediğinden emin olmalı.” uyarısında bulundu.
“Mali denetim gibi verileri kontrol eden üçüncü kişiler olmalı.” diyen Sarfraz, yapay zekanın dezenformasyon, nefret söylemi, ırkçılık, Müslüman karşıtlığı (İslamofobi) ve antisemitizme karşı kullanımına ilişkin şunları söyledi:
“Böyle zor konulara karşı yapay zekanın elinde sihirli değnek bulunmuyor. Yapay zekanın dezenformasyon, eksik bilgi ve sosyal medyadaki seçim kampanyalarına etkisi konusunda dikkatli olmalıyız. Yapay zeka, okul çağındaki genç kız ve erkeklerin akıl sağlığını da etkileyen, vücut görünüşlerini aşağılama gibi önemli konularda da kullanılıyor. Bunların hepsi yeni cepheler ve halk endişeli olmakta çok haklı. Siyasiler ve parlamenterler olarak teknolojiyi yakalamaya çalışıyoruz. Şu an, daha erken davranmalıyız çünkü çok hızlı gelişiyor.”