Türk mimari motifleri ve tepe noktasındaki lale figürüyle Manhattan Adası’ndaki diğer gökdelenlerin arasından seçilen yeni Türkevi’nde, ilk defa birçok ülkenin misyon temsilcileri, Türkiye’nin New York Başkonsolosu Reyhan Özgür’ün davetiyle bir araya geldi.
Yeni Türkevi’nin hizmete girmesi dolayısıyla gerçekleşen resepsiyonda konuşan Özgür, yeni hizmet binasının Türkiye’nin genişleyen diplomatik ve konsolosluk çalışmalarına uygun dizayn edildiğini ve Türk misafirperverliğini yaşamak isteyen herkese kapılarının açık olduğunu belirtti.
Özgür, Türkevi’nin, Türkiye’nin uluslararası dayanışma ve iş birliğine bağlılığının bir simgesi olduğunu söyleyerek, yabancı diplomatlara hitaben, “Sizlerle, sergi, konferans, panel ve kültürel etkinlikler gerçekleştirmek için tesislerimizi kullanıma açmaktan memnuniyet duyacağız.” dedi.
Türk Saksafon Sanatçısı İlhan Erşahin’in orkestrasıyla canlı müzik performansı gerçekleştirdiği gecede, New York’taki yerleşik diplomatlar yeni binanın 7. katındaki terasında Türk yemeklerinin tadına baktı.
Yabancı diplomatlardan Türkevi’ne övgü
Yeni haliyle New York’un sembol binalarından biri olan Türkevi’ndeki resepsiyonda, yabancı diplomatlar, Türkiye’nin modern mimarisini temsil eden binaya övgüler düzdü.
İsveç’in New York Başkonsolosu Camilla Mellander ilk defa bulunduğu Türkevi için “İslam mimarisinin güzelliğini kapsıyor. Bence harika bir bina.” dedi.
Gürcistan Başkonsolosu Diana Zhgenti de “Türk hükümetini, Başkonsolosluğunu ve halkını böyle bir binaya sahip oldukları için tebrik etmek istiyorum. Umarım sadece diplomatik camia değil göçmeniyle ve yerlisiyle tüm New York sakinleri de bu binadan istifade eder.” diye konuştu.
“Manhattan’ın en güzel binası”
2000’li yılların başında Türkiye’de de diplomatik görev yaptığını söyleyen Makedonya’nın New York Başkonsolosu Jordan Panev, Türkçe başladığı konuşmasının devamında “Bu gece çok özel. Çünkü Manhattan’ın en yeni ve en güzel binası olan Türkevi’ndeyiz. Türk diplomat dostlarımız ve diğer diplomatlarla birlikte olma fırsatına sahip olduğumuz için çok memnunuz.” ifadesini kullandı.
Karadağ New York Başkonsolosluğunda görevli diplomat Maja Vasilijeviç de Türkevi’nin mimarisinin “harika bir kompozisyona sahip olduğunu” vurgulayarak, projede yer alan herkesi tebrik ettiğini söyledi.
44 yıl önce IBM’den satın alınmıştı
Bundan 44 yıl önce ABD’deki Türk toplumunun manevi desteği ve merhum Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil’in vizyonuyla zor şartlarda teknoloji devi IBM şirketinden satın alınan Türkevi, 1977’den 2014’e kadar Türk diplomatik misyonlarına hizmet verdikten sonra 4 yılda yıkılıp aynı yere yeniden inşa edildi.
Yenilenen Türkevi binasının açılışını 20 Eylül’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapmış ve “Gururluyuz, çünkü bu eserle New York’un silüetine tarihi ve geleneksel mimarimizin güzelliklerini ve zarafetini yansıtıyoruz. Türkiye, bu eserle beraber büyüklüğünü, birikimini ve artan gücünü yansıtan bir başyapıt ortaya çıkardı.” diyerek duygularını dile getirmişti.
Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nin tam karşısında yer alan 35 katlı Türkevi binasında, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilciliği, New York Başkonsolosluğu ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin temsilciği yer alıyor.
“Çevre dostu gökdelen”
Yaklaşık 20 bin metrekare alana sahip yeni Türkevi binası, 171 metre yükseklikle hemen karşısındaki BM binası, yanındaki UN Plaza ve ABD’nin BM Daimi Temsilciliğin yanında yer alıyor.
BM Daimi Temsilciliği ve New York Başkonsolosluğunun yanı sıra 200 kişilik oditoryum, toplantı ve sergi salonları, üstünde lojmanların yer aldığı Türkevi, birçok hizmeti aynı anda verebilecek dinamik ve güvenlikli bir bina özelliğine sahip.
Yağmur sularının biriktirilerek kullanılmasına olanak sağlayan depo sistemi ve yeşil bina kapsamında “Leed Silver” sertifikasına sahip bina, çevre dostu gökdelen özelliği taşıyor.