AA muhabirine sağlık sektörünün ekonomiye katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altan Demirdere, Alman Wifor Enstitüsü tarafından Türkiye’nin de içinde olduğu 190 ülke için hazırlanan Sağlık Ekonomisi Raporlaması (HER) ve Sosyal, Çevresel ve Ekonomik (SEE) Etki Değerlemesi yaparak, bu konuda incelemelerde bulunduklarını anlattı.
Sağlık sektörünün şimdiye kadar insanlara sağlığını kazandırsa da bir “masraf kapısı” olarak görüldüğünü dile getiren Demirdere, “Ancak bu yeni yapılan analizlerle görüldü ki artık sağlık sektörü sadece masraf kapısı değil, çevresel, sosyal ve GSYH’ye ekonomik katkıları olan yatırım kapısıdır. Sağlık sektörüne yapılan her türlü harcama, GSYH’ye hemen hemen aynı oranda geri dönüyor. Bu da sağlık harcamaları ve sağlık sektörünün, ekonomi içerisinde kendi kendini sübvanse eden bir sektör olduğunu gösteriyor. ” diye konuştu.
Demirdere, sağlık harcamalarının, hastanelerden ilaç sanayine kadar uzanan değer zincirinin her kademesinde ekonomik büyüme, refah ve iyileşme yarattığını belirterek, sağlık sektörünün, inşaat ve turizmle neredeyse eşit oranda bir katma değer ve istihdam yüzdesine sahip olduğunu söyledi. Demirdere, “İlaç sektörü hem sağlık hem ekonomi açısından inşaat ve turizm kadar önemli bir sektör. Sağlık ekonomisi, dolaylı ve tetiklenebilir değerleriyle beraber başlı başına ekonomiye katma değer sağlayan bir alan.” ifadelerini kullandı.
Altan Demirdere, “Akıllı ilaç ve cihaz kullanımıyla sağlık harcamalarımızı artıralım. Bunu artırmaktan korkmayalım çünkü bu artırdığımız rakam GSYH’ye aynı oranda katma değer olarak geri dönüyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Her firma için ayrı değerlendirme beklentisi
Devletten sağlık sektöründeki ilaç firmaları ile alınan kararların her firma için tek tek değerlendirilmesini isteyen Demirdere, şunları kaydetti:
“Biz katma değeri hesaplarken, Novartis olarak firmamızın da aynı katma değerlerdeki oranını hesapladık. Gördük ki firmamızın katma değerlerdeki katkısı çok ciddi bir orana tekabül ediyor. Eğer tüm firmalar bunu yaparsa, devletimiz de bütün firmaları ülkeye getirdikleri katma değer bazında değerlendirirse, o zaman yatırımları daha fazla teşvik edeceğine ve firmalarca bu katma değerin daha da artırılmak üzere çalışılacağına inanıyorum. Benim beklentim budur.”