Hristiyanların kutsal kitabı İncil’in tarihinde önemli bir parça olan Nuh’un Gemisi’nin kalıntılarına ulaşmak için 2021 yılında başlayan araştırmalardan ilk sonuç geldi. Kalıntılarının olduğuna inanılan, kaya ve toprak numuneleri incelenen araştırmanın sonuçlarına göre bölgede milattan önce 5500 ve 3000 yılları arasındaki dönemden itibaren insan faaliyetlerinin olduğu belirlendi.
2 yıl önce başlanan araştırmalarda numunelerin killi malzemeler, deniz materyalleri, deniz ürünleri içerildiği tespit edilmişti.
İstanbul Teknik Üniversitesi, Andrew Üniversitesi ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ile birlikte uzmanlardan oluşan ekipten Prof. Dr. Faruk Kaya, “Tarihlendirmeyle birlikte geminin burada olduğunu söylemek mümkün değil. Bunun ortaya çıkabilmesi için uzun süreli çalışmamız gerekiyor.”
Laboratuvar sonuçlarıyla ilgili değerlendirmede bulunan AİÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Faruk Kaya, incelenen örneklerin, yaşlandırma çalışmasında 3500 ile 5000 yıl öncesine ait olduklarının belirlendiğini belirterek, şunları söyledi:
Çalışmalardan elde edilen ilk tespitlere göre bölgede Kalkolitik dönemden beri yani milattan önce 5500 ve 3000 yılları arasındaki dönemden itibaren insan faaliyetlerinin olduğu düşünülmektedir. Hazreti Nuh’un tufan hadisesinin de günümüzden 5 bin yıl öncesine gittiği bilinmektedir. Tarihlendirme anlamında bu bölgede de yaşantının olduğu ifade edilmektedir. Bu laboratuvar sonuçlarında ortaya çıktı.”
Bu arada AİÇÜ ile İTÜ’nün ortaklığında düzenlenen 7’nci Uluslararası Ağrı Dağı ve Nuh’un Gemisi Sempozyumu’nda da konunun ele alındığını ifade eden Prof. Dr. Kaya, “Sempozyum bir önemli noktası da Mezopotamya bölgesi olarak bildiğimiz, Kur’an-ı Kerim ve Kitabı Mukaddes’te geçen Cudi ve Ararat’ta birlikte araştırma yapılmasıyla daha etkili sonuç alınabileceği kararına vardık. Bundan böyle hem Cudi hem de Ağrı Dağı’nda çalışmaları yoğunlaştırarak devam ettireceğiz” dedi.