Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, içten yanmalı motorlu araçların içinde yer alan parçaların hemen hemen hepsini üretebilen Türkiye tedarik sanayi sektörünün kalite bilinci açısından dünyanın birçok ülkesinden önde olduğunu bildirdi.
Aynı zamanda Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Başkanı olan Çelik, AA muhabirine, geçen yılı 35 milyar dolar ihracat rekoruyla kapatan otomotiv endüstrisinde yan (tedarik) sanayi ve çekici sektörünün de 2023’ü rekorlarla tamamladığını söyledi.
Yan sanayi sektöründe hem yatırım anlamında da hem de üretim anlamında Türkiye’nin çok kuvvetli olduğunu ifade eden Çelik, bu gücünü ihracat başarısıyla ortaya koyduğunu belirtti.
Çelik, Türkiye otomotiv endüstrisinin en önemli gücünün yan sanayi olduğunu aktararak, “Tedarik sanayinin gelmiş olduğu nokta Türkiye’nin otomotiv ana sanayisini de orijinal ekipman üreticilerini de güçlü kılıyor. 2023 yılında yüzde 13 artışla 35 milyar dolarlık ihracata ulaştık. Bunun içindeki tedarik sanayinin payı yüzde 41 seviyelerinde ve 14 milyar doları aşan bir tedarik sanayi ihracatı var. Bu rakam bile tedarik sanayinin ne kadar önemli seviyelerde ihracata ulaştığını ve ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.” dedi.
“Dünyanın her yerine ihracat yapan bir tedarik sanayine sahibiz”
Çelik, tedarik sanayi sektörünün başta Avrupa’daki önemli otomotiv ana sanayi üreticileri (OEM) olmak üzere 200’e yakın ülkeye ihracat yaptığını hatırlattı.
Türkiye’deki yan sanayi sektörünün bir otomobilin içinde yer alan bütün parçaları üretebilen kapasiteye sahip olduğunu aktaran Çelik, şöyle devam etti:
“Bizler geleneksel içten yanmalı otomobillerin içinde yer alan parçaların hemen hemen hepsini üretebilir seviyedeyiz. Bunu dünyanın her yerine, tüm otomotiv ülkelerine, otomobil ve ticari araç üreten ülkelere ihraç eden bir tedarik sanayine sahibiz. Türkiye’de ihracata yönelik üretilen araçların içindeki yerlilik payının tedarik sanayinin gücüyle daha da yükseldiğini görüyoruz. Bu başarıyı hem sermaye gücü hem de insan kaynağı gücüyle yakaladık. Tedarik sanayisinin verdiği katkıyla otomotiv endüstrisi, liderliğini pekiştiren bir sektör haline geldi. Otomotiv endüstrisi ihracatının içinde de tedarik sanayisi önemli bir pay alıyor. Tabii tedarik sanayinin bu noktaya gelmesinin arkasındaki en büyük güç de otomotiv ana sanayinden geliyor. Bu kesinlikle yadsınamaz.”
“Tedarik sanayisi kalite bilinci açısından dünyanın birçok ülkesinden önde”
Çelik, tedarik sanayisinin geldiği noktayla otomotiv endüstrisinin daha güçlü bir konuma geldiğine değindi.
Tedarik sanayisi sektöründeki firmalarının kaliteli ürün üretme konusunda ciddi anlamda AR-GE’ye yatırım yaptığına dikkati çeken Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sektörde sürekli geliştirilen bir kalite bilinci var. Bizim ihracatta öncü olduğumuz pazarlara baktığımızda en fazla kalite beklentisi olan pazarlar bu pazarlar. Aksi takdirde bu pazarlarda yer almanız çok mümkün değil. Otomotiv endüstrisinin tedarik ve ana sanayisi kalite bilinci açısından dünyanın birçok ülkesinden önde. Hatta kalite bilinci açısından ekonomik büyüklük anlamında şu anda olduğumuz sıraların da çok daha önündeyiz. Bu bizim en güçlü kaslarımızdan bir tanesi. Sürekli yeniliğe, sürekli yeni teknolojilere adaptasyonumuz, genç nüfusumuz, dinamik mühendislik altyapımız bizim kaliteli ürün üretme noktasındaki başarımızı sağlıyor.”
“Çekici ihracatında Avrupa birinci sırada”
Çelik, geçen yılı çift haneli büyüme rakamıyla kapatan otomotiv endüstrisinin alt sektörlerinden çekici ihracatının da her yıl artarak büyümesiyle otomotiv endüstrisine güç kattığını dile getirdi.
Oransal bazda en yüksek büyümeyi çekici ihracatında yaşadıklarına değinen Çelik, şunları kaydetti:
“Türkiye, ağır ticari ürünlerde Avrupa’nın en büyük ticari araç üreticisi. Ağır ticari ve çekici ihracatları da bu kapsam altında değerlendirildiğinde çekici ihracatının son iki yıldır çift haneli büyümesi bizim ticari araç ihracatındaki liderliğimizi pekiştiriyor. Çekici ihracatında da Avrupa birinci sırada. Tedarik sanayinde ve çekici ihracatında bir miktar Rusya faktörü var. Rusya’ya da iyi artış var ama Avrupa her zaman ön planda.”