Türkiye’nin önerisiyle Orta Koridor’da çalışma grubu kuruldu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakan Adil Karaismailoğlu, Bakü’de düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Kazakistan Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları Toplantısı’na katıldı.
Yapılan üçlü zirvede, Orta Koridor’da kapasite artışı ve verimliliği artıracak çalışma grubu, Türkiye’nin önerisiyle imzalanan protokolle kuruldu.
Karaismailoğlu, buradaki konuşmasında, uluslararası ulaşım koridorları ele alındığında Orta Koridor’un mesafe ve süre açısından diğer ulaşım koridorları için güçlü bir alternatif olduğunu bildirdi.
Orta Koridor’un önemini vurgulayan Karaismailoğlu, “Çin’den Avrupa’ya doğru yola çıkan bir yük treni, Orta Koridor ve Türkiye’yi tercih etmesi halinde 7 bin kilometreyi 12 günde katediyor. Aynı trenin Rusya Kuzey Ticaret Yolu’nu tercih etmesi halinde 10 bin kilometrelik bir mesafe ve en az 15 günlük seyir süresi söz konusu. Güney Koridor’u tercih etmesi durumunda ise gemiyle Süveyş Kanalı üzerinden 20 bin kilometre seyrederek ancak 45 ile 60 günde Avrupa’ya ulaşabiliyor. Bu rakamlar bile Orta Koridor’un küresel ticarette, Asya ve Avrupa arasında ne kadar avantajlı ve güvenli olduğunu gözler önüne seriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Geçen yıl 23 Mart’ta Süveyş Kanalı’nı tıkayan Ever Given adlı geminin karaya oturmasını hatırlatan Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Bu kaza sonucunda kanal 6 gün boyunca kapalı kalmış ve yüzlerce gıda, petrol ve LNG gemisinin beklemesi küresel tedarik zincirini sıkıntıya sokmuştur. Tüm bu hususlar göz önüne alındığında, Orta Koridor’un etkin işlerliği Azerbaycan, Kazakistan ve Hazar Bölgesi’nin küresel ticarete entegrasyonu açısından önemlidir. Bölgemizdeki Asya-Avrupa dış ticaret ağlarının merkezinde olmamız hususunu da dikkate alarak lojistikte bölgesel bir üs olmayı hedeflemekteyiz.”
“2053’e kadar 198 milyar dolarlık yatırım yapılması planlanıyor”
Karaismailoğlu, AK Parti hükümetinin ulaştırma ve haberleşme altyapılarının gelişimine özel önem verdiğine işaret ederek, Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı kapsamında 2029, 2035 ve 2053 hedef yıllar olmak üzere bölgeyi destekleyici altyapı projelerinin bulunduğunu aktardı.
2053 vizyonu doğrultusunda, Türkiye’nin Asya ile Avrupa arasında 700 milyar doları aşan ticaretten aldığı payı artırmayı hedeflediklerini vurgulayan Karaismailoğlu, “4 saatlik uçuş mesafesiyle 67 ülkenin ve 30 trilyon dolarlık küresel ticaret hacminin merkezindeyiz. Bütün yatırımlarımızda, bu potansiyelden daha fazla faydalanabilmeyi amaçlıyoruz. Tüm bu hedeflerimize erişmek için ulaşım ve iletişim stratejilerimizi küresel ve bölgesel şartlar ışığında her daim güncel tutmaya gayret ediyoruz. Demir yollarında başlattığımız reform hareketiyle bugün yüzde 4 olan demir yolunun taşımacılıktaki oranının, 2029’da yüzde 11’in üzerine yükselmesini, 2053’te ise yaklaşık yüzde 22 olarak gerçekleşmesini öngörüyoruz. Böylece ülkemizdeki demir yolunun, yük taşımacılığındaki payı 2053’e kadar 7 kat artacak. Yine yurt dışına yük taşımacılığında da demir yolunun payını 10 kat artırmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Karaismailoğlu, ulaştırma altyapısına 2002 yılından bugüne 172 milyar dolarlık yatırım yapıldığını, 2053 yılına kadar yaklaşık 198 milyar dolarlık yatırım yapılmasının planladığını belirtti.
Bu rakamdan en büyük payın demir yolu altyapısının geliştirilmesi için ayrıldığını dile getiren Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Orta Koridor’da ticaretin geliştirilmesi ve hattın etkinliğinin artırılması için güzergah ülkeleri olarak üzerimize ciddi sorumluluklar düşmektedir. Öncelikle demir yoluyla taşınan yük hacminin artırılması için maliyetlerin düşürülerek rekabet gücünün kuvvetlendirilmesi amaçlarımızdan biri olmalıdır. Bizi birbirimize bağlayan Bakü-Tiflis-Kars (BTK) Demiryolu hattının etkin işleyişi, birçok bileşenin bir araya gelmesiyle olabilecektir. Bu bileşenlerden en önemlisi, hiç şüphe yok ki altyapıdır. Bunun yanında bölge ülkelerinin gerek taşımacılık gerekse uluslararası ticaret anlamında yasal düzenlemelerini birbirleriyle uyumlandırması gerekmektedir. Bu çerçevede, BTK demir yolu hattının etkin işlemesi adına birlikte hareket etmemiz gerekmektedir. Şu an Kars-Ahılkelek arası ray açıklığı 1435 mm tek hat olarak çalışmaktadır. Ancak ikinci hat olarak ray açıklığı 1520 mm olan bir hat yaparak, zaman kayıplarının önüne geçmek ve işlemleri hızlandırmak istiyoruz. Bu planlamanın, hattın Orta Koridor’a yönelen küresel yük hareketine en kısa sürede cevap vermeye katkı sağlayacağını düşünüyoruz.”
“Geçiş ücretleri ve transit geçiş belgesi sorununu çözmeliyiz”
Kara yolu taşımacılığına da değinen Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
“Kara yolu taşımacılığında da bir dizi adım atmamız gerekmektedir. Ülkemizin amaçlarının gerçekleştirilmesi için de kara yolu taşımacılığındaki geçiş ücretlerinin kaldırılması, transit geçişin liberalleştirilmesi, ro-ro taşıma maliyetlerinin düşürülmesi ve Hazar Deniz taşımacılığının verimliliğinin artırılması gerekmektedir. Geçiş ücretleri ve transit belge temini konusunda kara yolu taşımacılığını sekteye uğratan kimi uygulamalara güzergah ülkelerinde rastlanmaktadır. Ülkelerimiz arasında ticaretin artabilmesi için öncelikle taşımacılıktaki geçiş ücretleri ve transit geçiş belgesi sorununu çözmemiz gerekmektedir. Kardeşliğimize yakışır şekilde yasal zemini hazırlayarak bu konularda gerekli çalışmaları hepimizin yapması gerektiğine inanıyorum. Kısa vadede bu problemlerin ortadan kalkması hepimizi memnun edecek ve ticaretimize olumlu katkı sağlayacaktır.”