Başbakan Şerif, Al Arabiya televizyonuna verdiği röportajda, Hindistan ile Pakistan’ı masaya oturtma konusunda Birleşik Arap Emirlikleri’nin önemli rol oynayabileceğini söyledi.
Şerif, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’ye iki ülke arasında Cammu Keşmir dahil tüm meselelerin çözümü için ciddi ve samimi şekilde müzakere yapma çağrısında bulundu.
“Cammu Keşmir’de çok çirkin şekilde insan hakları ihlallerinin yaşandığına ve ülkedeki azınlıkların da zulme uğradığına” işaret eden Şerif, Hindistan’ın görüşmelere hazır olduğunu tüm dünyaya göstermek için bunları durdurması gerektiğini vurguladı.
Hindistan ve Pakistan’ın iki komşu ülke olduğunu ve birlikte yaşamaları gerektiğini dile getiren Şerif, “Barış içerisinde yaşamak ve ilerleme kaydetmek veya birbirimizle tartışıp, zaman ve kaynak kaybetmek bize bağlı.” dedi.
Şerif, Hindistan ile Pakistan’ın 3 kez savaştığını, bunların halka daha fazla yoksulluk ve işsizlik getirdiğini anımsatarak, “Biz dersimizi aldık ve gerçek sorunlarımızı çözebildiğimiz sürece barış içinde yaşamak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Yoksulluğu azaltmak, refaha ulaşmak, halka eğitim, sağlık kurumları ve iş imkanı sağlamak istediklerini vurgulayan Şerif, “Kaynaklarımızı bomba ve mühimmatla harcamak istemiyoruz. Başbakan Modi’ye mesajım budur.” diye konuştu.
Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mümtaz Zehra Beluç, 14 Ocak’ta bir gazetecinin sorusuna verdiği yanıtta, Hindistan-Pakistan ilişkilerinde diyaloğun açılması ve Cammu Keşmir meselesinin çözülmesi için ABD dahil uluslararası toplumun kolaylaştırıcı rolünü daima memnuniyetle karşıladıklarını ifade etmişti.
Keşmir sorunu
İngiltere, 1947’de sömürge olarak yönettiği Hindistan’dan çekilirken o dönemde prenslik olan Keşmir, bağımsızlıklarını yeni kazanan Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda tercihle karşı karşıya kaldı.
Nüfusunun yüzde 90’ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947’de Pakistan’a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi.
Müslüman Keşmir halkı karara karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan’ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947’de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999’da savaş çıktı.
Savaşların ardından sağlanan geçici ateşkes sonucunda Keşmir’in yüzde 45’i Hindistan’ın, yüzde 35’i Pakistan’ın kontrolünde kaldı. Bölgenin doğusundaki yüzde 20’lik bir kısım ise sınırdaş Çin’in hakimiyetine verildi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948’den itibaren aldığı kararlarla Keşmir’in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halk oylamasıyla belirlenmesini öngörüyor.
Hindistan yönetimi, halk oylamasına karşı tutum benimserken, Pakistan BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.
Öte yandan Hindistan, 5 Ağustos 2019’da Cammu Keşmir’in özel statüsünü kaldırmış ve eyaleti merkezi hükümete bağlı iki birlik toprağına bölmüştü.
Bu adımın ardından Pakistan ile Hindistan arasındaki tansiyon yükselmişti.