Panama Belgelerini Gündeme Taşıyan Araştırmacı Gazetecilik Kuruluşunun En Büyük Fon Sağlayıcısı ABD

Panama Belgeleri, Pandora Belgeleri, Pegasus Projesi gibi geniş çaplı belge ve veri sızıntılarını dünya gündemine taşıyan, önde gelen araştırmacı gazetecilik kuruluşu Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi’nin (OCCRP) kurulduğu 2008’den bu yana en büyük fon sağlayıcısının ABD hükümeti olduğu, Washington’un OCCRP’nin yöneticilerini veto hakkı olduğu ortaya çıktı.

Fransız Mediapart haber sitesi, ABD’den Drop Site News (US), İtalya’dan Il Fatto Quotidiano, Yunanistan’dan Birleşmiş Gazeteciler ve de Almanya kamu yayıncısı NDR, kamuya açık belgelere ve eş kurucusu Drew Sullivan’ın NDR’ye verdiği kayıtlı röportajlara dayalı araştırma, OCCRP ile ABD yönetimi arasındaki ciddi ilişkilerin boyutunu gözler önüne serdi.

Panama Belgeleri, Pandora Belgeleri, Pegasus Projesi gibi geniş çaplı belge veri sızıntıları üzerine kurulan son yılların en büyük araştırmacı gazetecilik projelerini başlatan ve yürüten OCCRP’nin 100’den fazla gazetecilik ödülü bulunuyor.

Diğer yandan, Sullivan’ın “dünyanın en büyük araştırmacı gazetecilik örgütü” olarak tanımladığı ve kendisini tamamen “bağımsız” olarak sunan OCCRP, en başından bu yana ABD hükümetine yapısal olarak bağımlı bir kuruluş olduğu anlaşılıyor.

ABD Uluslararası Narkotik ve Kanun Uygulama İşleri Bürosu’nun (INL) verdiği fonla, Balkanlardaki organize suç ve yolsuzlukları araştırmak için 2006’da Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da kurulan OCCRP’nin dünya genelinde 200 çalışanı ve 20 milyon avro bütçesi bulunuyor.

INL’nin fonlama işlerini 2008’de ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’na (USAID) devretmesiyle, günümüzde de Washington yönetimi halen kuruluşun bütçesinin yaklaşık yarısını sağlıyor, ayrıca kurucusu ve yayımcısı Sullivan dahil OCCRP’nin “kilit personeli” konusunda söz hakkına sahip bulunuyor.

İnternet sitesinde ABD Dışişleri Bakanlığı, özellikle de USAID’den fon aldığını belirtse de, bu fonun boyutunu ve koşullarını açıklamayan OCCRP’nin çalışmalarında, ABD hükümetinin fonlaması asla geçmiyor.

Ayrıca ABD hükümeti OCCRP’nin çalışmalarının çok cüzi bir kısmında hedef alınırken, ABD yönetimi, OCCRP’ye Rusya ve Venezuela dahil belirli ülkelere yönelik araştırmalarında kullanma yükümlülüğü olan fonlar sağlıyor.

OCCRP’nin en büyük bağışçısı ABD

Resmi tarihinden ABD’nin kuruluşunda oynadığı rolü belirtmeyen sadece Birleşmiş Milletler’den (UN) bahseden OCCRP, kamuya açık mali denetim raporlarına göre, kuruluşundan bu yana ABD hükümetinde 47 milyon dolar, ayrıca Avrupa Birliği’nden (AB) 1,1 milyon dolar, 7’si İngiltere , 4’ü İsveç’ten olmak üzere Danimarka, İsviçre, Slovakya ve Fransa dahil 6 Avrupa ülkesinden 14 milyon dolar fon aldı.

Bu fonlar, OCCRP’nin 2014-2023 bütçesinin yüzde 70’ini, sadece ABD fonları bu bütçenin yüzde 52’sini oluşturdu.

Sadece 2023’te Washington, kuruluşa 11,7 milyon dolar ödeyerek harcamalarının yüzde 53’ünü karşıladı.

OCCRP, 23 bağışçısı arasında sıraladığı USAID’den aldığı fon miktarını açıkça paylaşmamayı tercih etti.

ABD, kuruluşun yıllık çalışma planı üzerinde söz hakkı, kilit personel için veto hakkına sahip

ABD’nin kuruluşu fonlamasındaki en büyük sorun, bu bağışın belirli koşulları olması. USAID yetkililerine göre, OCCRP ile USAID arasındaki “işbirliği sözleşmesi”ne göre, USAID, kuruluşun yıllık çalışma planı üzerinde söz hakkına ve kilit personelin atanmasında veto hakkına sahip bulunuyor.

OCCRP’nin ayrıca, Washington’un sağladığı fonlarla ABD’ye karşı araştırmalarda kullanma hakkı bulunmuyor.

Örneğin, 2000’lerin sonunda iki Amerikan şirketi Microsoft ve Bechtel’in adı bazı Balkan ülkelerinde yolsuzluk soruşturmalarına karıştı. Ancak OCCRP’nin aktif olduğu ülkelerde geçen bu olay, kuruluşun yolsuzluk raporlarına konu edilmedi.

ABD’ye yönelik soruşturmaları çalışmalarını çok cüzi bir kısmını oluşturan OCCRP’nin ayrıca soruşturmada ulaşılan 22 medya ortağı, kuruluşun ABD hükümetiyle ilişkilerinin boyutuna dair kendilerini bilgilendirmediğini ifade etti.

ABD, bazı fonları belli ülkelere yönelik araştırmalarda kullanılmak üzere verdi

Öte yandan OCCRP, ABD hükümetinden, belli başlı ülkelere yönelik araştırmalarda kullanılmak üzere fonlar kabul etti. Örneğin 2015-2019 yılları arasında ABD Dışişleri Bakanlığı OCCRP’ye, “Rus Medya Alanını Dengeleme” olarak adlandırılan bir projede kullanılmak üzere 2,2 milyon dolar, 2019-2023 arasında da Rusya ve Çin’in de dahil olduğu “Avrasya’da Araştırmacı Gazeteciliği Güçlendirme” projesinde kullanılmak üzere de 1,7 milyon dolar bağışladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı, ayrıca OCCRP’ye Venezuela’da yolsuzlukla mücadeleye dair bir görev için de 200 bin dolara yakın bağışta bulundu.

Ayrıca, 2022’de ABD Uluslararası Narkotik ve Kanun Uygulama İşleri Bürosu (INL) OCCRP’ye Rus oligarkların yoğun olarak bulunduğu Malta ve Kıbrıs’ta suç ve yolsuzlukları ortaya çıkarma ve araştırmacı gazeteciliği güçlendirmeyi amaçlayan 2 yıllık bir proje için 1 milyon dolar bağış yaptı. Eylül 2023 yılında, program yenilendi ve kuruluşa 1,3 milyon dolarlık ek bağış ödendi.

Bu süre boyunca, OCCRP, Araştırmacı Gazeteciler Uluslararası Konsorsiyumunca koordine edilen, Rusya’nın Kıbrıs’ta ABD yaptırımlarından kaçınmasına odaklanan Cyprus Confidential denilen medya soruşturmasında yer aldı. Kasım 2023’te soruşturmanın sonuçlarının yayımlanmasının 3 hafta sonrasında, 20’den fazla FBI ve ABD Mali Suçlarla Mücadele Birimi’nin ajanları adaya gitti.

OCCRP’den araştırmayı yapan gazetecilere tehdit

OCCRP yönetim kurulu ve Sullivan, Mediapart ve bu araştırmayı yapan diğer medya kuruluşlarına karşı yasal işlem başlatmakla tehdit etti.

Sullivan ayrıca araştırmanın yayımlanmaması için yakın olduğu kuruluşlara baskı uygularken, çalışmada yer alan bazı gazetecilere iftira suçlamaları yöneltti.

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.