ABD Merkez Bankası’nın (Fed) gelecek dönem para politikasına ilişkin belirsizliklerin yeniden artmasıyla emtia piyasasında geçen hafta düşüş eğilimi hakim olurken, oynaklığın görüldüğü sert hareketler de öne çıktı.
ABD’de hem makroekonomik veri akışı hem de Fed yetkililerinin açıklamaları varlık fiyatlarının yön bulmasını zorlaştırdı.
Fed’in “Bej Kitap” raporunda, son haftalarda genel ekonomik faaliyetin “çok az” değiştiği, büyüme beklentilerinin ise büyük oranda değişmediği kaydedildi.
Tüketici fiyatlarının genel olarak hala yüksek olan talebin yanı sıra daha yüksek envanter ve işçilik maliyetleri nedeniyle arttığı kaydedilen raporda, ev ve kira fiyatlarının çoğu yerde dengelendiği ancak rekor seviyelere yakın kaldığı bildirildi.
New York Fed Başkanı John Williams, enflasyonun yavaşlamaya devam ettiğini ancak hala çok yüksek seviyede olduğunu ifade etti.
Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin ise ABD’de enflasyonun Fed’in yüzde 2’lik hedefine geri döndüğüne dair daha fazla kanıt görmek istediğini belirtti. Barkin, ülke ekonomisinin, faiz oranlarındaki mevcut seviyede gayet iyi işlediğini aktardı.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in gelecek ay 25 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakılmaya başlanırken, temmuz toplantısına ilişkin belirsizlikler de güçlendi.
Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) bu ayki toplantıda getiri eğrisine yönelik düzenlemelere gideceği ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) yıl sonuna kadar 3 faiz artışına gideceğinin fiyatlanmaya başlamasıyla da emtia fiyatlarında oynaklık arttı.
Analistler, para politikalarına ilişkin belirsizliklerin emtia piyasası üzerindeki baskıyı artırdığını söyledi.
Değerli metallerde altın ve gümüş değer kaybederken, paladyum ve platin sert yükseldi
Geçen hafta altın ve gümüş yüzde 1,1 değer kaybederken, paladyum yüzde 6,1, platin yüzde 7,6 değer kazandı.
Analistler, ABD’de açıklanan makroekonomik verilerin ekonomik aktiviteye ilişkin karışık sinyaller vermesi ve ABD Merkez Bankası (Fed) üyelerinin “şahin” yorumlarının gelecek dönem para politikasına ilişkin beklentileri yeniden belirsizleştirdiğini aktararak, söz konusu durumun altının ons fiyatını baskıladığını ifade etti.
Altın ve gümüşteki aşağı yönlü seyre karşın devam eden resesyon endişeleri, paladyum ve platine olan talebi artırdı.
Geçen hafta baz metallerde de düşüş eğilimi hakimdi. Tezgah üstü piyasada, bakır yüzde 2,8, nikel yüzde 0,6, çinko yüzde 5,2 azalırken, alüminyum yüzde 0,9 arttı. Kurşunda ise yatay bir seyir izlendi.
Enerji emtiasında da sert dalgalanmalar öne çıktı. Geçen hafta Brent petrol yüzde 5,3 düşüş, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gaz ise yüzde 5 artış kaydetti.
Brent petrol fiyatlarındaki düşüşte, ABD ekonomisine ilişkin resesyon ve petrol talebi endişeleri etkili oldu. Sıcaklıların tekrar düşeceğine ve ısı talebinin artacağına yönelik öngörülerle doğal gaz fiyatları arttı. ABD’de elektrik üretiminin artması da doğal gaz fiyatlarının artmasını sağlayan faktörlerden bir tanesi oldu.
Tarım emtiasında düşüş eğilimi hakimdi
Geçen hafta Chicago Ticaret Borsası’nda işlem gören buğday yüzde 2,8, mısır yüzde 3,2, soya fasulyesi yüzde 1,2, pirinç yüzde 2,7 değer kaybetti.
Intercontinental Exchange’de (ICE) pamuk yüzde 3,4 azalırken, kakao yüzde 3 arttı. Kahvede ise yatay bir seyir izlendi.
0,2509 dolarla Mart 2012’den bu yana en yüksek seviyeyi gören şeker ise haftayı yüzde 5,5 artışla tamamladı.
Üretim tahminlerinin artmasıyla pirinç fiyatları düştü.
Fransa ve Hindistan’da şeker üretimi beklentilerinde yaşanan düşüş, fiyatlarda yükselişe neden oldu. Analistler, El Nino hava olayının da şeker üretimini aşağı yönlü etkileyebileceği öngörüsünde bulundu.