Peru’nun kuzeyindeki Trujillo şehrinde yıl başından bu yana sergilenen yaklaşık 3 metre boyundaki doğurganlık heykeli, anatomik olarak gerçeklerle uyumlu olmasa da koyu kırmızı yapısıyla milattan sonra 150 ile 700 yılları arasında bölgede yaşayan Moçe kültürüne ait heykellerin aslına sadık bir temsilcisi olarak turistlerin ve kültürseverlerin beğenisine sunuldu.
Moçe uygarlığı tarihi kalıntıları, cinsel temalı çok sayıda eserle biliniyor. Şimdiye dek cinsel ögeler barındıran en az 500 farklı Moçe seramiği keşfedildi.
1 buçuk metre boyunda
Peru’da dikilen yeni heykel, 1 buçuk metrelik penisiyle turistlerin büyük ilgisini çekerken, bazı kesimlerce eleştiriye de tabi tutuldu. Eleştirilerin ardından heykel henüz ilk haftasında saldırganlara hedef oldu.
Heykelin üzerinde bir delik açarak kaçarken de saldırganların havaya ateş açtığını belirten Moçe Belediye Başkanı Arturo Fernández Bazán, “Sabah iki sıralarında üç kapişonlu şahıs, tepki vermemesi veya telsizdeki meslektaşlarını arayıp durumu bildirmesini engelleyebilmek için güvenlik görevlisinin boynuna bir bıçak dayadı ve diğer iki saldırgan o esnada penise zarar verdi” ifadelerini kullandı.
Peruvian 🇵🇪 statue’s giant #penis thrills tourists but vandals are turned offhttps://t.co/itaPrQbvrm pic.twitter.com/tefkH7yGKY
— ABC Mundial (@ABCMundial) January 7, 2022
30 yeni heykel daha dikilecek
Ancak heykel etrafındaki tartışmalar, yerel yetkililerin antik Moçe kültürünü temsil eden ve çoğu cinsel eylemleri tasvir eden 30 civarında yeni heykel daha dikmeyi planlamasını engelleyemedi.
Kültür Bakanı: Kültürel mirasımızla hepimiz gurur duymalıyız
Heykellerin müstehcen olduğuna ve çocuklar tarafından görülmemesi gerektiğine inanan bazı kesimlerin bu yöndeki eleştirilerine yanıt veren Peru Kültür Bakanı Ciro Gálvez, şu ifadeleri kullandı:
“Çocukların bunu görmemesi ya da bu tip heykellerin fazla saldırgan olduğunu düşünme fikri, gericilik zamanına ait bir yaklaşım. Perulular olarak, insanoğlunun doğasında bulunan cinsel veya erotik kısım da dahil olmak üzere mirasımızla hepimiz gurur duymalıyız.”