AB üyesi Polonya’da iktidardaki milliyetçi-muhafazakar Hukuk ve Adalet Partisi’nin (PiS) başvurusu sonucu Anayasa Mahkemesi’nin aldığı ‘kalıtım bozukluğu olan fetüsü aldırmanın anayasanın ihlali olduğu’ kararının ocak ayında yürürlüğe girmesiyle kürtaj neredeyse tümden yasak hale gelirken, 22 haftalık hamile bir kadının septik şok yüzünden ölmesinin gerisinde bu yasağın olduğu belirtildi.
Eylül ayında Pszczyna kentinde yaşanan olayı yargı süreci başlatarak ülkenin gündemine getiren ailenin avukatı, 30 yaşındaki Izabela’nın suyu boşalınca hastaneye gittiğini, doktorların geçmiş taramalarda birçok bozukluk olduğunu belirlediği fetüsün kalbinin attığı gerekçesiyle hamileliği sonlandırmadığını, bu kez de fetüsün hayatta kalmak için yeterli amniyotik sıvıdan yoksun olmasına rağmen müdahale etmediğini, ancak son taramada fetüsün öldüğünü belirleyince sezaryen yapmaya karar verdiğini, fakat ameliyat odasına götürülürken Izabela’nın kalbinin durması sonucu öldüğünü anlattı.
Hafta sonunda Pszczyna dahil onlarca kentte düzenlenen protestolarda Izabela’nın anısına ellerinde mumlarla yürüyen on binlerce kişi, “Onun da kalbi atıyordu”, “Bu cinayettir”, “Bir kayıp daha olmasın”, “Umursamazlık, suç ortaklığıdır” yazılı pankartlar açtı. Özellikle kadınlar ‘erkek egemen Polonya’da yaşamaktan korktuklarını’ dile getiren pankartlar taşıdı.
TVN24 kanalına konuşan bir protestocu kadın “Kürtaj yasağı yasası, Polonyalı kadınları öldürüyor. Bu dehşet verici, insanlıkdışı bir zalimlik. Umarım, bu olay, Polonyalı kadınların ölmek zorunda kalması durumunun değişmesine bir şekilde katkıda bulunur” dedi.
Sol Parti milletvekili Agnieszka Dziemianowicz-Bak, “Kadınları öldüren, aileleri anne, eş ve kardeşten yoksun bırakan yasayı artık değiştirelim” çağrısını yaptı.
Protestolara koşut Onet.pl haber sitesine konuşan bir erkek, haziranda eşinin de benzer koşullar altında öldüğünü söyledi.
Koyu Katolik muhafazakar hükümet ise Izabela’nın ölümünden AYM kararının değil, doktorların kararı yanlış anlamasının sorumlu olduğunu savundu.
Sağlık Bakanı Adam Niedzielski, hamileliği sona erdirmenin yasal olduğu durumları netleştiren talimat yayımladığını açıkladı.
“Ulusal Jinekoloji ve Doğum Bilimi Danışmanı’ndan yaşanan olaydaki gibi kadının güvenliğinin hamileliği sonlandırma nedeni olduğu gerçeğini açık ve net anlatacak bir kılavuz yayımlamasını talep ettim” diyen Niedzielski, ‘kadının sağlığı veya hayatı tehlikede olduğunda hamileliği sonlandırmanın yasal olduğunu doğrulayan’ bu kılavuzu doktorlara gönderdiğini duyurdu.
Buna göre amniyotik sıvının erken kaybı durumunun da eklendiği kılavuzda “Doktorların deneyimlerinden ve mevcut tıbbi bilgilerinden yola çıkarak kesin kararlar almaktan korkmamaları gerektiği açıkça vurgulanmalıdır” denildi.
Bir yıl öncesine kadar Polonya’daki kadınlar üç durumda kürtaj yaptırabiliyordu: Hamilelik tecavüz gibi bir suçtan kaynaklanıyorsa, kadının sağlığı veya hayatı tehlikedeyse veya fetüsün onarılamaz kusurları varsa. Bu son olasılık, bir yıl önce AYM kararıyla ortadan kalktı.
AYM kararı sonrası, sadece ensest, tecavüz ve annenin sağlığının risk altında olduğu durumlarda kürtaja yasal olarak izin veriliyor. Oysa Polonya’daki kürtaj vakalarının yüzde 98’i, kalıtım bozukluğu olan fetüsü aldırmaya izin veren 1993 tarihli bir mahkeme kararına dayanıyordu.