Prof. Dr. Alper Şener, 3’üncü dalga içerisinde İngiltere varyantının daha baskın olduğunu ve taramaların yüzde 80 civarında pozitif geldiğini belirtti. Şener, Brezilya ve Güney Afrika varyantlarıyla da karşı karşıya olunduğunu, artık neredeyse Vuhan tipinde virüs kalmadığını ifade etti.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, pandeminin 3’üncü dalgası içerisinde daha önceki dalgalarda tespit edilemeyen değişik bir seyirle karşılaştıklarını söyledi.
Özellikle İngiltere varyantının baskın olduğuna ve taramaların yüzde 80 civarında pozitif geldiğine dikkat çeken Şener, beraberinde Brezilya ve Güney Afrika varyantlarıyla karşı karşıya olunduğunu, artık neredeyse vahşi tipteki, Vuhan tipinde virüs kalmadığını ifade etti.
’40-50 yaş arasında hastalık daha ağır seyretmeye başladı’
Daha önceki hasta grubunun aksine yaş grubunda küçülme olduğunu belirten Prof. Dr. Alper Şener, “Önceden 75 yaş ve 65 yaş üstündeki grupta görülüyordu. Yatış endikasyonu ağırlaşan hasta grubu, ‘genç erişkin’ diyebileceğimiz aktif çalışan 40 ile 50 yaş arasında kümelenme var. Bu yaş gruplarında hastalık daha ağır seyretmeye başladı. Daha önceki dalgalarda gördüğümüz hastalarda, yatış durumunda kan oksijen doygunluğunda, oksijen satürasyonunda hızlı bozulma görmüyorduk.
‘Son bir buçuk ayda gelen hasta gruplarında hızlı kötüleşme ve yoğun bakıma yatış mevcut’
Özellikle son 1,5 aydır gelen hasta grubunda hızlı kötüleşme ve yoğun bakıma yatış görüyoruz. Öykü hep aynı: Tanı almış, PCR’ı pozitif, ilk başta her şey normal. Hasta, ilaçlarını kullanıyor. Birden solunum sıkıntısıyla acil servise gelip, bazen direk yoğun bakıma, bazen de servise yüksek düzeyde oksijen almak için yatan bir hasta grubu oluştu. Tedavide bir değişim yok. Antiviraller yine aynı. Üçüncü dalgada, virüsün dinamiği ve yoğunluğu değişti. İngiltere ile Avrupa deneyimi de bu şekilde. Bu hasta grupları için korunma önlemleri ön plana çıkıyor. Korunma önlemleri aynı, değişmedi. Yeni bir tedavi modeli yok. En iyi mücadele bu virüsü almadan, kedimizi korumak” dedi.
‘Günde 1 milyon aşı yapabilirsek, 3 ay gibi bir zamanda toplumun yüzde 75’i aşılanır’
İngiltere’nin hızlı bir şekilde aşılama çalışmalarına başladığını söyleyen Prof. Dr. Alper Şener, “21 Haziran’da tamamen normalleşmeden bahsediliyor. İngiltere’de 21 Haziran’a kadar toplumun yüzde 80’nine çift doz aşı yapılması hedefleniyor. Bizim de bu rakama ulaşma şansımız var. Sağlık Bakanlığı’nın deklare ettiği aşılar bir an önce gelecek olursa Türkiye’nin günde 1 milyon civarında aşı yapma kapasitesi var. Avrupa’da bu ciddi bir rakamdır, ülkelerin ve dünyanın genel klasmanıyla kıyasladığınız zaman. Eğer günde 1 milyon doz aşıyı yapabilir pozisyonda olursak, 60 gün içerisinde de bunu maksimum seviyede uygularsak, 2 ay içerisinde toplumun ciddi bir grubunu aşılamış hale geleceğiz. 2,5-3 ay gibi periyoda yayacak olursak toplumun yüzde 75’ini aşılayabiliriz.
‘Maske, sosyal mesafe gibi önlemleri tamamen kaldırmayı uzun bir süre düşünmeyeceğiz’
O zaman salgının bitmesini ve hayatın normale dönmesini konuşabiliriz. Bunu da bir takvime bağlamak lazım. Aşılama hastalık yükünü azalttığında ancak salgında normalleşmeden bahsedebiliriz. Ancak maske, sosyal mesafe gibi genel toplumsal önlemleri tamamen kaldırmayı uzun bir süre düşünmeyeceğiz” diye konuştu.