Fransa’daki Caen Mahkemesi, 10 Kasım’da görülen duruşmada gıyaben yargılanan ve Lübnan’da ikamet eden 81 yaşındaki rahip Mansur Labaki hakkında, 1991-1998 döneminde Caen’ın yakınlarındaki Douvres-la-Delivrande kentinde Lübnanlı yetim çocuklara yönelik açtığı ve yönettiği yurtta 3 kız çocuğa cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle 15 yıl hapis cezası verdi.
Labaki, davanın açıldığı tarihten bu yana Lübnan’da kalmayı tercih etti ve duruşmalara hiç katılmadı. Karara itiraz hakkı bulunmayan Labaki, Fransa’ya gitmesi halinde cezaevine girecek.
Lübnan hükümetinin ise Labaki’nin sahip olduğu dini ve siyasi bağlantılar nedeniyle sessiz kalmayı tercih ettiği ve açıklama yapmaktan kaçındığı söyleniyor.
“Lübnan’ın yardım etmemesi halinde Fransa’nın yapabileceği bir şey yok”
AA muhabiri, 2013’ten bu yana mağdurların avukatlığını yapan ve davanın ana avukatlarından olan Solange Douminic ile telefonda görüştü.
Lübnan hükümetinin rahip Labaki’yi teslim etmediği müddetçe, Fransa’nın Lübnanlı rahibi cezaevine gönderme şansının olmadığını söyleyen Douminic, “Korkarım ki Lübnan’ın yardım etmemesi halinde Fransa’nın yapabileceği pek bir şey görünmüyor. Fransa, onu Lübnan’ın dışına çıkmasına zorlayamaz.” dedi.
Caen Mahkemesi’nde hakkında dava açılmasından bu yana rahip Labaki’nin Fransa’ya gelmediğini ve hiçbir şekilde mahkeme huzuruna çıkmadığını hatırlatan Douminic, “Gelmesi halinde tutuklanacağını bildiği için hiç gelmedi.” diye konuştu.
2013’te başlayan ve 8 yıl süren dava süresince yaptıkları incelemelerde kendilerini şoka uğratan birçok durumla karşılaştıklarını anlatan avukat Douminic, bu şokun nedeninin ise Labaki’nin istismarına veya tecavüzüne uğrayanların sayısının 3’ten fazla olması olduğunu söyledi.
Douminic, “Soruştuma kapsamında (Fransa’da) 50 kişinin cinsel istismar veya tecavüze maruz kaldığını sayabildik. Bu sayının Lübnan’da iki katı olduğunu kolaylıkla düşünebiliriz.” dedi.
2016’da hakkında uluslararası yakalama kararı çıktı
Rahip Labaki, söz konusu davaya ilişkin daha önce yaptığı açıklamada, kendisine yönetilen tüm suçlamaları reddetmiş ve bunların tamamen bir komplo olduğunu ileri sürmüştü.
Labaki hakkında, 2016’da Interpol tarafından “uluslararası yakalama kararı” çıkarılmıştı. Ancak Lübnan’da ikamet eden Labaki’ye yönelik Beyrut yönetimi tarafından herhangi bir yaptırım veya Fransız makamlarına teslimi gibi bir adım atılmadı.
Rahip Labaki’nin öz yeğeni olup söz konusu 3 mağdur arasında bulunan Celeste Akiki, daha önce yaptığı açıklamada, amcasının ülkedeki dini yetkililerle güçlü dostlukları bulunduğunu, bu bağlantıları sayesinde Lübnan’da kendisine dokunulmadığını söylemişti.
Lübnan’da en büyük Hristiyan dini otorite olan Maruni Patriği Beşşara er-Rai, 2016’da Labaki’ye destek veren bir açıklama yayınlamış ancak daha sonra bu desteğini çekmişti.
Labaki tarafından 13 yaşında cinsel istismara uğradığını belirten mağdurlardan biri, Nisan 2013’te Caen Savcılığına suç duyurusunda bulunmuştu.