Belarus sınırına yakın Ukrayna’nın eski kentlerinden biri olarak kabul edilen Çernigiv, Desna Nehri’nin kıyısında bulunmasıyla dikkati çekiyor.
Söz konusu kent, mart ayının başında saldırılara maruz kalsa da Rus ordusunca ele geçirilemedi. “Çernigiv kuşatması” olarak da anılan çatışmalarda, şehrin kenarlarında bulunan sivil altyapı kullanılmaz hale geldi.
Hastane, fabrika, spor merkezleri ile sivillerin yaşadığı binaların vurulduğu Çernigiv, saldırılar sonrası normal hayata dönmeye çalışıyor.
Yaralarını sarmaya çalışan kent sakinleri, saldırılar esnasında yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
“Olanlar, halkımıza yapılan soykırımdır”
Soyadını vermek istemeyen Çernigiv şehri sakinlerinden Aleksey, saldırılarda çok sayıda sivilin öldüğünü belirterek “Kentteki hastane, okul, fabrika ve binamızın yanındaki eczane vuruldu. Yakınımızdaki eczanede sıra vardı. Burada, çok sayıda insan öldü. Her yerde ceset parçaları ile doluydu. Saldırılar mart başında düzenlendi. İnsanlar soğuk havada dışarıda kaldı. Kabus yaşadık.” dedi.
Aleksey, anne babasının da saldırılarda yaralandığını belirterek “Eşimi ve çocuklarımı güvenli yere götürmüştüm. Ancak anne babam evde idi. Hayatta kaldıkları için çok şanslılar. Onları buradan çıkararak Almanya’ya gönderdim.” diye konuştu.
Saldırıda dairesinin kullanılmaz hale geldiğine dikkati çeken Aleksey, kendisinin genç olduğunu ve yeni bir daire için tekrar çalışacağını dile getirdi.
Aleksey, “Bunu yapanların kafalarını hala anlamış değilim. Rus askerleri emirleri yerine getirmiş olabilir ancak evimizin yakınında askeri unsur bile yoktu. Vurulan yerde sivillerin yaşadığı binalar vardı. Olanlar, halkımıza yapılan soykırımdır.” değerlendirmesinde bulundu.
Aleksey’in eşi Yuliya da bazı akrabalarının Rusya’da yaşadıklarını söyleyerek “Akrabalarım, zombi gibi konuşuyor, anlattıklarımıza inanmıyor. Onlar, bize saldırmadıklarını, bizi koruduklarını söylüyor. Nasıl koruyorsunuz? Evim yok artık. Bizim korunmaya ihtiyacımız yoktu ki. Buraya kimseyi davet etmedik. Hayatımız, hayallerimiz çalındı.” ifadelerini kullandı.
“Saldırılarda bilincimi kaybettim”
82 yaşındaki Nina ise evinde engelli oğluyla birlikte yaşadığını belirterek “Saldırılar esnasında evde idik. Patlamanın dalgası o kadar güçlüydü ki bilincimi kaybetmişim. Beni ve oğlumu buradan kurtarma ekipleri çıkarmış. Kendime geldiğimde nelerin olduğunu anladım. Yaklaşık 1 ay sığınakta kaldık.” dedi.
Evlerinde elektrik ve gazın olmadığına dikkati çeken Nina, “Yemek yapmak için yan binadaki komşularıma gidiyorum. Burasını inceleyecek ekibi bekliyoruz. Bu ekibin de ancak 1 ay sonra geleceği söylendi. Ne yapacağımızı bilemiyorum. Yardıma ihtiyacımız var.” diye konuştu.
Vurulan binadaki sakinlerden Olga da evinin Rus ordusu tarafından uçaklarla bombalandığını belirterek şöyle devam etti:
“Dairemizde tadilatı yeni yapmıştık. Tüm gücümü buna harcadım. Şimdi sıfırdan her şeyi yapmalıyım. Buna gücüm artık yetmez. Kimse yardımcı da olmuyor. Her şey belirsiz. Hayatımıza bir şekilde devam edip yaralarımızı saracağız.”
“Olanlar faşizm”
Vatandaşlardan Valentina, Rus ordusunun eylemlerini “faşizm” olarak değerlendirerek “Çernigiv’e karadan giremedikleri için uçaklarla sivilleri vurdular. Askerlerimiz son nefesine kadar şehrimizi savundu ve Rusların kenti ele geçirmesine izin vermedi. Askerlerimize bunun için minnettarım.” ifadelerini kullandı.
Sivillerin şehre dönmeye başladığını belirten Valentina, saldırıların tekrar yaşanmayacağına dair umudunu dile getirdi.
İki çocuk sahibi Eduard ise saldırılar esnasında ailesini şehir dışına çıkardığını anlatarak “Saldırılar sonrası evimi onarıyorum. Evimdeki eşyalar hasar görmüş durumda. Ailemle kardeşimin evinde kalıyoruz. Şimdilik çocuklarımı buraya getirmek istemiyorum. Çünkü binamızdaki manzara çocuklarımda psikolojik travma yaratabilir. Onları bundan korumalıyım.” dedi.
“Merkezimin altyapısının yüzde 95’i yok edildi”
Çernigiv Olimpik Eğitim ve Spor Merkezi Müdürü Andrey Volkov, merkeze bağlı stadyumun eski Sovyetler Birliği’nde uzaya çıkan ilk insan Yuriy Gagarin’in adını taşıdığına dikkati çekerek şunları söyledi:
“Stadyum Gagarin adını taşıyor ancak burası da bombalandı. Buraya 13 Mart gecesi hava saldırısı düzenlendi, en az 6 hava bombası atıldı. Bunların 4’ü merkezimize isabet etti. Merkezimizin altyapısının yüzde 95’i yok edildi. Merkezde en az 2 kişi hayatını kaybetti. Savaş öncesi Avrupa standartlarına göre yeni bir stadyum inşa etme hayalim vardı. Şimdi ise hayalime daha yakınlaştım. Çünkü şimdi her şeyi sıfırdan inşa edeceğiz. Kentimiz bunu hakkediyor.”