Lavrov, Rus devlet televizyonu Pervıy Kanalı’ndaki bir programda, gündemde olan konuları değerlendirdi.
Gürcistan’da “yabancı ajan” yasa tasarısının parlamentodan ön onay almasına karşı düzenlenen protestolara değinen Lavrov, bu gösterilerin Ukrayna’nın başkenti Kiev’de 2013-2014’te gerçekleşen Meydan olaylarına benzediğini söyledi.
Lavrov, “Şüphesiz, bütçesinin yüzde 20 oranında maddi destek alan sivil toplum kuruluşlarının tesciline ilişkin yasa, iktidarın güçle değiştirilmesi sürecini başlatmak için bir bahanedir.” diye konuştu.
Benzer yasaların ABD, Fransa, Hindistan ve İsrail’de de daha önce kabul edildiğine dikkati çeken Lavrov, Gürcistan’daki yasa tasarısının söz konusu ülkelerdeki kanunlara göre daha yumuşak olduğuna işaret etti.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in “Gürcistan’daki yasanın Avrupa değerlerine aykırı olduğu” yönünde açıklama yaptığını anımsatan Lavrov, bu yasa tasarısının geri çekildiğine dikkati çekti.
Lavrov, Gürcistan’daki protestoları Moldova’da son dönemde düzenlenen gösterilerle de kıyaslayarak, “Tiflis’teki gösteriler barışçıl olmaktan uzaktı. Burada arabalar devrildi, göstericiler tarafından göz yaşartıcı gaz ve sis bombaları kullanıldı. Kişinev’de ise böyle bir şeyin yaşandığını hatırlamıyorum. Öyle olsa bile, tutum tamamen farklıdır.” ifadelerini kullandı.
“Batı’ya ne şekilde cevap vereceğimizi düşüneceğiz”
Kuzey Akım 1 ve 2 doğal gaz boru hatlarında geçen yıl gerçekleşen patlamalara da değinen Lavrov, “bu terör saldırısı” ile ilgili soruşturmanın yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Objektif, tarafsız, şeffaf soruşturma engellenirse, mülkümüze yönelik doğrudan yapılan bu saldırı nedeniyle Batı’ya ne şekilde cevap vereceğimizi düşüneceğiz.” dedi.
Bakan Lavrov, Batılı ülkelerin Rusya’ya yönelik yaptırım uyguladığına dikkati çekerek, “Batı, Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımların atlatılması için kullanılan her türlü kanalın engellenmesi amacıyla strateji geliştiriyor.” diye konuştu.