Anadolu Üniversitesi (AÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü yüksek lisans öğrencisi Mustafa Tuğrul, eskimiş saat mekanizmaları ve bisiklet parçalarını hareketli heykellere dönüştürüyor.
Metalden mermere, mobilyadan toptan satış yapılan iş yerlerine çok sayıda faaliyet kolunda işletmenin bulunduğu Baksan Sanayi Sitesinde metal oluk üretimi yapılan bir dükkanda sanat eserleri ortaya çıkarılıyor.
Lisans öğrenimi sırasında da metal heykellerle uğraşan Tuğrul, metal oluk üretimi yapılan işletmede kendisine ayrılan bölümde çeşitli eserler yapıyor.
Heykeldeki durağanlık algısını değiştirmek için eski saatlerin çarklarını, bisikletlerin pedalları ile zincirlerini ve bazı dişli parçalarını kullanan Tuğrul, şimdiye kadar 10 hareketli heykel tasarladı. Tuğrul’un insan ile at, turna gibi hayvan figürlerinden oluşan eserleri fuar ve sergilerde dikkati çekiyor.
Mustafa Tuğrul, AA muhabirine, atık metallerden figüratif heykeller yaptığını söyledi.
Çocukluğunda kendisine alınan oyuncukların içini merakla açtığını belirten Tuğrul, şöyle konuştu:
“Oyuncakların mekanizmalarını kurcalardım. Nasıl hareket ettiklerini, nasıl döndüklerini hesaplamaya çalışırdım. Bu uğraş daha sonra güzel sanatlar lisesine başlamamla resimle, sonrasında da heykelle daha profesyonel bir boyuta geçti. Heykelde durağan fikrini ve algısını biraz da yıkmak için hareketli eserleri tercih ettim. Hareketli heykellerde de çoğunlukla atık malzemeler kullanıyorum. Mutfak malzemeleri, çatal, bıçak, kaşık… Onun dışında araba parçaları, çarklar, dişliler, rulmanlar, bobinler çok fazla şey olabiliyor. Duvar saati parçaları… Onların içindeki pirinç mekanizmalar çok hoşuma gidiyor. Çarklar ve dişliler, onların yerleşimleri, hesaplamalar, bunları heykelde kullanmak da ayrı bir heyecan, zevk veriyor. Yıllardır aslında var olan bir mekanizmayı işlevinin dışında, zamanı göstermek yerine bir sanat eseri üzerinde görsel bir algıyla sunmak izleyici için de farklı oluyor.”
“Kinetik heykel yapmak mühendislik bilgisi de gerektiriyor”
Tuğrul, durağan heykele göre sanatseverlerden daha fazla ilgi gören kinetik heykelin son yıllarda ortaya çıktığına işaret etti.
Yaptığı kinetik heykelleri sanatseverlerin hareket ettirme imkanı bulduğunu anlatan Tuğrul, şunları kaydetti:
“Böylece heykele de müdahale etmiş oluyor aslında. Bunu seviyorum çünkü izleyici de o heykele katılıyor. Aslında kinetik heykellerin yapımı daha zor. Çünkü heykel bilgisi dışında mühendislik bilgisi de gerektiriyor. O makine parçalarının, çarkların, dişlilerin, zincirlerin yerleştirilmesinin hesaplamaları pek de kolay olmuyor. Bedenen yorgunluktan çok zihnen bir yorgunluğa girişmiş oluyorsunuz, kinetik heykel yaptığınız zaman. Çok fazla uğraşıyorum. Mekanik mühendisliği ile de ilgilenmek gerekiyor. Bazı parçaları hareket ettirmek için mekanik mühendisliği ile ilgili çeşitli tezleri ve makaleleri okuyorum. Bugüne kadar yaklaşık 10 kinetik heykel yaptım. İnsan figüründe yaptığım da oldu hayvan figüründe kullandığım da oldu. Aslında ikisi de kinetik heykel için çok yatkın.”
Tuğrul, büyük heykellerin genellikle atık malzemelerden yararlanıldığı için 1000’den fazla parçadan oluştuğuna değinerek, kinetik heykelleri çok büyük boyutta yapmadığından daha az parça kullandığını sözlerine ekledi.