Erzincan’da yaşayan 74 yaşındaki Sebahattin Tanoğlu, 55 yıldır 20 metrekarelik dükkanında saat tamiri yapıyor.
Ağabeyinin yönlendirmesiyle çocuk yaşlarda kentteki bir saat tamircisinin yanında çırak olarak mesleği öğrenen Tanoğlu, 1967’de Merkez Çarşısı’nda 20 metrekarelik dükkan açtı.
Mesleğini kentte ilk günkü heyecanla sürdüren Tanoğlu, 55 yıldır saat tamirinde kullandığı merceği gözünden, tornavidayı ise elinden düşürmüyor.
Sağlığı el verdiği sürece ömrünün sonuna kadar zanaatını icra etmeyi düşünen Sebahattin Tanoğlu, AA muhabirine, eski zamanlarda saatin çok değerli olduğunu söyledi.
Şimdi insanların çoğunun zamanı cep telefonlarından takip ettiğini belirten Tanoğlu, şöyle konuştu:
“Öyle zamanlar oluyordu ki geceleri sabahlara kadar saat tamiri yapıyorduk. Kurmalı saatler vardı ve tamirat yapardık. 1977’den sonra yavaş yavaş pilli saate dönüldü. Şimdi kurmalı saate önem veren yok, artık hep pilli saat var. Mesleğimiz bitti diyebiliriz. Çırak yok, yanımda çalışanlar hepsi ayrıldı.”
“Yapamadığım bir saat olduğunda üzülüyorum”
Tanoğlu, mesleğe ilk başladığı günden bu yana işini titizlikle yaptığını belirterek, öncelikli amacının vatandaş memnuniyeti olduğunu dile getirdi.
Bozuk bir saati çalıştırdığı zaman mutluluk yaşadığını anlatan Tanoğlu, şunları kaydetti:
“Para kazanacağım diye değil de vatandaşın işini yapıp, memnun etmek için çalıştım. Benim için önemli olan öncelikle saatin çalışması. Yapamadığım bir saat olduğunda üzülüyorum. İş yerine gelip saatle uğraştığım zaman vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorum. Bir saati söküp uğraşırken tamiratını yapana kadar, bir bakıyorum öğlen olmuş. Vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorum. Parçası bulunan kurmalı saatlerden tamiratını yapamayacağım yoktur.”