Yemen, 25 Nisan Dünya Sıtma ile Mücadele Günü’ne savaşın etkilerinden muzdarip olduğu bir dönemde giriyor.
Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre, iç savaş, pek çok sağlık merkezinde tahribata ve hasara yol açarken ülke genelinde sağlık hizmetleri ancak yarı kapasiteyle sağlanabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 10 Nisan’da, “Yemen’de 20 milyon 400 bin kişi, sıtma bulaşma riski bulunan bölgelerde yaşıyor.” açıklamasında bulunmuştu.
Yemen’de her yıl 1 milyon yeni sıtma vakası görüldüğü ifade edilen açıklamada, Yemenlilerin çoğunun devam eden çatışmalar nedeniyle sağlık hizmetine erişimde güçlük çektiği vurgulandı.
Açıklamada, Aden, Lahic, Hudeyde, Hacce, Şebve ve Hadramevt vilayetlerinde sıtma tedavisi için yedi merkezin kurulduğu aktarıldı.
– Yemenliler sıtmayla mücadeleyi yetersiz buluyor
Yemen Sağlık Bakanı Kasım Buhaybih, mart sonlarında yaptığı açıklamada, sıtma ile mücadele kapsamında 7 ilde 116 bin kişiyi sıtma vektörlerinden korumak için yaklaşık 60 bin cibinlik dağıtma kampanyası başlattıklarını duyurmuştu.
DSÖ’nün Yemen Temsilcisi Edhem Abdulmunim Reşad da yazılı açıklamasında, son altı haftada uygulanan sıtma kontrol programının, enfeksiyonlarda yüzde 50’lik azalma sağladığını ifade etti.
Ancak ülkede birçok kişi, sıtmayla mücadeleye yönelik mevcut adımları yetersiz buluyor.
Yetkililerin nedenlerle değil yalnızca sonuçlarla ilgilendiğini aktaran Yemenliler, sıtmanın neden olduğu bataklıkların ve sağanak yağışların toplandığı yerlerin doldurulmasını, laboratuvar, tıbbi malzeme ve gerekli tedavilerin sağlanmasını talep ediyor.
Salgın hastalıklarla doğru biçimde mücadele edilmesi çağrısı
Taiz ilinde ikamet eden Abdulvedud el-Burkani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 ila 20 milyon Yemenlinin sağlık hizmetlerinden yoksun olduğunu söyledi.
Burkani, uluslararası örgütlere Yemen’e sıtmayla mücadele için tedavi ve tıbbi malzeme sağlama çağrısında bulundu.
Taiz’de bir hastanede doktor olan Salim eş-Şumeyri de ülkede sağlık sisteminin çökme durumunda olmasından dolayı başta Taiz olmak üzere genel olarak Yemen halkının sıtma ve bulaşıcı hastalıkların yayılmasından muzdarip olduğunu ifade etti.
Sıtmayla mücadelede sadece broşür ve televizyonda eğitim programlarıyla yetinmenin doğru olmadığını vurgulayan Şumeyri, ilgililere salgın hastalıklarla doğru biçimde mücadele edilmesi çağrısında bulundu.
En büyük tehdit altındakiler hamileler ve çocuklar
Taiz Devlet Eğitim Hastanesi Genel Müdürü Dr. Neşvan el-Husami, Taiz nüfusunun yüzde 60’ının sıtma tehdidi altında olduğunu belirtti.
Her gün çok sayıda vakayla karşılaştıklarını söyleyen Husami, “Kalp ve iç hastalıkları olanlar ve sığınmacı kamplarında yaşayanlarda tehlike ikiye katlanıyor. En büyük tehlikeyi ise çocuklar ve hamile kadınlar yaşıyor.” dedi.
Yaz ve yağış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte su birikintileri ile bataklıkların doldurulamaması halinde tehlikenin felaket boyutuna ulaşacağını vurgulayan Husami, ülkede sıtmayla mücadelenin cibinlik gibi geleneksel yöntemlerle sınırlı olduğuna ve çoğu vatandaşın erken aşamada muayene ve tedavi için sağlık merkezlerine gidemediğine dikkati çekti.
Husami, yetkililere ve insani yardım kuruluşlarına hastanelere laboratuvar ve gerekli tedavileri sağlamak için acil bir plan geliştirmeleri çağrısında bulundu.
Parazit taşıyan sivrisineklerin sokmasıyla bulaşan ve ortalama 7 günlük kuluçka süresinin ardından ortaya çıkan sıtma; ateş, titreme, terleme, baş ağrısı, bulantı, kusma, kas ağrısı, halsizlik gibi grip benzeri belirtilerle kendini belli ediyor.