Suna Gedik, şeker hastası eşi Kemal Gedik’in tedavisinde kullanılabilecek bitkileri araştırırken şeker otunun doğal tatlandırıcı olarak kullanıldığını öğrendi.
Daha sonra bitkinin yetiştirildiği iklim şartları ve toprak yapısı üzerinde araştırma yapan Gedik, ürünü ekmeye karar verdi.
Gedik, Burdur’dan getirdiği fideleri 4 kadınla 12 dönümlük tarlada toprakla buluşturdu.
Damlama sistemiyle suladığı bitkinin ilk hasadını yapan Gedik, ürün ekim alanını büyütüp başka kadınlara da örnek olmayı hedefliyor.
Yeşilyurt ilçesine bağlı Mahmutlu Mahallesi’nde yaşayan Suna Gedik, AA muhabirine, çiftçi bir ailenin kızı olduğunu ve evlendikten sonra da topraktan kopmadığını söyledi.
Eşiyle tarım ve hayvancılık yaptıklarını belirten Gedik, bugüne kadar kayısı, pancar, tütün, buğday gibi ürünler yetiştirdiklerini ifade etti.
Gedik, şeker otunu ekmeden önce bölgenin ikliminin bitkiyi yetiştirmeye elverişli olup olmadığını araştırdıklarını dile getirerek şöyle konuştu:
“Biz meteorolojinin son 10 yıllık hava raporlarına baktık. Bitkinin hangi şartlarda yetiştirileceğine zaten bakmıştık. Toprak analizi de yaptık, toprak bitkinin ekimi için uygun çıktı. Proje olarak düşündük, denemek istedik. Eğer başarılı olursak çevremizdeki insanlara da bunu öneririz ve onlar için kazanç kapısı olur dedik. Diktiğimiz sedirler yetişti, herhangi bir sorun yaşamadık, güneşi ve suyu seven bir bitki. Bu da Malatya’da bol miktarda var. “
Dönümden 100 kilogram ürün alındı
Şeker otunun şekerpancarına alternatif bir tatlandırıcı olduğunu, 12 dönüm alanda ekim yaptıklarını anlatan Gedik, şöyle devam etti:
“Senede 2-3 defa hasat alınabiliyor. Ekimini geç yaptığımız ve bitkinin ilk yılı olduğu için toprağa tutunup büyümesi için biraz zaman geçti. Bu nedenle geç hasat yapabildik. Kadın arkadaşlarla beraber hasadını yaparak kayısı kasalarının içinde kuruttuk. Bitkinin yapraklarını 2-3 günde kurutarak satışa hazır hale getirdik. Hava şartları iyi giderse ikinci hasadımızı yapabileceğiz. Dönümünde 100 kilogram aldık, seneye bu miktarın artacağını düşünüyoruz. Projemiz var, hasat yaptığımız kadın arkadaşlarla birlikte fide yetiştireceğiz. Ben ekim alanını da genişletmek istiyorum, 10 ya da 20 dönüm daha ekeceğim. Şeker otu ekmek isteyen kadınlara da sedir konusunda yardımcı olacağız.”
Şeker otundan yapılan çayı kocasına ikram ediyor
Eşinin yaklaşık bir aydır kurutulmuş şeker otundan yaptığı çayı içtiğini söyleyen Gedik, şunları kaydetti:
“Ürettiğimiz bitki, şekerpancarına alternatif olacak bir tatlandırıcı. İnternetten araştırma yaparken bitkinin şeker hastalığı ile birçok hastalığa iyi geldiğini ve şeker pancarına alternatif bitki olduğunu öğrendim. Çünkü şekerpancarından kat be kat daha tatlı bir bitki ve kalori ile protein içermiyor. Akşamdan demliyorum, eşim sıcak tercih etmiyor, soğuk içiyor. Sabahları kahvaltıdan önce bir çay bardağı içiyor. Biz çiftçi olduğumuz için sabah uyanır uyanmaz kahvaltı yapamıyoruz. Ondan önce hayvanla uğraşıyoruz, tarlaya, bahçeye gidiyoruz. 1-1,5 saat sonra kahvaltı yapabiliyoruz. Eşim şeker otu çayını içip işleri yaptıktan sonra kahvaltısını yapıyor artık. Eşim daha önce sinirli oluyordu, şekeri düşüyordu, vücudunda titremeler oluyordu ama bu şeker otu çayını içtiğinden bu yana anlattığım şikayetlerinin yok olduğunu gördük. Biraz daha sakin oldu ve bu bizim işimize geldi.”
Yeşilyurt Ziraat Odası Başkanı Doğan Solmaz da tarım işletmelerinde kadının önemli yeri olduğunu söyledi.
Kadın çiftçilerin yenilikçi olduğunu ve gelir yelpazelerini genişletmek için farkı ürünlere yönelebildiklerini dile getiren Solmaz, “Suna Gedik de kentte örnek bir çiftçimiz. Şeker otu sıfır kalorili ve pancara alternatif olarak görülebilir. Şeker otu yetiştirecek kadın çiftçilerimiz olursa odada verilecek eğitimlere katkı sağlaması için kendisinden söz aldık.” dedi.