Prof. Dr. Öztürk, uyku sağlığıyla ilgili çevrim içi düzenlenen bir panelde, uyku sağlığının, kaliteli ve sağlıklı bir yaşamın en önemli öğelerinden biri olduğunu ifade etti.
Biyolojik olarak ihtiyaç duyulan uykunun alınmasının sağlık açısından önemine dikkati çeken Öztürk, uykunun gece saatlerinde karanlık ve rahat bir ortamda olması gerektiğini dile getirdi.
Öztürk, uyku düzeninin anne karnından itibaren kendine özgü bir gelişimi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Yeni doğan, özellikle 0-1 yaş arası bebeklerde uykunun bir diğer özelliği polifazik olması. Yeni doğan bebekler günde 15-16 saat uyurlar ve bu uyku çok parçalı şekilde uyunur. Yani uyur, uyanır ve beslenir ardından tekrar uyur. Çocukluk çağına geçildiğinde bir fazlı döneme geçer. Gece uykusu, buna eşik eden akşam üzeri yapılan bir şekerleme uykusu gibi. Erişkin bireyde ise istenen uykunun gece tek parça halinde uyunması önerilir.”
“Gündüz uykusu gece uykusunu öteler”
Öztürk, özellikle sıcak iklime sahip ülkeler başta olmak üzere dünya genelinde akşamüstü uykusunun gözlemlendiğini ifade etti.
Gündüz uykusunun gece uykusunu ötelediğini vurgulayan ve uyku düzenini bozduğuna işaret eden Öztürk, şöyle konuştu:
“Gündüz biz bir saat uyuduğumuz zaman geceleyin uykuya dalma süremiz daha ileriye itilmiş oluyor. Normalde 12’de yatıp uyuyabilecekken gündüz şekerlemesi yaparsak 12’de yattığımızda uykumuz gelmez. Uyku süremiz daha ileri itilir. Geç yatmak beraberinde geç kalmayı getirir. Çünkü vücudun belli bir uykuya ihtiyacı var, o değişmiyor. Bu durumda uyku düzeni bozulabilir.
Şekerlemeler genel olarak önerilen bir şey değildir. Belli durumlarda önerilebilir. Örneğin kişi akşam uykusuz kalmışsa ve gün içinde arabayla yola çıkacaksa öncesinde biraz kestirmesi olumlu bir şey. Yolda direksiyon başında uykuya dalmasını engelleyecek bir şey olarak kıymetlidir. Ama herkes her gün akşam üzeri bir saat uyusun, gibi bir öneri yok. Şekerleme uykularının da 40 dakika uykuyu geçmemesi önerilir. Tabi en ideali uykuyu akşam uyumak.”